<3 <3

45 15 31
                                    

İkinci bölüm İnşaAllah hosunuza gider arkadaşlar iyi okumalar...

İki genc ilk kez bir pazartesiye huzurlu uyanmışlardı. Biliyorlardı ki hayatlarının en güzel yıllarında aşkı tanımışlardı.
Yesrip okul bahçesinde sadece onu görebilmeyi hayal etmisti. Maalesef umduğu gibi olmadı okula geldiğine pişman olmuştu herşeyin bir yalan olduğunu o muhteşem günün hic yaşamadığını düşünmüştü. Ve bütün günü ümitsizlik le ve hüzünle geçirmişti taki son dersin çıkışına kadar. Yesrip etrafına dikkat etmeden yola koyulmuştu o kadar dalgındı ki birinin omzuna dokunmasıyla kendine geldi kafasını kaldırdığı anda daha önce hic dikkat etmediği deniz mavisi gözlerle göz göze gelmişti.

Yesrip onu görür görmez gülümsemeye başladı ve üzüntüyle geçen koca bir günü deniz mavisi gözlerde unutmuştu bile.

Uğur: Bugün dersim yoktu ama ilk günümüzü ayrı geçirmek istemedim o yüzden geldim dedi.

Yesrip: İyi yapmışsınız dedi kafasını eğerek.

Uğur: Sizi bizi bıraksan artık dedi sonrada zamanın varsa dolasalım mi? Diye sordu.

Yersip in eve gidebileceği tek araba vardı oda 18.00 da ve saat daha yeni 15.00 olmuştu ve zaten Uğur u görmek için can atıyordu.

Yesrip: Biraz zamanım var dedi kafasını eğerek yürümeye başladı.

Uğur: Yemek yedin mi? Diye sordu.

Yesrip: Ac olmadığı ama bir çaya hayır demem dedi.

Uğur: Gülen gözleriyle istediğin cay olsun dedi. Ve gitmek istediğin bir yer varmı diye sordu.

Denize öyle hayrandı ki Yesrip okuldan arta kalan kısımlarını deniz kenarında kitap okuyarak veya şiir yazarak geçirirdi.

Yesrip: Deniz kenarına gitsek mi demişti.
Uğur: Yesrip e dönerek çok seviyorsun anlaşılan denizi.
Yesrip: Evet kokusunu dalga seslerini duymadan bu okulun sitresini atamıyorum demişti.
Uğur: Deniz mavisi gözleriyle Yesrip e bakarak BAK İLK ORTAK NOKTAMIZ dedi.

Uğur da denize öyle hayran öyle aşıktı ki okula gitmediği bütün zamanları denizin kokusuyla dolduruyordu.

Yesrip kafasını önüne eğerek gülümsediği belli olmamasi için elinden geleni yapmaya çalışsada Uğur onun gülüşleriy le mutlu oluyordu.

Sahil kenarına gelmislerdi Yesrip derin bir nefes çekti sanki bir daha denizin kokusunu duymayacak gibi.
Uğur sadece onu izliyordu hatta ondan gözlerini alamıyordu.
Yesrip bunu farkettikce utanıyor kendi kabuğuna çekiliyordu. Çaylarını yudumlarken göz göze gelmeleri birbirine daha çok aşık etmişti onları Uğur un deniz gözlerine bir daha aşık olmuştu. Yesrip gözlerine bakmaya hem doyamıyor hemde kıyamıyordu.
Uğur herkesin yaptığı konuşmalar yerine ( sevdiğin şeyler neler, nelerden hoşlanırsın) gibi sorular yerine bambaşka sorular soruyordu.

Uğur: Namaz kılıyor musun, Kuran'ı Kerim okumasını biliyor musun? diye sorular sormaya başlamıştı.

Yesrip bu duruma o kadar şaşırmıştı ki onun gözlerinden alamıyordu kendini. Arkadaşlarının konuşmaları aklına gelmişti ( sevdiğin renkler neler neden hoslanırsın). Bunları sormak yerine bunları sorması hem onu şaşırtmıştı hemde etkilemişti.

Yesrip: Namaz okulda zor oluyor. Kuran'ı Kerim okumayı da biliyorum.
Uğur: Buna çok sevinmiş ama Namaz konusunda biraz çıkışmıştı. Bu konusmaların ardından saat 18.00 a gelmek üzereydi.
Yesrip: Müsadenle ben kalkayım mi.
Uğur: Tabi ki de ama arabaya kadar ben bırakırım.
Yesrip: Bu sıkıntı olabilir Abilerim le aynı servisteyiz. Görürlerse pek hoş olmaz.
Uğur: Kac tane abim var.
Yesrip: İki abim var.
Uğur: Gülerek lafına başladı Bir tane olsaydı Problem olmazdı ama iki tanesi ile baş edebilirim dedi. Itiraz istemiyorum arabaya kadar Ben bırakacağım.
Yesrip: Kafasını eğerek Tamam o zaman gidelim demişti.

Onunla Dört YılHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin