"Bu gecelıgne burda kal. Ben yarin sabah erkenden gelirim, sonra bi çare buluruz. Hadi sen uyu şimdi, birşey olursada hemen beni ara." Gözlerimı otel odasinda gezdirdim ve abime başimi saladim. Bu gece bir otel odasinda kalicagima karar verdik, sonrasini yarin düsünecekdik. Tabi ki de kendime bir iş aramaliyim ondan sonrada bi eve çikardim ama kesinlikle degil o evde bu şehirde bile kalmacagim bundan sonra. Yarin sabah bu kararimi abime de bildirecegim, bunlara bu gece konuşmak için çok yorgunum ve kendimi sadece uykuya teslim etmek istiyorum. Abi benimle vedalaştiktan sonra, odada yanliz kalmiştim, ilk basta bir duş alip kendime gelmeligdim.
Valizimden bir kaç parça eşya alip banyoya yöneldim. Üstümü çikarir çikarmaz kendimi duşkabinin içine attim ve suyun sicakliginin beni elle gecirmesine izin verdim. Cildimde şimdiden kizarikliklar beli oluyordu, ama umursamadim. Kendime aci vermek istiyordum. Bu benim için kendime zarar vermenin en masum yöntemiydi. Duskabinin içinde, siçak suyun altinda. Daha fazlasina çesaretim yok işte. Kendime başka türlü nasil zarar verebilirim şuan hiç bir fikrim yok. Ben kendimi bu düşüncelerle oyalamayi çalişirken, göz yaşlarim benden izinsiz akmaya başladilar bile. Hepsi bonçuk şeklinde ilk önce kirpiklerim ile vedalaştilar, sonrada usulca yanaklarimdan süzüldüler. Akmalarina izin verdim. Öylece kendiliginden durmalarini bekledim. Bu geceden sonra yeni bir hayat baslayacak benim için. Nalin Yilmaz artik, eski Nalin Yilmaz olmayacak.. Olmamali..
Bugünden itibaren gerçekten bir ailem yok artik, kendim ile baş başayim bundan sonra. Nekadar inkar etmek istesemde içimdeki çocuk bu gercek yüzünden paramparça. Tamam belki ailemin destegine hiç sahip degildim ama ordalardi iste... Varlardi... En azindan sözde varlardi. Ama bugünden sonra artik hiç yoklar. Hic olmamiş birşeyin artik hiç olmayacagi gercegi... nekadar da aci, öyle degilmi?
Soranlara artik anlatabilecegim bir annem babam yok, kardeslerim yok. Zaten yarindan sonra Rizgarda beni birakir. Bir sekilde vicdanini susturup oda gidecek. Gitsinde zaten, kalmasini isteyemem. Ama.. ama istiyorum işte! Kalsinlar istiyorum. Sevsinler artik beni... Sevmek çok mu zor? Neden böyleyim? Niye agliyorum ki simdi? Ben zaten gitmek istiyordum, zaten bunu istiyordum! Niye bu aci? Kendimi boşlukta gibi hissediyorum, hemde daha ilk dakikalarda. Istedigime ulaştim ama şimdide çocuk gibi agliyorum. Istedigin bu degildi! Sen gitmek istemedin, sevgilerini istedin, siçakligini sana versinler istedin. Sen onlardan biri olmak istedin. Onlara ait olmak istedin. Yanlizligi istemedin sen. Zaten 20 senedir yalnizsin. Icsesime küfürler yadirirken ellerimi sikica kulaklarima bastirdim. Duymak istemiyordum iste bu sesi. Hic birsey duymak istemiyorum artik. Gücüm kalmadi.. sadece uyumak istiyorum. Uyumak ve bu acilara bir süreligne ara vermek. Söz veriyorum uyuaninca aci cekmeye devam edicegim...
Suyu kapatip kendimi, banyoya girerken gözüme kestirdigim bornozu sardim üzerime. Saçlarimi kurutma makinesi yardimi ile kurutup bir topuz yaptim. Yorgun ve bitkin bir şekilde kendimi yataga attim. Zaten bir kaç saniye sonra kendimi uykuya teslim ettim. Daha dogrusu kabuslara...
***
Telefonumun israrli çalişlari yüzünden uykumdan siyrildim. Kapali gözlerle, elimi yatagin yanindaki sehpaya uzatip telefonumu aradim. Hemen şu sesi susturmaliydim yoksa çildirmam an meselesiydi. Sabah uykuma çok düşkün bir insanim ben, bana bu yapilirmi simdi? Hala gözlerim kapali bir şekilde telefonu acip kulagima bastirdim. Ne yani? Telefonu açmak icin ila ki gözlerimizide açmak zorunda degiliz herhalde. "Söyle.." diye tüm hanim efendilikten uzakta olan bir davranişla hic de nazik olmayan bir şekilde telefona konuştum. Daha çok mirildadim diyebiliriz aslinda. "Uykuçu birazdan yola çikiyorum ben, hazirlan kahvaltiyi beraber yapicagiz." Kendimi biraz zorlayinca Rizgarin sesini tanidim. "Saat kaç?" diye çikiverdi agzimdan. "Saat uyanmak için cok güzel bir vakit. Sana adresi yollarim, kendin gelebilirmisin aliyim mi seni?" Kafam karişik bir şekilde gerek yok diye mırıldayip telefonu kapatim. Sevinçten cok uzak bir duygu ile kendimi yataktan attim ve banyoya dogru yol aldim. Süründüm de diyebiliriz tabi. Cok da uzak bir görüntüye sahip degildi sonuçta.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kaçış
Teen FictionAile... Aile ne oluyordu? Insanoğlu icin aile nedemek di sahi? Anne, baba, abi, abla, kardeş.. bunlar neyi ifade ediyordu? 'Benim hiç ailem olmadi..' 'Ben varim.' 'Iki kişi bir aile eder mi?' 'Bir süreliğne iki kişi idare ederiz, sonra zaten jun...