DENGESİZ

~16~

Kaan'dan iyi şanslar öpücüğümü de aldıktan sonra okulun kapısından içeri girdim. Dediğim gibi  sanırım gene üşüttüm. Hapşurmaya başladım . Hapşu hapşu hapşu ... dersin ortasındayken bu çok sinir bozucu bir durum haline gelmeye başladı. Hoca da farketmiş olmalı " Öykü izin alıp eve gidebilirsin ama önce bir hastaneye gitsen iyi olur "  dedi . Başımla onaylayıp teşekkür edicekken hocanın yüzüne hapşurmamla sınıfta bir kargaşa yaşandı. Herkes gülmekten yarıldı
Bizim kızlar bile kendilerini zor tutuyorlardı . Yakaladım sizi hainler.  Demek yolda ayağım kaysa ve yere düşsem beni kaldırmak yerine karşımda kahkaha atacaklar.  Millet karnını tutmaya başladı . Hocadan özür diledim ve dışarı çıktım. Arkamdan birisi elini omzuma attı. Bir yandan gülerken bir yandan da şöyle dedi :

- Hocanın haha yüzüne ahaha mı hapşurulur ? Kızım sen şaka mısın ?

- Bana bak , susmazsan seninde yüzüne hapşuru -

Niyetim sadece şaka yapmaktı ama şaka kaka oldu diyebilirim. Etrafımdaki herkes
" Oha kesin işi bitti " 
" Oğlum kız daha gencecikti yazık oldu "
gibi sesler duyunca haliyle üç buçuk attım.

- Ne bakıyorsunuz lan ? Herkes sınıfına gitsin. Benim halletmem gereken  küçük bir işim var.

- Yaklaşma , polisi ararım . Hem sen kimsin ? Ne demek küçük bir işim var ? İşim var derken neden bana baktın ?

Birkaç adım daha yaklaştı ve ...

- Sus , tamam yaklaşma ya da sorularıma cevap ver ayrıca senden korkmuyorum.

Böyle şeyler filmlerde olmaz mı ? Neden ben Allah' ım ? Daha çok gencim evlenicem çocuklarım olucak ve güzel ya da yakışıklı olursa bütün sosyal medya hesaplarına benim çocuğum ben yaptım dicektim sjsjs .

Bu kesin mafya felandır ya da sapık ve beni öldürecek. Ama korkmuyorum onu da nerden çıkardınız ? Birden özgüven patlaması yaşayarak konuşmasına dahi izin vermeden ;

-  " Aslında cevaplamazsan cevaplama sadece kızlara diklenebiliyorsun değil mi ? Ya da kendinden  güçsüzlere ama ben sandığından daha güçlüyüm. Belki senden de güçlüyümdür. Güç bedende değil beyindir ."

Zaafını bilseydim onu psikolojik olarak yaralayabilirdim ama daha tanımadığım için bunun imkanı yoktu .

" Ayrıca o fazlalığın da inşallah  içine kaçar bu sırf cinsiyetin erkek diye kendini adam sanmazsın  ... "

Öykü vurdu ve gol oldu ...

Lan birazcık sert mi konuştum. Hiçte bile fazlasıyla haketti.
Koray'ı onların yüzünden ağlarken görmüştüm. Eğer az önce öyle konuşmasaydım beni de ağlatacaktı. İlk gün ki gibi ama ben Öykü bugüne kadar nasıl ayaklarımın üstünde durduysam bugünden sonrada öyle olucam kimse beni yıkamaz. Kızlara ve Koray'a sahip çıkmam lazım. Onlar benim kadar güçlü değiller. Benim sahip olduğum ,  tek değer verdiğim kişiler onlar Kaan ' ı unutmayalım canım . O zaten benim kahramanım .

Evet şey ...  inşallah dediklerimi çok ciddiye almamıştır. Çünkü o kadar soğuk bakıyordu ki sanki buz tutmuş gibiydi ve bu beni biraz ürkütmüştü .

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Önce hastaneye sonra eve geçtim . Bir kaç tane hap verdi. Dinlenmem lazımmış . Bugün nedense kendimi çok halsiz hissediyordum. Kafayı koyduğum gibi uyudum. Uyandığımda rüyada olduğumu düşündüm. Gözlerimi ovuşturdum. Karşımda Kaan , Mert , Arda , Yeşim , Miray ve Nehir duruyordu .
İsimlerini nerden biliyorsun diye sorarsanız . Mert hatırladığım kadarıyla şu Yeşim' i tutan çocuktu. Arda ise Deniz yani bay kibirlinin arkadaşıymış. Diğerlerini zaten siz de biliyorsunuz.

Yazar' ın anlatımından :

Deniz Öykü' yü merak ettiği için çocukları göndermiştir . Halbuki niyeti onu korkutmak değildi. Sadece biraz sinirlendirmekti.  Üstelik geçen akşam yağmur yağdığında arabasına binmediği ve ona karşı çıktığı için kızmıştı. Ama yüzüne hapşurunca sinirini ondan çıkarmak yerine sınıfı boşaltınca geçeceğini düşünüp sınıfı terk etmelerini söyledi. Öykü durumu tamamen yanlış anladı tabi ...  O yüzden çocukları da sınıftan kovunca onun korktuğunu geç de olsa anladı. Ama sesini bile çıkarmadı. Söylediklerini her ne kadar umursamasada biraz ağır konuşmuştu.

NOT : Arda ' nın resmi multimedyada var *_*