Duru Güven
Sabah alarmın çalmasıyla uyandım. Göz kapaklarım açılmamak için büyük bir uğraş verirken kazanan ben oldum. Ayağa kalkmamla kendimi yerde bulmam bir oldu, yere baktığımda dün çıkardığım şortum vardı. Şortuma göz devirip lavobo ya girdim. Lavoboda işim bittikten sonra ellerimi yıkayıp çıktım. Okul formalarımı aldıktan sonra aynanın karşısına geçip giyinmeye başladım. Kendimi tanıtayım ben annesi ve babası olmayan 17 yaşında siyah saçlı siyah gözlü düzgün fizikli bir kızım. Normal bir devlet lisesine gidiyorum. Anneannemle beraber yaşıyorum. Geçim kaynağımız ise dayım. Dayım doktor ve bekâr 35 yaşında sarışın bir adam. Ben bunları düşünürken anneannemin sesini duydum
'Duru hadi gelde kahvaltını et kuzum'
'Tamam geliyorum'diye bağırdım ve saçımı at kuyruğu yaptım. Merdivenlerden 2 şer 2 şer inerek mutfağa girdim. Evimiz 2 katlı ne çok büyük ne çok küçük bir ev. Üst katta benim odam ve misafir odası ve banyo alt katta ise anneannemle dayımın odası mutfak ve salon. Mutfağımız biraz küçük olduğu için yemek masası salonda. Anneanneme yardım ederek bende elime bişeyler aldım ve salona geçtim. Masaya oturdum ve anneanneme dönüp
'Dayım yok mu?'dedim anneannem ise
'Erkenden işe gitti kuzum' dedi. Kuzum meselesine gelirsek anneannem bana hep kuzum der. Tabii ben anneannemin yanında kuzu olabilirim ama dışarıda hiç öyle değilim. Hiç arkadaşım yok insanları sevmem. 13 yaşımdan beri kick boks yapıyorum. Yaşadığım kötü olaylar yüzünden başlamıştım ama daha sonra sevmeye başladım şimdi ise çok iyi dövüşüyorum. Bunları düşünürken kahvaltım bitti. Tabağımı alıp mutfağa bıraktıktan sonra anneannemi öpüp siyah deri ceketimi ve siyah spor ayakkabılarımı giydim. Okul eteğim siyah,gömleğim ise beyaz birde kravat var onuda yarıya kadar çekerim her zaman. Boyum uzun olduğu için standart okul eteği biraz kısa geliyordu. Dizimden 1 karış belki biraz daha fazla kısaydı siyah muz çoraplarımla açıklığı örtmeye çalışıyodum elimden geldiğince. Yavaş yavaş okula doğru yürümeye başladım. Okulla ev arası 15-20 dakika kadar bir süre. Kulaklığımı takıp kendimi dış dünyadan soyutladım. Okula giderken pek tekin yerlerden geçmiyordum ama sorun etmiyorum açıkçası. Bana kimse bir şey yapamaz kendime güveniyorum. Sonunda okula varmıştım yine herkes trenmişim gibi bana bakıyor. Okulda sürekli kavga ettiğim için böyle oluyor ama ne yapabilirim onlar kaşınıyor. Bende kaşıyorum. Merdivenleri hızlı hızlı tırmanıp sınıfıma girdim ve insanların bakışlarını umursamadan en arka cam kenarına geçtim. Kimse buraya geçemezdi çünkü bu sıra benimdi ve ben bir şeyi sahiplenirsem kimse dokunmaya cesaret edemez. Ders matematikti en nefret ettiğim ders. Hoca gayet normal iyi bir kadındı fakat ben matematiği sevmiyordum. Kafamı sıraya koyup uyumaya başladım. Zilin sesiyle kalktım baya bir uyumuştum öğle arasına girmişiz. Yerimden ağır hareketlerle kalktım ve sınıfa soğuk bir bakış atıp kantine yürümeye başladım. Kantine girince bir karışık tost aldım ve her zamanki insanlardan en uzak masama oturdum. Bunların sorunu neydi anlamıyordum alt tarafı oturup yemeğimi yiyordum neyi izliyolardı ki. Bana bakanlara kötü bir bakış attığımda önlerine döndüler ve bende afiyetle tostu mideme indirdim. Tekrar sınıfa girip yerime geçtim ve dersin ne olduğuna bakmadan uyumaya başladım. Kalktığımda son dersin bitmesine 5 dakika vardı. Ders bittiğinde hemen çantamı alıp çıktım bugün boksa gitmiycektim. Nedense canım istemememişti kulaklığımı takıp yürümeye başladım. Her zamanki ara sokaklardan geçip eve geldim. Anahtarla kapıyı açtım ve içeri girdim. Anneannem kanepede uyuya kalmıştı onu uyandırıp odasında yatmasını söyledikten sonra mutfağa gidip bir bardak su içip bit şeyler atıştırdım. Odama çıkıp yatağıma girdim ve yastığın altından eskimiş günlüğü çıkardım. Her gün bu günlüğü okuyorum çünkü intikam hırsımın azalmamasını istemiyorum by günlük bana o günleri hatırlatıyo. Günlükle işim bittikten sonra yastığın altına geri koydum. Kalkıp ışığı kapattım. Kulaklığımı takıp yatakta cenin pozisyonu aldım her zamanki gibi kafamı pencereye doğru çevirdim. Bu küçüklükten bir alışkanlık. Karanlık odamda her zaman bu şekilde yatardım. Hâla da böyle yatıyorum. Gözlerim dolmuştu ama akmamıştı her zamanki gibi. En son 7 yaşında ağlamıştım ondan sonra yemin etmiş ve ağlamamıştım. Alıştım ama böyle olmasına içime atmak artık benim için bir sorun değil. Bunları düşünirken uyumuşum.Merhabalar! Bu benim ilk hikayem olduğu için pek iyi olmayabilir. Bu bölümü geçiş bölümü gibi düşünün her zamanki yaptığı şeyleri gördük. Uzunluğunu bilemeyeceğim kısaysa lütfen söyleyin daha uzun yazmaya çalışırım. Eğer hikayeye ilgi gelirse bölümler çabuk gelir. Oylamayı unutmayın :)