Bulutların Gökkuşağa Dönüştüğü An

1.Bölüm..

Annemi odaya çağırdım ve herşeyi anlattım.En yakınımın beni sevdiğini,bana çıkma teklifi ettiğini..herşeyi..Bu yüzden Sinan uçan tekme ile Kaan'a girişmişti.Çok üzülüyor hem de şaşırıyordum '' Allah'ım ne olur şaka olsun '' diye hep dua ediyordum.Onca senelik arkadaşım benden nasıl hoşlanabilirdi ki?-Tamam hoşlanabilir ama liseden mezun olunca söyleseydi daha az sinirlenirdim ve Sinan Kaan'a uçan tekmeyle girişmezdi-.Neyse,neyse kendimi tanıtmayı unuttum Adım Selin.Olayı başından anlatsam iyi olacak.Ben,Kaan,Sinan,Okan ve Şevval beraber takılıyoruz.(Bebeklikten beri) Geçen hafta Cuma günü Kaan beni diğerlerinden gizlice parka çağırdı.''Niye eve gelmiyorsun lan?'' diye sordum.O da ''Boşver sen parka gel.'' dedi.Sesi durgundu ve korkudan titriyordu.Bende meraktan ve korkudan gittim ve bana ''Selin seni çok seviyorum kendimi tanığımdan beri seni her gördüğümde sana bağlayan bir şey var,benimle çıkar mısın?'' dedi.Tabii ben şok şoku üstümden atamadan bir tokat attım yanağına.Acıdığını görüyordum çünkü yüzü domates gibi kızarmıştı.Bana ara sıra ''Onla konuşmayacaksın,bunla konuşmayacaksın,yoksa seni öldürürüm haberin olsun ! ''diyip duruyordu.Ben şaka yapıyor zannediyordum ilk başlarda fakat iyice ciddileşmeye başladığında anlamıştım bir şeyler olduğunu.Canını yakarım diye bir şey diyemiyordum,diyemiyorduk.O tokattan sonra hiç bir şey demeden koşa koşa parktan uzaklaştım.Hemen sinirden ağlayarak Şevvali bizim eve çağırdım.Şevval geldiğinde gözyaşlarımı silip eve girdik.Allahtan annem mutfaktaydı ve bizi ne duyuyordu ne de görebiliyordu.Gizlice odama geçtik ve herşeyi Şevval'e anlattım.Şevvalin şaşkınlığı da yüzünden okunuyordu.Hemen Sinan ile Okan 'ı aradık.İkiside ışınlanmış gibiydiler.5 dakika bile olmadan eve varmışlardı.Şevval'le birlikte herşeyi anlatmaya karar verdik, yoksa kötü şeyler olabileceğini düşündük.Sinan sinirden duvara yumruk atıp elini incitmişti.Okan da onu sakinleştirmeye çalışıyordu. Aslında Sinan çok sakin biriydi fakat Kaan'ın yaptığı bu hareket onu çok sinirlendirmişti.Sakin birisi olmasına rağmen sinir hastasıydı Sinancağızım.Akşam ezanı okununca herkes evine dağıldı fakat Sinan'ın siniri hala geçmemişti.Bu yüzden Whatsapp Grubundan yanii-Kuralsız Tayfa(WTF)'dan-konuşmaya çalışıyorduk.

*Selin*: ''Sinan sakin olur musun artık?Yeter!! Sinirlenmesi gereken biri varsa o da benim.''

*Sinan*:''Nasıl sakin olmamı bekliyorsun acaba?''

*Okan*:''Yarın-Kaan'a-İşin aslını sorarız.Her şey tatlıya bağlanır belki.''

*Şevval* :'' İnşallah oki ya.''

*Sinan*:''Ne konuşacağım ben o ...'le küfür ettirmeyin bana !!''

*Okan*: ''Tamam abi sakin..Ben gider konuşurum..''

