Sabahın köründe uyanmak ve ben inanmıyorum!Off şimdi kim kalkıp okula gidecek? Tabiki ben.Acaba hasta numarası mı yapsam?Yoksa ölü numarası mı?Okula gitmek istemiyorum.Hele o Özgür Sayer'in yüzünü görmek hiç.Kafamda deli düşünceler.
Yorganımı üzerimden tekmeleyerek attım.Ayaklarımı aşağı sarkıtıp, bir güzel esnedim.
Banyoya gittim yüzüme bir kaç kere su çarptım.Anca kendime gelebildim.Odama gittim ve dolabın karşısına geçtim.Bu gün ne giysem?Hem spor,hem şık,hem özenilmiş,hemde normal olmalı.Hemen üzerime seçtiğim yüksek bel dar kot pantolonumu ve yarım tek kolu açık t-shirtümü geçirdim.Saçlarımı tepeden at kuyruğu yaptım.Ve hafif makyaj.Sanırım hazırım!Merdivenlerden aşağı indiğimde annem ve babam sofrada oturuyorlardı.Kahvaltı etmekle meşgullerdi.Bugün canım kahvaltı etmek istemediği için kapıya yöneldim.Tabi babam durur mu?Hayır.
-Kızım kahvaltı etseydin?
-Baba canım istemiyor
-Peki sen bilirsin
-Hadi öptüm bayyy
Evden güle oynaya çıkıp arabama bindim.Okula vardığında herkes bahçede toplanmıştı.Küfür sesleri geliyordu.Bir hışımla arabadan indim.Okula doğru koştum.Yağmur'u gördüm hemen yanına gidip koluna girdim.
-Yağmur ne oluyor burda!
-Sorma yine Özgür Sayer'in klasik kavgaları
-Kimi dönüyor?Neden dövüyor?
-Okuldan bir çocuk neymiş Özgür beyimizin arkasından iş çevirmiş
-Ne olursa olsun dövmeye hakkı yok!
Özgür'ün çocuğun yüzüne yumruk arttıkça benim için yanıyordu.İnsan gibi konuşabilirler kavga sizin neyinize ya!Şunlara bak kimse ayırmıyor.Öğretmenler desem hepsi ayrı bir kafa yaşıyor!Hayır ya buna engel olmalıyım.Kimse onun esiri değil.İstediği zaman istediğini yapamaz!
Hemen kalabalığın içine daldım.Yağmur'un seslenişlerine kulak asmadan koştum.Özgür'ü çocuğun üstünden itmeye çalıştım.Olmadı.Bu sefer Hemen özgüre vurup hemde çığlık attım.
Şimdi sıçtık!Ne yapıcam ben!Öyle bir bakıyorki bakışlarıyla ölebilirim.
-Ne yaptığını sanıyorsun sen!
Şimdi ne diyecem bence haklı ben ne yapıyorum?Şimdi ne cevap vermeliyim?
-Asıl sen ne yapıyorsun?Onu dövme hakkını sana kim veriyor?
-Bak kızım benim işlerime burnunu sokma!Şimdi defol buradan!
-O çocuğu bırakmadan gitmicem!
Yağmur hızla koşup yanıma geldi ve beni çekiştirmeye başladı.
-Melis hadi gidelim.Özgür kusura bakma o ne yaptığını bilmiyor!
-Ben ne yaptığım gayet farkındayım!
-Bak Melis seni son kez uyarıyorum bana bulaşma.Canını yakarım!
-Sen bana hiçbir şey yapamazsın!
-Öyle mi?Sen istedin!
Beni kalabalığın içerisinden çıkardı.Kolumu sıka sıka okulun içine getirdi.Kolum çok fena acıyordu.Beni sürükleyerek bir kapının önüne getirdi.Kapıyı açıp beni içeri fırlattı.
-Burda donda aklın başına gelsin!
-Saçmalama burası dolap!Çıkar beni buradan!
-Sen kaşındın!
Kapıyı sertçe çarptı ve çıktı.Bu çok olmaya başladı ama bir insanı okulun dolabına kapatmak nedir ya!Odanın içinde dört dönerken aynı zaman da çığlık atıp kapıyı tekmeliyordum.
