-2-

32 3 4
                                    

3 Ay Sonra

Yazlık eve geleli 3 ay olmuştu.Ne kadar denersem deniyim Kerem'i aklımdan çıkaramıyordum.1 ay hızlı geçmişti aslında ama 3 ay çok yavaş.Bana yalan söylemişti ya da başına kötü bir şey gelmişti.Telefonu kapalıydı.Her gün sesli mesajlar bırakıyordum.Ama yinede bana dönmüyordu.Evet okulun açılmasına 1 hafta kalmıştı.Bu beni üzüyordu.Kerem hala ortalarda yoktu.Ayrıca burada kaldığımız yazlık evin çevresi başka evlerle doluydu ama işin enteresan yanı her geçtiğimiz hafta birileri ölüyordu.Hepsi aynıydı,Hayvan saldırısı.Kan kaybı ısırıklar.Ölenler artıkça insanlar kaçmaya başlamıştı.Bir tek biz kalmıştık ve benim gitmeye pek niyetim de yoktu.İçimden bir ses bu olayların Kerem'le alakası olduğunu söylüyordu ama sonra kendi kendime "Saçmalama Ada çocuk California'da seninle ne alakası olabilir ki"diyordum.Ve yine apaydın bir sabah yeni bir gün.Bakalım bugün kim ölecek???
Yataktan kalktım üstümü değişip aşağıya indim kızlar masayı hazırlıyorlardı Mete'de onlara yardım ediyordu.
-Günaydın.
-Günaydın.Bir haber var mı?
-Ne haberi?
-Kerem'den
-Ada ben unut dedikçe kafana takıyorsun herhalde.
-Napıyım?Elimde olan bir şey değil.
-Ama bu şekilde kendine acı çektiriyorsun.Elinde sonunda gelecek zaten sonsuza kadar gitmedi ya.
-Off.İyi tamam unutmaya çalışacağım.
Zeynep ve Su mutfağa gitti ve o arada mesaj geldi.

Kimden:Bir tanem

PLANLAR DEĞİŞTİ.YAZ TATİLİMİN HEPSİNİ BURADA GEÇİRMEK ZORUNDA KALDIM.HABER VEREMEDİĞİM  İÇİN  ÜZGÜNÜM.  GELİYORUM: )

Kafayı yiyeceğim yaaa.Bu kadar mı?Ben sana her gün en az iki sesli mesaj bırakıyım sen kısacık bir mesaj at ve yeniden ortadan kaybol.Bu kadar kolay mı? Bir de sonuna gülücük koymuş yaa.Hemen Kerem'i aradım.Ve yine kapalı.Kaç sen kaç.İnşallah ellinde iyi bir bahane vardır yoksa yapacaklarımdan ben sorumlu değilim.
-Sen kiminle konuşuyorsun.
Mete yanıma gelmişti.
-Ben onu seslimi söyledim?
-Evet.
-Kerem.Mesaj attı ve yine ortadan kayboldu.Gerizekalı bir de sonuna gülücük koymuş.
-Sen ciddi misin?
-Yok değilim şaka yapıyorum.
-Tamam sakin ol ne yazmış?
Telefonu Mete'nin eline fırlattım.
- Bu arada daha demin sana çıkıştığım için kusura bakma.Biraz fazla gerginim şu aralar.
-Yok sorun yok.Eğer bu mesajı Kerem attıysa en yakın zamanda gelir.
-Nereden biliyorsun?
-Çünkü benim tanıdığım Kerem böyle anlamsız bir mesaj atıp gelmemezlik yapmaz.
-Benim tanıdığım Kerem de böyle bir şey yapmaz ama benim tanıdığım Kerem birden bire ortadan da kaybolmaz.
-Sana bir şey soracağım.
-Sor.
-Kerem'in annesini hiç aradın mı?
-Yok ya niye arayayım o kadın zaten başımıza ne geldiyse onun yüzünden geldi.
-Bence arayıp Kerem'in onun yanına gidip gitmediğini sormalıyız.
-Aslında güzel fikir ama o kadınla ben asla konuşmam zaten numarası yok bende.
-Bende var ben konuşurum.
-Tamam ara o zaman.Hoparlöre al.
Mete Kerem'in annesini aradı.
-Alo Mete bir sorun mu var?
-Yok Burcu Teyze şey diyecektim ben Kerem bu yaz yanınıza hiç uğradı mı?
-Evet bir ay benim yanımda kaldı son 1 hafta durmadan bayan kendini birşey zannedenden ( Burada benden söz ediyor) çok bahsediyordu.Sonra tuhaflaştı fazla sinirliydi ve kavga ettik tatsız şeyler yaşandı sonra gitti.Bir sorun var mı diye sormama gerek var mı?
-Yok gerek yok endişelenmeyin siz ben biraz merak ettim bize bir şey anlatmadı da.
-Anladım tatlım hadi bayy.
-Kadına bak Yaa hiç umrunda bile değil.
-Her zaman ki Burcu Teyze.Ama işin tuhaf yanı Kerem'in 2 ay önce gelmiş olması gerekiyordu ama ortalarda yok.Nerede olabileceği hakkında hiç bir fikrim de yok.
-Bence bekleyelim akşama kadar dönmezse aramaya başlarız.Hem kızları da telaş etmeyelim.
-Çok geç kaldınız.
Arkamı döndüm Zeynep ve Su mutfak kapısının önünde dikilmiş bizi dinliyordu.
-Böyle birşeyi bizden saklamayı nasıl düşünebildiniz?
-Aslında kolay oldu.
-Biraz Su'luk bir laf olacak ama biz çok ciddiyiz Ada.
-Zeynep akşama doğru söyleyecektik zaten hem Mete daha onaylamamış bile.
Kapı çaldı.Bir dakika bu eve kim gelir ki bu mahallede bizden başka kimse yok.KEREM.Koşarak kapıya yöneldim ve açtım.Kerem karışımdaydı.Gözünde güneş gözlükleri vardı ve sırıtıyordu.Anında dudaklarına yapıştım ve onu öptüm o da karşılık veriyordu.Sonra ayrıldım.
-Bu seni çok özlediğim içindi.
Ve o anki kızgınlık Kerem'in suratına bir şamar yapıştırdım.
-Buda beni meraklandırdığın,endişelendirdiğin,kızdırdığın,ağlattığını ve yaz tatilimin içine ettiğin içindi Kerem Bey.
-Ahhh çok acıdı ama.
Bebek gibi konuşurken çok şirindi.Ama bunun acısını iyi çıkarmalıydım.
-Eee beni davet etmeyecek misin?
-Ge...
-Bekle Zeynep.İlk önce bahaneni duymam gerek.
-Birincisi bu bir bahane değil ikinci bence içeride konuşsak daha iyi olur.
-O zaman davet edilmene gerek yok yolu biliyorsun herhalde.
-Yolu biliyorum ama lütfen beni içeri davet et.
-Neden?
-Yoksa giremem.
-Hımm bir düşüneyim.
-Hadi ama Ada sana anlatmam gereken çok fazla şey var zaten şuanda yaptığın şey zaman kaybı.
-Bir şartla seni içeriye davet ederim.
-Neymiş o?
-Ben seni davet etmeden neden içeriye giremiyorsun?
-Gerçekten burda mı öğrenmek istiyorsun?
-Hı hı.
-Ben bir vampirim.
-Haah benim dalga geçme Kerem?
-Dalga geçtiğim falan yok ciddiyim ben.
-Bak heceliyorum.Ye-mez-ler.
Gözlüklerini çıkardı ve bana dik dik baktı.
-Oooo sen ciddisin.
-Evet.
-İçeri gel.

_____________________________________________________________________

-Hemen başla.
-Bölmek yok sorularınızı sona saklayacaksınız.
-Tamam başla sen.
-1 ay California'da kaldım.Son kaldığım gün annemle kavga ettik.Bende bir bara gittim.Fazla içmiştim.Yanıma bir çocuk geldi.Bana içki ısmarladı.Sonra beni evine getirdi.Evindede baya bir içtik sonra 1 saniyede gözünü bile kırpmadan boynumu kırdı ve öldüm.
-Bu kadar mı?Öldün ve şuan da buradasın.
-Hani kesmek yoktu.
-Doğru dürüst anlat o zaman şu işi sen de.
-Evinde verdiği içkilerden birine kanını katmış benim de kafa güzel tabi önüme ne koysa içtim.Yani anlayacağınız çocuk vampirmiş.Ben vampir kanı içip ölünce vampir olmuşum.Aslında bana seçim hakkı sunmuştu.Eğer uyandıktan sonra 6 saat içinde insan kanı içmezsem ölecektim eğer içersem ölümsüz olacaktım ve ben ikinciyi seçtim.
-Bu kadar mı?
-Eğer sorulara başlarsanız devamı da gelir yani soruların cevabını verdikçe sonra olan şeyleri öğreneceksiniz.
-Peki başlıyorum o zaman.Burada olan ölümlerden sen mi sorumlusun?
-Ne yazık ki evet.
-Ne yazık ki evet mi?Onca kişiyi öldürdün.
-Bak ne yapacağını bilmeyen yalnız bir vampirdim yanına gelmeye korktum beni böyle kabullenmeyeceğini düşündüm.
-Seni kim dönüştürdü?Adı ne?
-Ateş Bayraktar.
-Öylece bırakıp gitti.Seni dönüştürdü ve gitti.
-Evet.Ama bununla başa çıkmama yardım etti.Geç olsana geldi.Bir haftadır çalışıyoruz ve artık kontrol edebiliyorum.
-Bundan gurur mu duyuyorsun?
-Belki biraz.
-Böyle bir şeyden nasıl olurda gurur duyarsın?
-Bak artık bir vampirim.İstediğim kadar hızlı koşabiliyorum,yaralarım hızlıca iyileşiyor,istedim zaman duygularımı kapatabiliyorum ve en güzeli insanları etkileyebiliyorum.
-Etkileyebiliyorum da ne demek?
-Gözlerine odaklanıyorum ve ona hipnoz gibi birşey yapıyorum ve istediğimi yapıyor.
-Şu Ateş Bayraktar beni ona götür.
-Olamaz.En azından şimdi değil.
-Neden?
-Fazla zorlama istersen.
-İyi öyle olsun.
Hiç de öyle olmayacak onu bulup bunun intikamını alacağım.

Sarışın Vampir (Askıya alınmıştır)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin