2

291 27 48
                                    


Elbiseler multide ve bölüm şarkısı

Burcu tatlıses ay

Mısra

Başta ben olmak üzere herkesin Beyaz'ın kabul etmesinden dolayı şaşkın olduğu belliydi. Evet Derin mutluydu ama şu da bir gerçektiki Beyaz onca şey yaşamışken bunu kolay kolay kabul etmezdi, en azından etmemeliydi.

Karan'ın yaptığı onca şeyden sonra onun yanına gitmeyi kabul etmesi aklıma acaba onu mu özledi? sorusunu getirirken kafamı hızla iki yana salladım. Beyaz asla böyle bir yanlışa düşmezdi. Adam onu aldattı sonuçta... aldattı

"Sen ciddi misin? "
Naz herkesin şaşkınlığını dile getirirken aynı zamanda bundan hoşnut olmadığını bildiriyordu.

"O orada olacak diye Derin'in gerçekleri görmesini engelleyemem. Beni yanlış anlama Derin ama onların hepsi bir. Can yakarlar. Kendi gözlerin ile kaç defa gördün, her gece başka bir kız ile."
Derin'in gözleri dolarken, Naz onu tekrar kollarının arasına aldı. Biz dört kardeştik, canımız yanacaktı ve bazen de biz yakacaktık. Ama asla bir birimizin kötülüğü için bunu yapmazdık.

Bazı insanlar yanarak su olurdu.

Beyaz ile bakışlarımız kesişirken aynı anda sarılan ikiliye katıldık.
"Biliyorsun bunları senin kötülüğün için söylemiyorum ama anla beni ne olur. Bir şeyleri fark etmen lazım."
Derinden bir hıçkırık yükselirken konuyu değiştirmenin en doğrusu olacağına karar verdim.

"E hadi yemek yemiyor muyuz? O kadar uğraştık!"ciddi mânâda ilk defa mutfağa girmiş ve adam gibi bir şeyler yapabilmiştik ve ucunda ölüm dahi olsa ben bu yemekleri yerdim arkadaş.

"Olmaz öyle şey yemek yedik mi o elbiselere nasıl sığacağız? "
Derin'in bu sözleri Beyaz ve Naz'ın kaşlarını çatmasına neden olmuştu.

Derin ve benim yemekle aramızın pek olmamasına karşın Beyaz ve Naz bayılırlardı. Ancak buna karşın aramızdan sadece ben ve Derin yemek yapabiliyordu, tabi çıkarlarımız doğrultusunda.

"Ama ben çok acıktım."Naz dudaklarını bükerek kollarını bizden çekerken hepimiz bütün duygusallığımızı üzerimizden atmıştık.

"Hadi bırakın mızmızlığı daha hazırlanacağız."
"Kıyafetleri ne yapacağız ?"diye araya giren Naz ile Derin ve ben kocaman sırıtmıştık.

"Biz onları çoktan hallettik."

Herkes mutfaktan bir bir çıkarken en sona kalmaya çalıştım.
Ellerimi etli sarmaya giderken ağzıma kocaman bir tanesini attım. Amma iyi yemek yapıyorum ya!

"Mısra!"

******

Beyaz

Dördümüz birden içinde bulunduğumuz için sıcacık olan odadan artık çıkmamız gerektiğinin sinyalleri gelirken elime komidindeki telefonumu aldım.

19. 50

"Oha be! Kaç saattir hazırlanıyoruz, saat sekize on var." Odada sadece bir ayna olduğu için ruj sürme kavgasına girmiş Derin ve Mısra ne var bunda dercesine bana dönerken koca bir sabır çektim.

Sabahtan beri kavga etmeleri yetmezmiş gibi 'Banyoda da ruj sürebilirsiniz.'dediğimde ise 'Aynı oda olmalı yoksa uğur bozulur.'diyorlardı.
Ikisini de kendi hallerine bırakmanın en doğrusu olduğuna karar vermiştim artık.

Naz ise aynada tip tip baktığı elbisesinden bakışlarını bana çevirebilmişti. Bir ara ciddi mânâda elbiseye saldıracağını düşünmüştüm.
Üzerinde sıfır kol iki parça gibi görünen ve dörtgensel bir şekilde belini iki taraftan açıkta bırakan elbise ona fazlası ile yakışıyordu.
Etek kısmının uçları siyah danteller ile hareketlendirilmişti. Fazla güzel ve iddalı görünüyordu. Bunun yanısıra üzerine yapışmış olan o masum görüntüsü hala yerli yerinde duruyordu.

KARANLIK ADAMLAR (MİLAT SERİSİ-1)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin