ÖZGÜ'DEN
Sabah alarmımın sayesinde günaha girerek uyandım. Kısacası küfür ederek. Seher'in odasına girdim. Apartman dairesinde oturuyoruz Seher'le. 13 katlı apartmanın 6. katındayız. Ecelerde apartman dairesinde oturuyorlardı. Bizden 1-2 sokak arkadaydılar onlar 8. kattalar. Neyse. Odaya girdiğimde Seher uyuyordu. Sinsice planlar yapıp, ellerimi birbirine sürttüm. Mutfağa gidip kovaya buzzzzz gibi su doldurdum. Aslında kötü bir şey yapmıyordum. Çünkü yazdı. Hava bunaltıcı bir şekilde sıcaktı.
Seher'in odasına geri döndüğümde Seher uyanmıştı. Bi bana bide elimdeki kovaya baktı. Elimdeki kovada ne OLDUĞUNU idrak edince elimdeki kovayı yüzüne boşalttım. Bana kudurmuş kuzgun gibi bana bakıyordu. Nasıl benzetmelerin var bilmiyorum ama güzel benzetirim aynen😡 böyle bakıyordu. Ne yapacağını tam kestiremedim ama odama depar attım. Arkamdan koşmaya başladı. Odama vardım ve kapıyı kilitledim. Seher kapımı yumruklamaya başladı. "Aç lan şu kapıyı seni bi elime geçiriyim aslandan kaçmaya çalışan köpeğe çeviricem" "oha nasıl böyle benzetme yaptın çüşşşşş" dedim "konuyu değiştirmeye çalışma" diye tısladı.
O sırada telefonum çaldı. Ekranda 'MİROŞ😘😘' yazıyordu. Telefonu açtım. Mutlu ve enerjik sesiyle Miray "aşkkk naber" "iyiyim kuzu senden naber" "bende iyi işte Ece'yle Beyza dışarı çıktı bizde Hande'yle mal gibi PLL'nin izlediğimiz bölümlerini izliyoruz." "hmm. Bende Seher uyansın diye üzerine su dökücektim. Yakalandım. Şimdi de kendimi odaya kilitledim" dedim "uhaaaa" dedi Miray. "Aşkkkkkk kapatiyommm bysss" dedi tekrar "bysss" dedikten sonra telefonu kapattım.
Seher galiba sıkıldı ve gitti diye umut ederek kapının kilidini açtım. Karşımda Seher olmayınca sevindim. Banyoya girdim ve rutin işlerimi hallettim. Geri odaya girdim. Arkadaşlar hepimiz çalışıyoruz. Fakat Miray'la Hande bugün izin almıştı. Telefonumdan saate baktım. 08:00'dı. 09:30'da mesai başlıyor. Dolabımın kapağını açtım ve bej rengi kotumu üstünede beyaz sıfır kol yakalı gömleğimi giydim. Makyaj Aynamın başına geçtim. Saçımı yandan salaş bir şekilde ördüm. Açık pembe rujumu ve rimelimi sürdüm. Yeterdi biraz bileklik taktım.
Yaz olmasına rağmen kot giydim. Seher odasındaydı herhalde. Kahvaltı etmeyi planlamıyordum. O Yüzden mutfağı pas geçerek Kapıya geldim sandaletlerimi ayağıma geçirdim. Bej rengi omuza asılmalık çantamı aldım. "Seher ben çıktııım!" Dedim ve kapıyı açtım. Asansör 10. kattaydı. Asansörü çağırdım. Asansörü beklerken patronum aradı. "Efendim Saim Bey" "Nerdesin Özgü" "Saim Bey saat 09:00 mesai başlamadı." "Peki ama geç kalma toplantı yapacağız." dedi ve yüzüme kapattı insan bir 'by' der be.
Asansör geldi ve bindim. Ünlü bir Kıyafet Mağazasının tasarım Bölümünün müdürüydüm. Ben aşağı indiğimde saat 09:05'ti. 5-10 dakika sonra taksi durdurmayı becerdim. "hardvk'ye lütfen" dedim. Telefonumu çıkarıp Instagram'a girdim. Birkaç yere daha girip telefonu kapattım. Saat 09:25'ti. Taksi durunca taksimetreye bakıp parayı verdim. Geç kalmamak için hızlı yürüyordum. Odama girdim çantamı bırakıp telefonumu sessize aldım ve ön cebime koydum. Toplantı odasına koşar adımlarla gittim.
Ben girdiğimde beni bekliyorlardı. Sessizce yerime geçtim.
.............................................................
ECE'DEN
Sabah biraz geç uyandım. Mesaime Yarim saat kadar vardı. Aceleyle banyoya koştum. Koşarken ayak serçe parmağımı sehpaya vurdum. O acıyla yüzümü yıkadım. Odama geri uçtum. dolabımı açtım. Beyaz kalın askılı dizimin biraz üstünde biten eteği pileli olan elbisemi giydim. Pespembe rujumu ve siyah kalemimi sürdüm kirpiklerim zaten uzun ve kıvrık olduğu için rimel sürmeye gerek duymadım. Saçlarımı tarayıp topuz yaptım. Beyza'yı uyandırıp pembe kalpli askılı çantamı aldım. Yazlık topuklu ayakkabımı giyip Kapıdan çıktım. Asansör bizim katta olduğu için hemen bindim. Aşağı indiğimde 10 dakika vardı mesaime. Hemen bir taksi Durdurup bindim.Parayı verip indiğimde koşarak işyerime girdim. Odama çıktım ve bilgisayarımı açtım. Patronumuz Ece Hanım'ın verdiği dosyaları bilgisayara geçirdim. Yaklaşık 1 saat sonra dosyalar bitmişti. Ece Hanım'a bittiğini haber verip, bilgisayardan magazin haberlerine baktım. Böyle yarım saat falan geçirdim. Daha sonra çok sevdiğim(!) Mahmut Bey bana biraz daha iş bırakıp gitti. İşleri halletmem biraz değil fazla uzun sürdü ve ben öğle arasına geç kaldım.
Şimdi yemek yemeye çıkamam diye düşünüp dururken Yanıma müşteri geldi. Müşteriyle ilgilendim. Karar verip Ece Hanım'ın odasına girdim. "Şey...Ece Hanım ben öğle arasına çıkamadım işim vardı da Çıkabilir miyim şimdi?" "Ece maalesef çıkamazsın bugün çok yoğun" dedi. Mutsuz bir şekilde odama döndüm.
Çok şükür mesaim bitince çantamı alıp Ece Hanım'ın odasına girdim. "Ben çıkıyorum Ece Hanım" dedim ve çıktım. Taksiye binip büyük bir markette indim. İçeri girip arabamı aldım. Birkaç dergi aldım. Sebze-meyve derken evin tam takır kuru bakır OLDUĞUNU anladım. İçecek, ekmek ve biraz abur-cebir aldım. Kasaya gittim ve aldıklarımı geçirdim. Kredi Kartımı verdim ve poşetleri elime aldım.
Eve geldiğimde Beyza Çoktan gelmişti. Zaten Miray'la Hande evdeydiler. Poşetleri mutfağa bırakıp odama geçtim. Üstümdekilerden biran önce kurtulup bol eşofman gibi şortumu ve atletimi giyip saçımı çok salaş bir topuz yaptım. Makyajımı silip oturma odasına geçtim. Klima Yanık olduğu için içerisi soğuktu. Bugün Cuma olduğu için çok mutluydum. Aynı zamanda da açım.
Hande hepimize güzel yemekler yaptı. Çok güzel karnımızı doyurduk. Dizi seyretmeye başladık. Dizi reklama girince Özgü'yü aradım. 5. çalışta açtı.
"Ece'mm noldu aşkım?" "merak ettim Özo" "naber" "iyi Özgü senden" "benden de iyi" "yarın napçaksınız?" "Bilmem ki" "hmm.. peki kapatıyom dizi başladı" "byy" dedi ve ben kapattım.Dizi bitince odama girdim. Klimayı açıp odadan çıktım. Banyoya girdim ve dişlerimi fırçaladım. Odama geri geldiğimde oda biraz soğumuştu. Saçlarımı daha sıkı bir topuz yapıp yattım.
✋🏼✋🏼✋🏼✋🏼✋🏼✋🏼✋🏼✋🏼✋🏼✋🏼✋🏼✋🏼✋🏼✋🏼