two

3.9K 174 57
                                    

"Anne"

"Susadım anne."

"Yemeğim ne zaman hazır olur."

"Jacob yastığımı düzelt."

"Baba hayır bu kanalı değiştir."

"Anne tuzu az olmuş bunun."

Artık emin olabilirsiniz ki Bay Hemmings'e minnettardım. Hatta artık onu sevdiğimi bile düşünmeye başlıyordum. Kolumun kırıldığı günden beri evde adeta kraliçe arıydım. Herkes her istediğimi yapar hale gelmişti ve bir hafta rapor almıştım.

"Tess istediğim çizgi romanları getirdin mi?" Tess yatağıma oturup çantasını açtı ve 5 tane çizgi roman çıkarttı. Tek elimle çizgi romanları göğsüme bastırdım ve kokularını içime çektim. Tess bu halime güldü.

"Bugün Bay Hemmings seni sordu."

"NE!" o kadar çok bağırmıştım ki sonradan sağ olan elimle ağzımı kapattım.

"Yarın okula gelip gelmeyeceğini sordu."

"Desene tek kollu birine mekik çektirme deneğini yapmak için sabırsızlanıyor." Aynı anda kahkaha atmaya başladık. Ama acı gerçek vardı ki yarın okula gidecektim.

"Okula gitmek istemiyorum. Sol kolum kırık ve bu da hala sağ elimle yazı yazabileceğim anlamına geliyor."

"Bu kadar tatil sana yeter bence." Ne? Sadece bir hafta kadar yatmıştım. Bu adil değil bazı insanlar daha fazla tatil yapabiliyorlar neden ben bir hafta? "Bay Hemmings'i geçtim ama derslere gerçekten girmek istemiyorum."

Zaten derlerden bir hafta geri kalmıştım ve bunu nasıl halledebileceğimi bilmiyordum. Tess alayla gülümsedi ve eliyle omzumu okşadı. "Geçecek merak etme." Kahkahalarla gülmeye başladım. Sonra Jacob'a bağırdım. "Jacob su getir."

İki dakika sonra Jacob kapıyı kırarcasına açtı ve bağırmaya başladı. "Bir haftadır siktiğimin bütün isteklerini yapıyoruz siktiğimin başka bir şeyini istemeyip artık siktirip siktiğimin okuluna gider misin? Teşekkürler. Bu arada selam Tess."

"Hey Jac." Kapıyı aynı şiddetle kapatırken gözlerim kocaman büyümüştü. Biraz egom zedelenmişti aslında ama olsun.

Yarın okul vardı, yeniden Bay Hemmings'i görecektim. Lanet olsun.

-

"Lütfen sadece benimle uğraşmayı kesin. Uğraşacak milyonlarca öğrenciniz var." çim sahanın köşesinde oturmuş sessizce Bay Hemmings'den uzak kalmaya çalışıyordum fakat mümkün falan değildi. Her beş dakikada bir gelip beni derse katılmaya davet ediyordu.

Kafasını kaşıdı ve dudağındaki piercing'le oynadı. "Sadece koşarak ısın, gol at demiyorum." Dudağımı sarkıttım ve sağlam elimle anlımı ovaladım. "Tanrım yardım et." Bay Hemmings kıkırdadı.

Tess arkadan bana el salladı ve ayağındaki topa vurdu. Tess'in uzun bacakları mükemmeldi. Benimse değildi. Kısa bacaklarım onun boynu kadardı. Tess ve aramızda uçurum kadar fark vardı. benim her yerim kısaydı. Saçlarım da dahil olmak üzere kısa takılıyordum. Tess ise manken olmak için yaratılmıştı.

Bay Hemmings'le yan yana gelmeyi sevmememin bir diğer sebebi de öküz gibi uzun olmasıydı. Neredeyse iki katımdı. Ona bakmak için sürekli kafamı gökyüzüne bakarmış gibi kaldırmak zorunda kalıyordum.

"Beni yalnız bırakın yoksa bir hafta daha rapor alırım." Bay Hemmings gülümsedi. Kafamı arkama yatırdım ve derin bir nefes verdim. "Sahayı turlarsam bir şey daha istemeyeceğinizi söylerseniz turlarım." Bay Hemmings kalkmam için elini uzattı. Onun yerine sağlam elimle yerden destek aldım ve öyle kalktım.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jan 19, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

P.E. teacher // hemmingsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin