Güne uyanışım huzurluydu sonunda uzun zaman sonra ilk defa.. Çünkü inanıyordum bugün 2 yıl sonra sonunda iş görüşmemden olumlu sonuç alacaktım bu sefer çok umutluyum. Üniversite reklamcılık bölümünden mezun olalı 2 yıl olmuş ilk zamanlarda "okul gençliğimi çürüttü artık hayatımı yaşama vakti" düşüncesine kapılarak benim için yakın çevremin uğraşlarıyla ayarlanan iş görüşmelerine gitmemiş akşama kadar yatmış sonrasında barlarda sabahlamış o zamanki aklımla günümü gün etmiş gençliğimi yaşamış sonrasında kendimi aç ve sefil halde kalmıştım. Daha sonrasında iş bulma umuduyla o reklam ajansı senin bu reklam ajansı benim koşuştururken umduğumu bulamamıştım. Ah o zaman ki iş görüşmelerini kabul etseydim... Ama bu sefer kendime güvenim tamdı yapacaktım bu sefer olacaktı. İstanbul un en ünlü ajanslarından biriyle görüşme ayarlanmıştım ve görüşmeye çağrıldığım haberinden beri özenle çalışıyor cv'mi gözden geçiriyordum. Olması halinde İstanbul un en ünlü isimleriyle çalışma fırsatı yakalayacaktım ve bu benim için inanılmaz güzel olabilirdi. Beni bekleyen tercihler ödüller... Hayallerimi zilin çalışı bölmüştü, nasılsa Hande açar düşüncesiyle banyoya yöneldim. Hande benim lise son sınıfta yeni gittiğim okuluma alışma sürecinde bana ilk destek elini uzatan ve o günden sonra hep hayatımda olan herşeyime sorgusuz sualsiz katlanan benim dünyamın meleğiydi. Benden önce okulda sessiz sakin pek fazla kimseyle konuşmayan bi kız olan Hande benimle birlikte gerçek kimliğine bürünmüştü. Okul da ders dinlemekten başka herşeyi itinayla yapardık. Tabi o zamanlar çocuk aklı, gelecek düşüncesi yok lay lay lom. Hande aslında çok çalışkan bi kızdı, sürekli onu çalışmaktan ben alıkoyardım. Üniversite de benden kurtulduğuna sevinmiştir sırf bu yüzden ki kendisi çok başarılı bir mimar oldu. İçeride Hande mi bağırıyordu bana mı öyle geldi? Neler oluyor içeride? Hızla içeri giderken Leyla hanım' ın sesini duyup duraksadım. Yine gelmişti. İyiki güne güzel başladım, ne güzel devam ediyor günüm öyle (!) Leyla hanım biricik Hande ciğimin cadaloz annesi. Kızı sanki benimle evlenecekmiş gibi kızına sürekli beni uygun görmediğini söyler durur. Onun gözünde Hande başarılı bir mimar ben ise barlarda sabahlayan kızını kötü etkileyen işe yaramazın tekiydim aradan geçen 1 yıla rağmen..Seslerine kulak verdim. Canım Hande'm yine beni savunuyordu. "Anne yeter artık Cemre ye sürekli işe yaramaz demenden bıktım hem bugün iş görüşmesine gidecek" "1 yıldır gezmeye gider gibi iş görüşmesine gidip geliyor sonuç? 0" Leyla hanım durur mu yapıştırdı cevabı. Aslına bakarsan evet haklıydı ama bu sefer olacaktı tabi Leyla hanımdan bana dair bir umut beklemek hayal olur. Daha fazla dayanamayıp içeri girdim hiç birşey olmamışcasına "günaydııınn" diye içeri daldım. Beni görünce yüzünü ekşitti bu kadın beni bu kadar mı sevmiyordu yahu. Hande 'nin yanağından günaydın öpücüğümü alırken Leyla hanım vakit kaybetmeden "ooo cemre hanımlar uyanmışlar sonunda buyurdular prensesimiz, Hande köleniz kahvaltınızı yatağınıza getirseydi efendim siz zahmet etmeseydiniz" diyerekten fazla imalı girişini yaptı. Hande ciğim olmasa bu kadına bir saniye dayanamazdım ya.. Allahtan Hande de bunu biliyordu ki annesini daha fazla bişey demesine izin vermeden öpücüklerle zorla evden çıkarmış hatta resmen kovmuştu, benim yüzümden anne-kız arasının böyle olmasına içim el vermiyordu. Hande de bunu fark etmiş olacak ki yanıma gelip " sıkma canını aslına bakarsan seninde bi suçun yok neyse hadi kahvaltımızı yapalım" dedi
***
Ve sonunda evden çıkmak için hazırdım. Beyaz gömleğim dar paça kotum converselerim kendimi en rahat hissettiğim giysilerimdi özellikle beyaz gömleğim in bana uğur getirdiğine inanır en şansa ihtiyacım olduğu an giyerdim. Tıpkı bugün gibi.. Tarzsın kızım diyerek kendimi bi havaya sokma çabasındayken Hande arkadan "hayır canım malesef bizimla deyılsın" dedi. Sonra da gülerek yanıma gelip "şaka bi yana gayet güzel olmuşsun saçlarınıza açtık mı tamamdır" diyerek saçımda ki tokayı kaydırdı. Evet artık hazırdım gidebilirim yani en azından öyle hissediyordum. Hande yi öpüp "bana şans dileee" diyerek kapıya yöneldim. Onunda "Bol şanslar meleğim" demesiyle tekrar öpücük yollayarak evden çıktım. Mahallemizin taksi durağına girip "Herkese Selamlar" diyerek Hakan ı çağırdım. Hakan da lise de tanışıp hala arkadaşlığımızı kaybetmediğimiz kişilerden biriydi. Lise de az kopyalaşmamıştık beraber.O da üniversite yi kazanmış ancak maddi durumları yüzünden gidememişti. Sonra taksi durağında işe başlamış hem çalışıp hem okuma zorluğu çekmişti. Bu yıl o da mezun olacaktı sonunda. Beraber Hakan ın taksisine atlamıştık. "Evet bakalım nereye götürüyorum seni?" sorusunun ardından ajansın adresinin yazılı olduğu kağıdı verip yola koyulduk. Ajansın önüne geldiğimizde Hakan ın geldik deyişiyle beraber dışarı baktığımda büyük ajans binasını görür görmez heyecanlandım. Bu sefer ya olacak ya olacaktı. Taksimetre ye bakıp elimi çantama attığım an Hakan hemen beni durdurmuş "ya senden de mi para alcam"demişti. Hep böyle derdi zaten. "Alcaksın tabi" dediğimde de "Lisede verdiğin kopyalara say" der gülerdi sanki kendisi bana az mı kopya vermişti. Bu sefer yine bu klasik konuşmanın geçmesine izin vermeden "Hadi hadi geç kalma" dedi. "Şimdi iniyorum ama bu böyle olmaz şu iş olsun seni yemeğe götüreyim bende bari" dedim o da gülerek "Bu iş olsunda" diye karşılık verdi. "Hadi şans dile bana" "İhtiyacın yok ama hadi bakalım iyi şanslar " ''Tamamdır hadi sanada kolay gelsin hayırlı işler" diyerek indim. Ajans ın kapısının önüne ilerledim ve durdum. Sımsıcak Haziran havasını içime çektim. İşte şimdi başlıyoruz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşk Çarpışması
RandomMerhabalar daha önce yayınladığım fakat yeterli bulamayıp sildiğim bi hikayeyi tekrardan yayınlıyorum☺ Fazla bi iddaam yok fazla tecrübesizim yazma konularında kendimi deniyorum diyelim bu sebeple amatörce bi hikaye okuyacağınızı belirtmek isterim...