İlk gün

99 9 4
                                    


Gidişi mahfetmişti beni. Ne yapacağımı bilmeden şehrin ortasında koşturuyordum soluksuzca gecenin körü. Kimse yok. 1-2 saat eve gitmedim, gidemedim biliyordum evi dağıtacaktım, belki de Aras  öküzünü arayıp "Beni nasıl bıraktın." Diyecektim. Ama arkadaşlarına halen daha onu soruyordum "Nasıl, iyi mi ?" Diye merak ediyordum. Salak mıyım neyim diye kendi kendime bir şeyler söyleyip evde dolaşıyordum yapacak bir şey aklıma gelmiyordu, çok yalnız hissediyordum kendimi, kimsem yoktu sanki değişikti böyle değildim ben , neden böyle oldum diye kendime soru soruyor göz yaşlarımı dindirmeye çalışıyordum. Çok yakındım ona. Kimsem yoktu bir an olsun annemin yanına olmak istedim, yine annemin hırçın kızı olmak , ne isterse ne dediğini yapmak. Yatak odama gittim uzandım yorganı kafama kadar çektim sonra birden bir mesaj geldi mesaj da şöyle yazıyordu " Artık seni istemiyorum, hayatımdan çık Melis" Dayanamadım bir kez daha yıkıldım. Tam toparlanacakken yine bir mesaj gelmişti. Ne yapacağımı bilmiyorum ,hemen. Deniz'i aradım onu çağırdım geldi dertleştik, Yakın arkadaşımdır deniz küçüklük arkadaşım. Onunla biraz konuştuktan sonra uyuklamaya başladık. Deniz ve ben ayrı ayrı kanepelerde uykuya kalmışız.
Sabah uyandığım zaman sanki bir parçam kopmuştu, ilk kez böyle olmuştum. Okula gidip yüzünü görmek istemiyodum, biliyodum çünkü yüzüne baktığım zaman gözlerim dolacaktı. İçimde ki duygular adeta, Yıldız Tilbe gibi dans ediyodu. Kalktım kanepeden zor bir gün beni bekliyodu biliyorum nasıl dayanacaktım Aras'ı öpmeden nasıl derse giricektim. Elimi yüzümü yıkadım bir yandan da evde mal mal şarkı söylemeye başladım kiyafetlerimi giyinip , makyaj yaptım yüzümden en az iki kilo fondöten vardı, Deniz'i  uyandırmadan çıktım evden arabama binip son seste müzik açıp kekolar gibi kafa sallıyodum.  Hızlı bir şekilde okula geçtim, bütün gözler üzerimdeydi, eeee okulun en popüler çocuğu Aras'la çıkmışım diyerek ego kasmaya başladım  kafamı önüme eğerek sınıfa doğru gittim, Aras biraz ibnedir, çapkındır, ama çok yakışıklıdır. Aras geldi ne yapacağımı bilemedim, acaba telefonla konuşuyomuş  gibi mi yapsaydım, yok o çok klişe olurdu, resime karşı ilgim vardı ama yapamazdım, resim çizmeye çalıştım arka sırada oturdu aras bakmamaya çalıştım ama olmadı, çok yakışıklı pezevenk. Yanıma bir kız gitti meğersem yeni gelmiş okula sabah da onunla karşılaşmıştık, adı Esra burnu havada bir kız ama benden güzel , Aras' ın yanina gitti.
-"Merhaba burası boş mu oturabilir miyim?" dedi
Aras' da
-"Tabi ki" diyerek gülümsedi bir tane yapıştırasım geldi ağzının üstüne kız da 7 başlı ejderha sanki. O'na da sinir oldum zaten "lan(!) şırfıntı o çocuk daha düne kadar benimdi" diyesim gelmişti bir an. Ay delirecem yemin ederim bir an olsun kızın saçını başını yolmayı istedim,  saçları uzun sarışındı bir  de pis, gıcık, yelloz hoca içeri gelmişti,  ders anlattı. Dinledim, bir yandan da arkayı dinledim, gülüşmeler, şakalardan eser yoktu.  Dayanamadım hocaya dedim ki
- "Hocam, Aras ve Esra yüzünden sizin dediklerinizi hiç anlamıyorum" dedim
Hocanın da sanki bana garezi var
-"Melis, geç bakalım kızım arkaya" dedi
Gözlerimi açarak;
-"Hocam ben o öküzün yanına oturmam" dedim. Aras güldü sırf o'na inat gidip oturdum yanında, kız önde tek başına oturmaya başladı. İçimden "ohhh pis yelloz, sen beni ne sandın daha neler göreceksin " diyesim gelmişti bir an. Kalbim güm güm atmaya başladı, yanaklarım kızartmaya başladı, utanınca kızarırım ben , veya heycanlanınca.  Aras bana bir an olsun baktı ve dedi ki;
-"Güzelim benim yine kızardın, yine mi heycanlandın?" Dedi
Çok utandım, ders bitmişti hemen lavaboya koştum.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jan 17, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

BakıcıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin