BÖLÜM 13

130 14 3
                                    

Levinin bakış açısı

Hala uykum var ne zamandır acayip acayip rüyalar görüyorum ne oluyor bana

"Uyandın mı levi."

"Hmm."

"Ne oldu."

"Bu aralar çok acayip rüyalar görüyorum. "

"En fazla ne olabilir ki kafana takma."

"Neyse hadi kalk."

"Ama levi uykum var."

"Benimde var bay uykucu ama işimiz var kalk."

"Ne işi."

"Babamla konuşmak zorundayım."

"Levi dışarısı buz gibi suya girersen donarsın."

"Bana bir şey olmaz."

"Sana olmaz ama ben yüzemiyorum."

"Dert etme beni dışarıda beklersin."

"Ama babanlar göç etmiştir."

"Babam tekrar bu sulara geliyor."

"Tamam o zaman."

Üstümüzü giyindik dışarısı gerekten soğuk denize gittik eren buza delik açtı ben oradan içeriye girdim ve yüzmeye başladım babam oradaydı

"Baba."

"Levi Ne oldu."

"Sadece gidip gitmediğinizi merak ettimde."

"Herkezi gönderdim."

"İyi yaptın."

"Ee eren nasıl."

"İyi yukarıda."

"O neden gelmedi."

"Baba o yüzemiyor."

"Ne kuyruğu yok mu."

"Hayır yok."

"Nasıl olmaz merak ettim."

"Araştıralım baba."

"Tamam araştıralım."

Erenin bakış açısı

Levi nerede kaldı ne zamandır onu bekliyorum bir ses duydum

"Hey jaecger yüze biliyor musun."

"Ne."

"Bakalım yüze biliyor musun."

Belinden bir silah çıkarttı ve ayağımın altındaki buza ateş etti dondurucu bir soğuk vücudumu ele geçiriyor yüzemiyorum neden hayır gözlerim kararıyor

Levinin bakış açısı

O seste neydi

"Ne oluyor."

"Bilmiyorum."

"Ben bakmaya gidiyorum."

Yüzeye doğru yüzdum eren yok yoksa suya mı düştü dibe doğru yüzdüm oradaydı yanına gittim vakit kaybetmeden yüzeye çıktım

"Eren uyan tanrım eren."

"........."

"Eren."

Cantanın içinden telefonu çıkarttım ve charla yengeyi aradım

"Efendim..."

"Anne eren o nefes almıyor."

"Levi ne oldu."

"E...eren...suya...düştü. "

"Tamam geliyorum sakin ol."

Telefonu fırlattım eren buz gibiydi çok geçmeden charla yenge geldi ambulans geldi ereni götürdü

"Levi hey levi."

"O...öldü..dimi."

"Hayır ölmedi."

"Be...benim."

"Sus levi."

"Ya...ölürse."

"Kes o lanet sesini."

Charla yenge bana çok kızmıştı ağlayarak yere oturdum çok uzun bir zaman sonra doktor geldi

"Doktor nasıl."

"Aaa...şey...hiç...iyi değil."

"Ne."

"Şuan bir şey diyemem."

Ah ne kadar güzel eren uyanmıyor ben ne yapıcam şimdi neden uyanmıyorsun eren bir anda odaya doktor koştu ne oluyor

"Charla yenge ne oluyor."

"Bilmiyorum."

Doktor odadan çıktı hayır bana kötü bir haber verme sakın

"Ne oldu konuş."

"O...onu kaybettik."

"NE DEMEK KAYBETTİK."

Yere çöktüm hayır onu kaybedemem olmaz bu bu olamaz gözlerimden yaş geliyordu

"ERENNNN."

"Levi sakin ol."

"Hayır ölmedi o ölmedi."

"Levi lütfen."

"O buzu biri kırdı biliyorum kim yaptı onu o...onu öldürücem."

"Levi."

"Yanına gidicem."

Erenin odasına girdim hemşireler odadan gitti yanına diz çoktüm

"Eren ölemezsin sen olmaz sen benimsin...se...sen benim güneşimsin ölemezsin beni burada yanlız bırakamazsın çok oyun bozucusun eren bana söz vermiştin birbirime söz vermiştik neden bunu yaptın seni seviyorum eren beni birakma lütfen eren....lü..lütfen."

Bir anda göğüsüm sıkışmaya başladı yere düştüm göğüsümden mor bir ışık çıktı etrafta dolaşmaya başladı ve erenin içine girdi erenin yanına gittim kalbi atıyordu

"DOKTOR ÇABUK GEL E..EREN YAŞIYOR."

Doktor hemen odaya girdi beni odadan çıkarttılar charla yengeye sarıldım

"Yaşıyor o yaşıyor."

"Evet levi yaşıyor."

Biryere oturduk ve doktorun odadan çıkmasını bekledik odadan çıkınca hemen ayağa kalktık

"Eee nasıl."

"İyi nasıl oldu bilmiyorum ama yaşıyor."

"Yanına girebilir miyim."

"Tabiki."

Odaya girdim eren yatakta oturuyordu ama suratı solgun görünüyordu elini tuttum

"E..eren i..iyi misin."

Eren suratıma boş boş bakıyordu

"Si...siz kimsiniz."



Merhaba millet biliyorum beni öldürüceksiniz beni affedin olur mu sizi seviyorum

Biricik aşkımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin