Merak

24 2 0
                                    

Yatağa yatar yatmaz aklıma sahildeki ukala kas yığını geliyor. "Kaçarsam kovalarmış , madem öyle bilmiş sen o zaman köpeğine tasmasını taksaydın kaçmama gerek kalmazdı" " ah keşke bunları onun yanındayken söyleseydim " Bu düşünceler beynimi kemirmeye devam ederken makbuş sessizce odama girmişti. "Kuşum uyundun mu ? " Ben düşüncelere dalmışken bir anda irkiliyorum, hemen sanki uyuyormuşumda rahatsız olmuşum gibi yatakta hareketleniyorum, makbuş uyuma numarama kanıp beni uyandırmamak için geldiği gibi sessizce geri çıkıyor. Bense kendilerimi düşüncelerimle birlikte kendimi uykuya bırakıyorum. Her zamanki gibi makbuşun seslenmesiyle uyanıyorum; "Hadi kuşum geç kalıyoruz " "Tamam makbuş geliyorum" diye sesleniyorum ama o anda hazırlanmayı bırakın yataktan bile kalkamamıştım. Hızlıca banyodaki işlerimi hallettikten sonra dolabın karşısına geçip bir süre bakınmaya başlıyorum ve gök mavisi salaş elbiseyi seçip hemen giyiniyorum. Sıra saçıma geliyor saçlarımı omuzlarıma doğru salıyorum. İçimden bi anda gelen süslenme isteğiyle hafif bir makyajla hazır olduğumu düşünerek aşşağıya iniyorum. " aa kuşum erken geldin ben daha beklerdim azcık daha oyalansaydın " diyip alnıma öpücük konduruyor,kahvaltımızı yapıp evden çıkıyoruz. Kafemiz her zaman eğlenceli olmasına rağmen bugün çok daraltıcı gelmeye başlıyor, ve ben her zamanki gibi makbuşa plaja gitmek için haber veri evden eşyalarımı aldıktan sonra plaja gidiyorum. Denize girmeden önce biraz güneşin keyfini çıkartmak istiyorum elimi kitabımı alıp okumaya başlarken aklıma yine kas yığını gelip moralimi bozuyor. Düşüncelerimi aklımdan atabilmek için denize giriyorum.Ama aynı zamanda düşüncelerle birlikte dalgın olduğum için biraz fazla derine giriyorum sanırım, tam geri dönecekkern ayağımı yere basıcağım zaman fark ediyorum bunu; su boyumu geçmeye başlıyo su yutmaya başlıyorum bı anda korku ile vücudum gerilmeye başlıyor, iyice panik oluyorum sanki felç geçirmişlm gibi hareket edemiyorum yada öyle zannediyorum o anki panik ile istemsizce bağırmaya başlıyorum; " imdat boğuluyorum aaaaaaaa " diye bağırırken plajın boş olmasına rağmen ne bekliyorsam . Fakat yanılmış olmalıyım ki ben su yutmaya devam ederken kaslı kolların bedenimi sardığını hissediyorum nefes almakta zorlanırken etraf kararmaya başlıyor. Gözlerimi açtığımda bana korku dolu gözlerle bakan tanıdık bir yüzle karşılaşıyorum, ah işte dün ki kas yığını ve şansa bak ki hayatımı kurtardı. Şuan ne hissediceğime emin olamazken konuşmaya başlıyor. "Hey sen iyimisin ? " diyor. Şuan sırf dünün intikamını almak için numara yapabilirdim ama sonuçta hayatımı kurtardı bunu hak etmiyor. "İyiyim çok teşekkür ederim " diyorum boğuk bir sesle. Biraz sonra kendime gelip Hüma kızım kalksana diye kendi kendime içerliyordum. Ayaklanıp tekrar teşekkür ediyorum. Tam gidicekken bir köpeğin havlamasıyla yerimden sıçrıyorum. O erkeksi karizmatik ses tonuyla " Merak etme tavsiyene uydum tasması var ! " diyor. Ona ne kadar sinir olsam da ısınmaya başlıyorum. Yüzüme en tatlı gülümsememi oturtarak tekrar " Teşekkür ederim " diyorum. Birazda içimde minnet olduğu için onu sevimli kafemize davet ediyorum ; " İstersen kafeme gidebiliriz " diyorum. Ama o yine ukalalıkla " Akşam işlerim var , ama yarın gelebilirim çok istiyosan" diyip egoist bir şekilde yüzüme bakmaya başlıyor.
Ben hemen bozuntuya vermeden "Tabi yarın da gelebilirsin başka bir gün de , kafemiz herkeze açık bir alan" diyorum sevimli bir gülümsemeyle. Eve geç kaldığımı söyleyerek oradan ayrılıyorum. Aklıma Makbuş gelmişti kim bilir ne kadar meraklanmıştır. İçimden bir ses "Yandın kızım " diye ciyak ciyak bağırıyor. Eve girdiğimde Makbuşun söylendiğini duyuyorum. Acaba sessizce odama çıkıp sanki evdeymişim gibimi davransam ? Ama makbuş evin heryerine çoktan bakmıştır bile diye plan yapmaya çalışırken Makbuşun bana sinirli sinirli bakarak bana doğru geldiğini gördüm. Bi anda süt dökmüş kedi gibi Makbuşun suratına bakmakya başladım belkı yumuşar ümidiyle. "Neredesin sen kalbime iniyordu vallahi" diyip bileğindeki nabzına bastırmaya başladı.
"Ama makbuşum deniz cok güzeldi biraz daha oyalanmak istedim" diyorum masum bakışlarımla. " ah kuşum benim " diyip yüzümü okşadı. " tamam hadi, banyo ya gir sonra aşağıya in acıkmışsındır " demişti.
Ben ağır ağır merdivenlerden çıkıyorum odama girmiştim banyoya girip işlerimi halletikten sonra saçımı tepeden topuz yapıp aşağıya iniyordum.
Yemeğimi yedikten sonra yorulduğumu söyleyip odama geri dönüyorum , ve aklıma gelmek için sabırsızlanan düşünceler tekrar beynimin etrafını sarıyorlar.
Aslında ismini bile bilmediğim kahramanımın kafeye gelmesini çok istiyorum, ama onun gibi egoist bir o kadar yakışıklı birisi gelirmi gelmezmi emin olamıyorum . Ve en sonunda pes edip olayları akışka bırakmaya karar verip kendimi uykunun rahat derinliklerine bırakıyorum. Sabah erkenden mutlu bir şekilde kalkıyorum, hemen duş alıp saçımı havluya doluyorum. Dolabı karşısında bir süre dikidikten sonra tam hi.birşeyim yok triplerine girecekken gözüme yeşil elbisem yakılıyor, akılı belimi saran aşağıya doğru bollaşan salaş elbiseyi giymeye karar veriyorum. Hemen giyinip saçlarımı kurutmaya başlıyorum. Saçlarımın uclarına hafif bukleler verip makyajımıda tamamladıktan sonra son kez kendimi süzüyorum ve tamam olmuş diyerek odadan çıkıyorum.

Makbuş bana seslenmeden kalkmış olmama şaşırarak " günaydın kuşum" diyor "günaydın makbuş " diyorum , kahvaltımızı yapıp evden çıkıyoruz.
Ve sinir bozucu bekleyiş başlıyor, "ACABA GELECEK Mİ? "

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 04, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

KarmaşıkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin