Biz havuzdan çıkmış yorgun otururken çınardan gene bir fikri çıktı
"Bak buraya lunapark çok yakın gidelimmi ne dersin "
Biraz düşündükten sonra kafamı salladım ve odama giyinmek için çıktım iki adım atıp geri döndüm çınarın yanağına bi buse kondurup
"Kahramanım "
Dedim gülümseyince odama koşa koşa çıktım çınarın aldığı kıyafetlere baktım gittiğimiz yere uygun olarak fosfor pembesi bi elbise giydim altıma sarı bi spor ayakkabı taktım ve saçımı iki dakikada maşa yapıp tepeden bağladım zaten makyajım vardı hemen 10 dakikada hazırlanmıştım aşağıya indiğimde gene güzel bi söz duydum Kahraman'ımdan
"Prenses hoşgeldin hadi gidelim "
Hadi gidelim aşkım
Diyerek cevap verdim hemen çıktık 2 dakika içerisinde vardık Oray'a makinalardan makinalara biz kelebek gibi konarken yüzümden gülmem hiç eksilmiyordu bu 3 . Günümüz ve ben herşeyden uzak mutluyum tabikide annemgil beni merak ediyo o yüZden telefonu kapatmıştım bu yüzden çok rahattım saate baktığımızda saat 6:30 du gerçekten geç olmuştu biz eve döndüğümüzde ev dağınık pağalı eşyalar ortadan kaybolmuştu hah bide hırsızımız eksikti gerçekten herşey kusursuz giderken duvara tosladık ben üzülürken çınar çok rahattı
"Çınar neden bu kadar rahatsın "
Hayatım boşver gel pizza söyleyelim burayı toplayalım yemeğimizi yiyelim yatalım .
Diyerek noktayı koymuştu bende şaşkınlık içerisinde ortalığı topluyorum kıyafetlerden kurtulmak için çınarın pijamalarını giydim çünkü pijama almamış şaşkın ....
Üstüme çuval gibi olan pijamalara aldırmadan saçımı açıp bandanamı taktım salona geri döndüğümde çınarın anırmalarını dinlemekten başka hiçbirşey yapamadım çünkü çok komik olduğunu farkındaydım bende çınarın gülmelerine katılınca ortaya dünyanın en güzel tablosu ortaya çıkmıştı bu tablodan hiç çıkmak istemiyodum ama 2 dakika sonra çınarın suratı Yeşim'in aramasıyla asılmıştı .....
