ACABA KİM?

BAĞ EVİ MACERASI

Mert'ten
Nefret ediyorum.Bütün kadınlardan,şimdi onu seviyorum.Oda annem gibi terk edip gidecek hiç birine güven olmaz.Tabi bizim kızlar hariç Özge,Melek,Vesile,Nida,Hilal.Ama Melek ilk gördüğüm andan beri benim kalbimi öyle bi hıza getirdiki şok oldum resmen.Daha önce hiç bi kızda bu duyguyu tatmamıştım.Ona bağırmıştım.Binevi içimi dökmüştüm.Ama ona ondan nefret ettiğimi söylediğim halde niye ondan nefret edemiyordum.Allahım yardım et.Ben ona bağırdıktan sonra masada bana sırnaşan kızı onu unutmak için kullanıyordum.Ama şimdide ona ihanet etmiş gibi hissediyordum.Hemen kızdan ayrıldım.Sonra arkamdan bir gürültü geldi ve Özge'nin Melek diye bağırışını duydum.Herkez toplaşmış ne olduğunu göremiyordum.Şimdi müziğin sesi kesilmişti.Hemen kalabalığa geçerek Özge'nin yanına geldim ve yerde yatan Melek'i görmemle kalbime resmen bıçak saplamış gibi oldum.Benim yüzümdendi niye ona bağırıp o kızın yanına gidersinki mal Mert.Hemen Melek'i aldım ve arabaya bindirdim.Sanki kulaklarım tıkanmıştı.Özge'nin bağırışlarını duymuyordum.Sonra telefonum çaldı arayan Atakan'dı.Açtım;

-Alo,
-Efendim
-Nereye götürüyon lan kızı
-Benim yüzümden oldu,şimdi ben sarıcam yaralarını,diye bağırdıktan sonra telefonu kapattım ve bağ evine sürmeye başladım,benim canım Melek'im daha ayılmamıştı.Bağ evinde kalacaktık orda pansuman malzemeleri vardı.Ama önce markette alışveriş yapmam lazımdı.

MELEK:

Yavaş yavaş bilincim yerine gelmeye başlmıştı.Gözlerimi açtığımda otel odasında olmadığımızı farkettim.Nerdeyim ben be.Etrafı gezinmeye başladım.Sanırım iki katlıydı.Hemen aşağı indim çünkü aşağıdan çok güzel yemek kokuları geliyordu.Hemen aşağıya inip mutfak olduğunu sandığım yere girmemle şok olmam bir oldu.Mert bana arkası dönük bir şekilde salata yapıyordu.Sofra harikaydı.Ama ben niye burdayımki ya.
-Nereye getirdin beni? Diye sordum Mert'e sesim titrerken.Allah kahretsin niye sesim titrerki benim.
-Aaa uyandın mı sen günaydın dedi.Allahım sen niye gülüyorsunki sen gülünce içim eriyor kızamıyorum sonra ben.
-Nerdeyiz biz kızlar nerede?
-Bağ evindeyiz,kızlar otelde dedi umursamaz bir sesle.Hemen arkasına gidip tikiyle oynadım.Bunu bir tek ben biliyorum çaktırmayın.
-Hass, diye arkasına döndü.Küfür edeceği için dudaklarına elimle vurup,
-Terbiyesiz,dedim.Oysa ben geri çekileceğim zaman beni belimden tutup kendine çekti.Şuan çok yakınız kalbime inme inmesi an meselesi.
-Bence konuşmamız lazım dedi fısıltıyla.Ay allahım ya böyle konuşmasana be adam.Bende aynı fısıltı şeklinde:
-Bence de dedim.Belimdeki ellerini çekti ve ben kendimi boşluğa düşmüş gibi hissettimmSalon olduğunu sandığım yere giderken bende arkasından ilerliyordu.O salondaki tekli koltuğa otururken bende yanındaki ikili koltuğa oturdum.Dirseklerini dizlerine yaslarken,ellerini saçlarından geçirdi ve derin bir nefes aldığını işittim.Sonra ellerini başından geçirip benim ellerime uzandığı sırada hemen çekip konuştum.
-Bana o pis sürtüğe değdiğin ellerinle dokunma,diye tısladım.O ise sakin bir şekilde ellerini çekerek
-Tamam,diye fısıldadı.Sonra boğazını temizleyip hızlı hızlı konuşmaya başladı.
-Ben o kıza dokunurken sadece seni unutmaya çalışmıştım.Ama kendime ve sana ihanet ediyormuş gibi hissediyordum.Hemen kızdan ellerimi çektim.Sonra arkadan bir gürültü koptu seni yerde yatarken gördüm.Sanki kalbimr binlerce iğne saplanıyormuş gibi hissettim.Öldüm sandım Melek.O an anladım ben sana deli gibi aşık oldum.Benimle ol Melek sadece benim ol, dedi.Bense titrek bir sesle söze başladım.
-Ben bilmiyorum Mert ben bi daha böyle birşey yaparsan katlanamam,şimdi bile gördüğümde ne hale düştüğümü gördün,dedim kıpkırmızı bi halde başımı eğerek.O ise oturduğu yerden kalktı ve ben gidecek sanarken o benim önüme diz çöküp korkakça ellerimi tuttu ve diğer eliyle çenemi tutup başımı kaldırdı ve ona bakmamı şağladı.Sonra ise konuştu.
-Ben bir daha asla ama asla böyle birşey yapmıycam.Senin insanlara güvenemediğini bile bile asla böyle birşey yapmamışsın yeterki benim ol güzelim dedi.Dediği şeyle benim mutluluktan gözlerim parlarken elimi tuttu ve beni ayağa kaldırdı ve:
-Ama şimdi kahvaltı zamanı,diye neşeli bir sesle söyledikten sonra mutfağa gittik ve yemegimizi yemeye başladık.

YUKARIDAKI FOTOGRAF MELEK VE
MERTTIR