*Sinan*: ''Hala konuşurum diyorsun Okan! Sinir etmeyin beni !''

*Şevval*:''Tamam..tamam sakin ol az yeter ya kendine gel lütfen!Sinan ya yeter!Sakin olmayı denermisin? ''

Okan bu söylediklerine bile inanmıyordu fakat inanmak zorundaydı.Çünkü Sinan sinir krizi geçirmek üzereydi.Bu arada Sinan Annesinin telefonundan mesaj atmıştı bana.Sinirinden telefonunu duvara fırlatmıştı ve telefonun ekranı paramparça olmuştu.Ben de çocuklardan özür diliyerek çalışma odama geçtim kitap okumak için.Kitaplar,insanların dostudur diyorlar ya, aslında doğruydu fakat bir türlü kitaba konsantre olamıyordum.Sabah uyandım ki odada uyuyakalmışım.Erkenden okula doğru yola koyuldum çünkü Kaan'la konuşmalıydım.Konuştuk bizim çocukları görünce dürtmek istedi fakat utancından yapamamıştı.Ben de çocukların yanına gittim ve ilk 2 ders Kaan sayesinde depresyona girdim neden girdiğimi ben bile bilmiyordum.Öğle teneffüsüne çıkarken Serdar&Zehra&Doğa yanımıza geldi.Dertleştim kızlarla.Onlara da benimkine benzer olay olmuş fakat iletişimi koparmamışlar şu an arkadaşlarına sevgili ayarlamışlar.Benim adıma tartışıyorlardı.

Zehra: Tamam Kaan'da bir kızdan hoşlanabilir de neden bestini seçti ki?

Doğa:Bilmem ki Mustafa da bana böyle yapmıştı ağız burun girişmiştim valla.Burnu çatlamış,dudağı patlamıştı.

Zehra:Manyak mısın kızım sen? Burnunu çatlatmak nedir?

Doğa:Ne biliyim şoku atlattıktan sonra ağzını burnunu kırdım desem yeridir.

''Of,kızlar Y-E-T-H-E-R!! ''Valla terden yanaklarım allık varmış gibi olmuştu hemen sınıfa çıkıp,tuvalete girerken arkamdan bir el hissettim o el,Kaan'ın dı.

''Ne işin var senin burda? '' Diyemeden ağzımı kapattı. Hemen elini ağzıma götürdü.Tabii yine ben şok içindeyim.Ertesi gün Kaan'ın kolu alçıda,burnunda peçetelerle boğuşuyordu tabii hemen bizimkilere 'Siz mi yaptınız lan yoksa? ' bakışı attım ben çoktan biliyordum kimin Kaan'ı vurduğunu.Bizimkiler Salı günü çıkışta bunu pataklamışlar üstüne Sinan judocu olduğu için çocuğun ağzından girip,burnundan çıkmış; bende diyorum bu Kaan şerefsizi neden okula gelmiyo? diye.Fizik,Kimya,Biyoloji derken bizim okula yeni bir çocuk geldi adı Doruk.Sarışın ve mavi gözlü bir şey işte tüm kızlar 'Ayy,çok tatlı şuna baksana.!' diyip duruyordu tipik kızlar yanii.Bende '' Bir gün elimde kalmak istmiyorsanız,şu kibirliden bahsetmeyin ! '' diyordum hep.Çocuğun yakışıklılık derecesi deniz seviyesinin altında hiç de yakışıklı değil bence.Neymiş efendim sarışınmış,mavi gözlüymüş..Abi size ne Allah sahibine bağışlasın diyip geçiştirin Allah Allah ya.

*************************

Matematik dersindeydik.Nöbetçi öğrenci benim adımı söyleyip gelmemi istedi hocadan izin aldım ve müdürün yanına gittim.Müdür aslında annemin samimi olduğu arkadaşının oğluydu.Beni de çok sever,kız kardeşi gibi görürdü.Siz Doruk'a yakışıklı deyin burada çakma Francisco varken.Bizim müdür sanırsın top model öyle mi yakışıklı.Adı da Kıvanç.KIVANÇ ABİ.Neyse biz konuya dönelim...

Kıvanç Abi : Zeynep Teyze seni psikolog'ta bekliyor,çantanı sınıftan al buraya koy;bende o ara arabayı çalıştırayım dedi.Bende -Tamam- anlamında başımı salladım.İzin kağıdıyla birlikte beni sınıfa yolladı.

Matematikçimiz Murat Hoca da neden gittiğimi sormadan ben cevapladım.Cevaplarken bile nefes nefese kalmıştım.

'' Şey,hocam annem beni hasteneye götürecekmiş-''derin derin nefes alıp veriyordum ki hoca beni susturdu.'' Tamam,gidebilirsin.'' dedi.Ben de o ara bizimkilere göz kırptım,zaten onlar biliyordu benim psikoloğa gideceğimi.Tabi Sinan hariç.Zaten Sinan başka sınıftaydı o nedenle bilmiyordu,bizde teneffüste de söylememe kararı almıştık.Sonra çantamı toplayıp Kıvanç Abi'nin dolabına koyup hızlıca yanına gittim.Beni annemin yanına bırakıp hemen okula gitti.Bende ona teşekkür edip yolladıktan sonra hızlıca annemin yanına gittim.Doktor annemi dışarı çıkmasını söyledi ve klasik sorular sordu bende dürüst cevap verdim. Bana şöyle söyledi 'Sen benden de iyi çıktın yavrum,aferim hep böyle kal..' Biraz affaladım fakat gülümsedim.Herkes çenemde ki gamzemle uğraşmayı çok seviyordu normal ruh halimde olsam bile ,onunla oynayıp;beni güldürmek hobi olmuştu.Sonra benim dışarı çıkmamı,annemin gelmesini söyledi doktor.Tamam dedim ve annemi çağırdım.Annem girdi içeri ve girdiği an nedense içimi bir korku kaplamıştı.Ama annem girdiği için değil,Kaan'nın yaptıkları kafama ''dank'' etmişti.Bu şerefsiz beni taciz mi ediyordu yoksa? Hemen Şevo'yu aradım ve Düşündüklerimi söyledim.Mantıklı bulmuştu söylediklerimi hemen bir plan yapmamızı söyledi. Annem çıktığında 'Böyle böyle Şevval'le biraz parkta oturucağız,gidebilir miyim?'dedim ve ZAFER! Annem izin vermişti.Yanağına minik bir öpücük kondurduktan sonra hemen Erik Vermeyen Erik Ağacı'nın altına oturdum ve bizimkileri beklemeye başladım o ara da Raf şarkısını dinlemeye Bir baktım bizimkiler gelmiş,Şevval beni uyandırıyordu.''Tamam anne kalktım dedim ve bir baktım ki Gizlice ifşalarımı alıyordu Okan salağı.Kendime geldikten sonra Okan'a her şeyi anlattım.Şevval'de bildiği için ona söylemeye gerek duymadım.Sinan'da uzaktan bizi izliyordu,ona anlatamazdım çünkü,Kaan'ın ağzına ederdi.Okan,hafifçe Sinan'a baktıktan sonra;

'Sinan bunu hiçbir şekilde duymayacak,duyurmayacaksınız.Anlaştık mı?'Dedi bana ben de mecbur 'Peki 'anlamından kafamı salladım toparlandık ve sahile yürüşe çıktık.Deniz havası bana o kadar iyi gelmişti ki..Hiç akıl edememiştim sağolsun Kaan yüzünden.Zeka Küpü Şevval dedi gidelim diye.Bizimde yüzümüz düşmüş,iyi gelir diye kabul etmiştik..Şu Kaan meselesi çözülse de bir kalbim rahatlasa...