Hikayeye başlamadan önce söylüyorum Playful Kiss dizisinden biraz alıntı yaptım bu daha 1.bölüm yani gelipte aa dizinin aynısını yazıyor diye şaçmalamayın ilerki bölümlerde aynı olmadığını anlayacaksınız! :)
Lanet olası saat mankafasının çalmasyla uyandım evet kafasına vurdum fakat elime geçen sadece bir yara oldu.Bir dakika ben daha size kendimi tanıtmadım ben Diana,Diana Carter. Annem öldüğünden beri babamla beraber yaşıyoruz.Ev işlerini ben yemeği ise babam hallediyor . Ve ayrıca babamın bir lokantası var.Çok fazla zengin olmasakta geçiniyoruz.Kendime gelmek için bir doğruldum gerçekten şu anda giyinip şaç yapmak ve makyaj yapmakla uğraşacak değilim ama yapacağım yani malesef.Şortumu ve en sevdiğim mavi tişörtümü giydim çok hafif makyaj yapıp saçlarımıda taradıktan sonra hazırdım.Koşarak mutfağa geçtim babam kahvaltıyı hazırlamıştı.Hızla masadaki yerimi aldım babamda oturdu babam birden söze girdi.''Diana 17 yaşındasın sevdiğin hiç kimse yokmu tatlım hani gençsin ya ond..''Hızla masadan kalktım ceketimi aldım babam ''tatlım daha yemeğini bitirmedin''dedi. ''Ben aç değilim akşam görüşürüz''
Okula geldiğimde bizim kızları her zaman ki gibi kantide otururken gördüm.''Hey Diana mektubu verdin mi ?'' Bir anda afalladım ne mektubundan bahsediyor bu Jess diye ama hatırladım ben okulun popüler çocuğunun dolabına mektup koymuştum aslına bakarsanız aşk mektubu yazmıştım şimdi düşünüyorumda çok korkmaya başladım, ya beni rezil ederse düşünemiyorum bile tüğlerim diken diken oldu sanki.Birde aptal gibi sonuna ismimi yazdım bazen düşünüyorumda ben aptal mıyım?Kızlar konuşurken Zayn'i dolabından ayrılırken gördüm evet doğru tahmin popülere çocuk Zayn,Zayn Malik.Dolabına koyduğum mektubu gördümü ? Görse gelirdi dimi o zaman daha mektubu görmedi yada benim Diana Carter olduğumu bilmediği için gelmedi neyse böylesi daha iyi zaten ona her gün 10 tane mektup veren vardır umursamaz bile.Zayn önümüzden geçerken bizim kızlar Jess ve Alex bağırmaya başladı.''Diana Carter,Diana Carter,Diana Carter burda '' diye .Aman tanrım yerin dibine ulaşmış durumdayım şu anda. Tamda şu anda ölmek istiyorum.Zayn buraya yürümeye başladı tam karşıma geçti ''Diana Carter sen misin ?'' Ben ürkek bir sesle ''E-evet b-benim'' diyebildim en fazla o kadar gerisi gelmedi boğazım adeta düğümlenmiş gibiydi.Cebinden bir mektup çıkardı evet evet bu benim mektubum,elime tutuşturdu mektubu.Kağıda bakmamla şok geçirmem bir oldu bildiğin aşk mektubuma not vermiş D+ mı? D+ mı ? bu da ne böyle bu züppe kendini ne sanıyor biz bunları yaşarken aynı zamanda tüm okul başımızdaydı.Yani bu züppe benim aşkıma not mu verdi tam anlamadım biri bana açıklayabilir mi lütfen ? Sanki Zayn bu dediklerimi duyuyormuş gibi ''Senin ingilizcen kaç neden tüm noktalama işaretleri birbirine girmiş hele şu kelimelere bak seviyorem ne demek aptal kız ? O seviyorum olması lazımdı budala.''Tüm okulun önünde rezil olmuştum bir köşeye geçip ölene kadar ağlamak istiyorum ama güçlü kalmak istiyorum.Mektubu bana bırakıp hızla sınıfına çıktı ben ise sadece arkasından bakabilmiştim...
Bir berbat okul günü daha sona erdi sonunda.Kızlarla bizim yeni eve gittik evet bugün taşındığımızı size söylemeyi unuttum bana yardım etmek için kızlarda geldiler yeni evi biraz zor bulsakta sonunda geldik.Bir iki tıklamadan sonra babam kapıyı açtı belli ki çok yorulmuştu kızlarla hemen içeriye geçtik ve babama evi yerleştirmesinde yardım ettik.
Sonunda bitmişti her tarafım ağrıyo sanki bir tır üzerimden geçmiş gibi hissediyorum veya daha büyük bişey hmm bir gökdelen olabilir mi ? Tamam şaçmalamayı bırakıyorum. Kızlarla koltuklara uzanmış bir şekilde dinleniyorduk içerden babamın sesi duyuldu.''Hadi kızlar yemek hazır çok yoruldunuz'' Bunu duyduğumuz anda koşarak sofraya oturduk.Hepimiz sanki yemeklerin kaçmasından korkar gibi tüm yemeklere dalmıştık babam bu halimize gülüyordu.Birden ev sallanmaya başladı ben şiddetli bir çığlık attım babam sakince ''Ufak bir deprem tatlım bu kadar korkacak bişey yok'' dedi. Lambanın yemek masasına düşmesiyle çığlık içinde hepimiz evden çıktık bir kaç saniye içinde tüm evin yerlebir olduğunu seyrettik. Kafayı yemiş gibi ağlıyordum çünkü annemi bir depremde kaybetmiştik aklıma o anı geldi babam bunu anlamış olmali ki bana sarıldı.Uzun bir süre kendime gelemedim.Babam bir telefon görüşmesi yapması gerektiğini söyledi ve beni kızların yanına götürdü ben hala kendime gelmeye çalışıyordum. Babam seviçli bir şekilde geldi ve ''Sana iyi bir haberim var''dedi.Bu adam ne iyi haberinden bahsediyor evimiz yıkıldı daha neyin iyi haberi anlamış değilim.Babam hızla söze girdi''Çok eskiden beri bir arkadaşım var onlarda kalabiliriz bir süre aslına bakarsan neredeyse kardeş gibiyiz.
Babam beni ikna etmeyi başarmıştı şu anda o arkadaşının evindeyiz. Aslında amcanın eşi çok tatlı bir kadın bana kızıymışım gibi davrandı uzun zamandır anne sevgisi görmediğimden bu biraz garip hissettiriyordu.Trica teyze yani Yasir amcanın eşi yukarıya bağırarak''Hadi çocuklar misafirlerimiz geldi aşağıya inmiyor musunuz ?''dedi. Bir kaç saniye sonra ayak sesleri gelmeye başladı küçük 10 yaşında bir çocuk aşağıya indi ilk önce sonra da.. aman tanrım bu Zayn bir kaç göz kırpmadan sonra rüyada olmadığımı anladım oda bana burada ne işin var aptal bakışı attı. Evet bi bakıştan bunları anlayabildim.Tam karşımdaki koltuğa oturdu uyuz . Trica söze girdi''Bu Zayn benim büyük oğlum sanırım tanışıyorsunuzdur aynı okuldasınız.''Ben endişeli bir şekilde''Yok yok nerden tanıcaz yok hiç görmedim hayatımda ilk kez görüyorum''dedim ayağa kalkarak. Herkez neden böyle bişey yaptığıma şaşırmıştı ben bile neden böyle birşey yaptığımı bilmiyorum.Zayn'nin küçük kardeşi sürekli bana bakıp duruyordu.Annesi bunu fark etti ve gülmeye başladı.''Josh neden ablana kurabiye getirmiyorsun mutfaktan''dedi bayan Trica .Josh hızla mutfağa gitti elinde bir tabak ile döndü bu kurabiyelerle bir ordu beslenir.Josh tüm kurabiyeleri önüme verdi ve yanıma oturdu.''Hadi yesene senin için getirdim bu tüm kurabiyeleri ''dedi Josh. Ne sevimli çocuk bu ya abisi gibi değil maşallah. Kibarca teşekkür ettim.Josh birden gülmeye başladı ''Beğendin mi sana içerden kek getirebilirim veya sufle ne istersen getiririm yeter ki sen iste''dedi. Şu 10 yaşındaki çocuğa bak abisinden daha kibar.Hemen kucakladım ''Teşekkür ederim bu kadar yeterli''dedim ve yanağından öptüm ben bu çocuğu yerim ya nasıl kızardı öyle.Trica ''Hadi bakalım Josh uyku saattin geldi uyumayı düşünmüyor musun?'' dedi.Josh ağlamaklı bir ''Sesle ama abla burda nasıl onu bırakırım?''dedi.Trica neşeli bi sesle''Üzülme tatlım ablan uzun bir süre bizde kalacak dedi.'' Josh sevinçten havalara uçmuştu ama Zayn için aynı şeyi söyleyemicem sanırım.''Tatlım sende yorgunsun hadi gel sana odanı göstereyim''dedi Trica bende onu takip ettim odanın kapısını açtığında kendimi bir prenses gibi hissettim herşey bir prenses odası havası veriyordu.Trica endişeli bir sesle''Noldu yoksa beğenmedin mi ?'' dedi.Ben ''Hayır hayır gerçekten çok güzel,bir prenses odası gibi sanki.''dedim.Trica mutlu bir sesle''beğenmene sevindim''dedi.''İyi geceler tatlım'' dedi. Ben''iyi geceler ve şey teşekkür ederim'' dedim .Trica''Ah hiç sorun değil senide kızım olarak görüyorum'' dedi ve kapıyı kapattı.