Lise Yılları

Yağmur Damlaları

Dışarıda yağmur yağıyordu. Kimine göre yağmurlu havalar kasvetli gelir fakat ben yağmurlu havaları çok severim. Yağmur yağdıktan sonra ki toprak kokusu, minik su birikintilerine basmak, yaprakların üstündeki ufak su damlaları...

Kulağımda kulaklığım Şebnem Ferah dinliyordum ve telefonumun çalması ile irkildim. POYRAZ arıyordu.
Poyraz kim mi? 3 yıldır her zaman yanımda olan kankam ama aynı zamanda 3 yıldır aşık olduğum kişi.
O bana her "kanka" dediğinde kalbim paramparça oluyor.
"Alo"
"Naber kanka?"
"İyidir"
"Çok yağmur yağıyor buda demek oluyor ki Eliflerin evinde bir film gecesi yapabiliriz"
"Güzel fikir aslında olabilir"
"Tamam bir saat sonra seni alırım Eliflere geçeriz"
"Tamamdır"
3 yıldır değişmez klasiğimiz her yağmur yağdığında Elif ben Poyraz birimizin evinde film gecesi düzenleriz. Bu arada Elif benim can dostumdur, ortaokuldan beri hiç ayrılmadık, zaten Poyraz'ı sevdiğimi bir tek o biliyor ve mümkün olduğunca bizi baş başa bırakmaya çalışıyor. Düşünceleri bir kenara bırakıp dolabın karşısına geçtim. Bir iki kıyafet denedim fakat hiçbiri hoşuma gitmedi, Elif'e mesaj attım.
"Ne giymeliyim?"
"Turkuaz kazağını ve altına da kotunu giy, saçın açık kalsın."
"Tamamdır"

1 saat sonra

Balkondan Poyraz'ın geldiğini görünce hemen aşağı indim. Poyraz her zaman ki gibi çok yakışıklıydı birgün birine aşık olursa gerçekten çok üzülürdüm. Gözlerine bile bakamıyordum. Kırmızı bir kazak ve kot giymişti.
"İlk atıştırmalık bişeyler alalım dersin Kumsal?"
"Bana uyar."
Marketin önünde arabayı durdurdu. İçeri girdik. Cips, çikolata ve kola aldık. Bardaktan boşanırcasına yağmur yağıyordu. Bu yüzden marketten çıkınca ayağım kaydı ve Poyraz beni belimden tutup, "Dikkat et güzellik" dedi. Kalbim küt küt atıyor, midemde kelebekler uçuyordu.

Evet arkadaşlar bu benim ilk kitabım umarım beğenirsiniz. En azından biraz okuyan olursa (umarım olur), yeni bölümü yayınlarım. ☺