1. Bölüm : Sihirli sözcükler

34 6 1
                                    

Benim adım Azra, Azra Akseven.
20 yaşındayım. Şu anda odamda oturmuş cs atıyorum, bildiğiniz silahlı oyunlardan işte. Bu işte oldukça iyiyim. Ha bu arada çekilmez bir anneye sahibim. Nasıl mı ? Tamda böyle.

" Azraaaa !! Sana Azra dedim ! "

Ağzımdan bir uf sesi çıkarıp oyunumu kapattım ve anneme seslendim.

" Doğal çünkü bana bu ismi vermişsiniz "

" Bak birde benimle alay ediyor, akşam baban gelsin hele yavrum "

Sıkkınlıkla annemin yanına indim.

" Ne oldu anne? Yine ne istiyorsun? "

" Yanımda otur "

" What ? "

" Bana öyle vatlı mutlu konuşma, sanki çok biliyon. Gavur mu olacaksın bu yaşta bide. "

" Anne gavurun olma yaşımı var ? "
Annem eteğini tutmuş yüzüne doğru hava yapmak amaçlı sirkeliyordu.

" Bak hala ne konuşuyor ya, ben ne diyorum o ne diyor ya . Yavrum yanımda otur dedim çok mu istedim, çok mu geldi gözüne hee. "

" Tamam anne burdayım bak oturuyorum. " Sanırım menepoza giriyor.

°°°°°
Annemle oturmuş ne mi yapıyorduk, o izdivaçta ki kadınlara "birde beğenmedi" " birde para istiyor " diye laf sokuştururken bende onu izliyordum arada bana da laf geliyordu ama dedikodu gibi şeyleri, milleti çekiştirmeyi hiç sevmezdim. En sonunda sıkıldım ve kalkmak istedim.
" Anne ben biraz yukarıda takılıcam "
" Haydede hooo mu oynicaksın yine ?"
Oyunumdaki ingilizce olan bomba atıyorum, a bloktalar gibi kısımları annem bu şekilde duyduğu gibi yorumlayıp oyunun ismini bulmuştu.

" Yani müsade varsa ??? "
" Hayır yok. Bak kızım okuyorsun üç senedir üniversite kapılarındasın, güzel kızsında ne bu erkek gibi oyun derdine düşmüşsün, senayıda al, dışarı çık hava al biraz "

" Valla olur, gider cafede takılırız "
Dedikten hemen sonra senayı aradım, onunla cafe hakkında konuşup kararlaştırdık. Her zaman ki yere gidicektik. Dolabımı açıp şöyle bir bakındım.
Siyah bir pantolon, eevet buda ikincisi, üçüncüsü ... Derken siyah pantolonlarımdan birini alıp giydim. Üzerinede beyaz kısa kollu bir tişört,
Siyah uzun spor çantam ve beyaz spor ayakkabılarımla her zamanki gibiydim.
Kapıdan çıktığımda sena'nın beni beklediğini gördüm. Hemen koluna girdim ve sohbet ede ede cafeye vardık.

İkimizde kahve söylemiştik çünkü ikimizde deli gibi kahve hastasıydık. Kahveler gelince senaya erkek tavlası öğretmiştim oynamaya başladık, yoksa bu ortam beni sarmazdı. Tanrım cidden erkek gibiyim. Bir süre yenmeye sıkıldım senada kendi yeniyormuş gibi resim çekip instagrama koymaktan sıkıldı.
Kararlaştırıp kalktık, o küçük kağıt parçası yani bizim hesap listemizi alıp kasaya yöneldik. Burası güzel bir yerdi küçük sevimli bir yer. Kağıdı adama uzattıktan sonra para çıkarmak için çantama uzandim bu sıra da Tanrıımmm omzuma bir acı yüklendi evet Loading... Acı tamamlandığında bir inleme kaçtı ağzımdan.
" Aah manyak mısın sena ?"
" Sena mı ? "
Gözlerim kapalı söylediğim şeyle aldığım cevaba karşın bu sert ve erkeksi sesin sahibine baktım. Adam benden tahminen 4-5 yaş büyüktü. Omuz attığı için duvara vurmuştu omzum ve evet benim sırama resmen el koyuyordu. Kendimi düzelterek ;
" Ne yapıyorsun be manyak herif ! " diye cırladım.
"Ödeme yapıyorum, sen ? " dedi soğuk sesiyle. Alaycı çıktı bide.
" Ödeme yapıyordum ! " dedim kaşlarımı çatarak.
Yandan bir gülüş attı ve tekrar önüne döndü. ( Ahhh şu anda elimde bir M4-A1 olmalıydı. ) ( M4-A1 : Bir silah çeşidi.) Ne saçmalıyorum ya ben diyerek başımı sağa sola salladım.
" Önce ben geldim, sıramı alamazsın ve az önce sayende duvara çarptım, bence bir özür dilemelisin. "
Bana doğru döndü ve şu sihirli sözcükleri söyledi.
" Çok konuşma "
Ne diyor lan bu uyuz ? Neyse ya uğraşamicam. Ya da dur uğraşıcam, omzum hala acıyor. Adamın uzattığı hesap kağıdını kasiyer almadan, alıp parçalara ayırdım. Bana öyle kötü bakıyor ki şuan kahverengi gözleri gerçekten ürkütücüymüş. Aman sanki korktum gözüne parmağımımı soksam acaba ? Ah saçmalama güzel gözlerine niye böyle birşey yapasın. Hey ne güzeli! Usulca kafasını tekrar adama çevirdi ve cebinden 200 tl çıkarıp adama uzattı. Bana doğru dönüp kulağıma yaklaştı ve o sihirli sözcükleri söyledi " Sakın bir daha karşıma çıkma. " Ahhh lanet olsun ne sihirli ama filmlerde böyle olmazdı senle görüşücez falan denir. Pislik herif. Geri çekilip acıyan omzuma çarparak geçti ona doğru döndüm ve gidişini izledim. Bir arkadaşı ile güzeller ötesi bir araca binip gittiler. Onlar gidince sena'nın açık kalan ağzını farkettim.
" Güzelim çocuğa ne yaptın "
" Sena körsün sanırım. Omzuma bak, yetim çocukların başı gibi aşağıya bakıyor. "
" Haketti aslında, döversin sandım "
Gözlerimi kısıp kapıya doğru baktım
" Cüsseli olmasaydı denerdim açıkcası tırstım ". Bu bakışlarıma karşılık sena kıkırdadı. Bende ona gülümsedim. Daha sonra hesabı ödeyip evin yolunu tuttuk. Senayla aynı sokakta oturuyoruz. Hatta binalarımız karşılıklı. Mahalle karıları gibi balkona çıkıp konuşada biliriz yani o imkana sahibiz. Evimin önüne gelince senayı yukarı çağırdım fakat yarın sunumu olduğunu söyledi ve evine gitti. Bende direk odama çıktım ve kendimi yatağa attım. Kahverengi gözler, sıradan ama bir o kadar sıradışı. Ayrıca eşeekkkk gibi. Yatıp onu övücek değilim diye kendime kızıp, gözlerimin sorduğu soruya cevaben göz kapaklarımı yavaşça indirdim.

Sahiplenici Kadın TutuşuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin