"Aba aba uyan uyan." diye hem zıplayıp hem de bağıran Derin' i ayaklarından tutup kucağıma çektim. Gıdıklarken "Demek abayı uyandırırsın." dedim. Kahkalarla gülüyordu. Komidinin üzerinde ki telefonumu alıp saat' e baktım. Sabahın altısıydı. Ah Derin ah. Daha 2 saat vardı, okul için. "Ben acıktım, aba." diyen Derin' e "Kalk asker kahvaltı hazırlamaya gidiyoruz." diyip Derin' i kıcağıma aldım. Saçlarımızı ev topuzu yapıp odadan çıktık. Yavaş yavaş gidiyorduk. Kimsenin uyanmasına özen göstermeden. Mutfağa girdiğimizde Derin' i masanın üzerine oturttum. "Abise kahvaltı hazilicaz." diyip yere zıpladı. Onu almaya giderken kaçmaya başladı. "Kız Derin buraya gel." diyip salona geçtik ama o kaçıyordu. "Tatlı Derin. Canım Derin. Gel annecim bak abise kahvaltı hazilicaz." diyip peşinden koşmaya devam ettim. "Ah!" düştüm. Allahtan ki koltuğa düştüm. Derin kahkalarla gülüyordu. Onu yakalayıp mutfağa girdik. Masanın üzerine oturtup kahvaltı hazırlamaya başladım. Kaçmaması için uyarmıştım. Kahvaltılıkları masaya koyup, Derin' i sandalyeye oturttum. Kapı tarafına dönünce Doruğun burda olduğunu gördüm. Ona gülümseyip "Oturmayı düşünmüyor musun?" dedim. "Zamanımız yok. Kapıda seni bekliyorum. Abis sende yaramazlık yapma." Derin' in yanağına öpücük kondurdu. Bana da dönüp gülünce mutfaktan çıktı. "Aba sen bidaha gemicen mi?" diye sordu, mutsuzca Derin. "Gelicem bebeğim." diyip yanağına öpück kondurdum. O da el çırptı. "Günaydın kuzularım." diyip içeri giren tontona "Günaydın tonton. Benim çıkmam lazım. Derin' i yedirdim." diyip Derin' in yanağına tekrar öpücük kondurdum ve o da beni öptü. Yerimden kalkıp tontonu öpücünce, onlara tekrar öpücük atıp mutfaktan çıktım. Çantamı alıp kapıya çıktım. Mis gibi hava vardı. Havayı ciğerlerime ulaşacak kadar içime çektim. Doruğa baktığımda beni izliyordu. Gülerek yanına gittim. "Hadi gidelim." diyip ön koltuğa bindim. O da gülerek arabanın etrafından dolanıp sürücü koltuğuna bindi. "Irmak." dedi. Doruğa bakıp "Efendim." dedim, gülerek. "Benimle sevgili rolü yapar mısın?" demesiyle ağzım şaşkınlıkla aralandı. "Ne-neden?" dedim, merakla. "Zamanı gelince herşeyi anlatacağım. Olur mu?" dedi, merakla. Başta tereddetsüz kalsam da "Peki." dedim. Gülümseyip arabayı çalıştırdı. "Kardeşin bahsettiğin kadar değilmiş." dedim, gülerek. "Bende anlamadım. İlk defa böyle." dedi. Araba durunca okula geldiğimizi anladım. Arabadan inince Doruğunda inmesini bekledim. Geldiği gibi saçımı çekip okulun içine kaçmaya başladı. "Doruk." diye bağırıp peşinden kovalamaya başladım.
- MERİÇ ERSEL -
"Of Ceyda. Onu sevdiğimi nerden çıkardın? Ben seni seviyorum kızım." diyip dudağına öpücük kondurdum. "Doruk." diye birisi bağırınca refleks olarak kafamı bağıran kişiye çevirdim. Irmaktı. Doruğu kovalıyordu. "Hadi ama sevgilim." diye bağırdı, Doruk. Kaşlarımı çattım. Bunlar çıkıyor muydu? O güzel vücuduyla zevk vermiştir. Doruk Irmağın yanına gidince gülerek bişi anlatıp birbirine sarıldılar. "Aşkım niye onlara bakıyorsun ki?" diyen Ceydayı takmadan okula girdim. Sınıfa girip sırayı tutup yere fırlattım. "Ben böyle işin varya!" diye bağırdım. O sırada sınıf kapısında şaşkınlıkla bana bakan Irmak ve Doruk girdi, içeri. Gülüp en arka sıranın bir önüne geçtiler. Bende onların arkasına geçip oturdum. "Ama sevgilim. Derin üzülür." dedi Doruk üzgün çıkan sesiyle. "Daha dün akşam beraberdik canım." dedi gülerek Irmak. "Aa, dur bak sana ne vereceğim." diyip cebini karıştırmaya başladı. İçinden bir zarf çıkardı. Irmak başta şaşırsa da sonra zarfı alıp açtı. İçinden yüze yakın fotoğraf çıkardı. Irmak tek tek bakmaya başlayınca bende baktım. Dün çekilmişti. Köpek ırmağı kovalarken, Irmak havuza atlarken, Irmak, Doruk ve Derin havuz da oynarken, Un savaşı yaparken, Derin ve Irmak uyurken, Irmak koltuğa düşerken, Kahvaltı hazırlarken vb. Bunun gibi bir çok daha vardı. Daha fazla dayanamayıp "Tadını beğendin mi Doruk?" diye bir soru attım, ortaya. İkiside birbirine gülüp bana döndüler. Irmağa baktığımda gözleri dolmuştu. Doruk "Ben bu kadarını beklemiyordum. Tadı müthişti. Birde kahvaltı hazırlayışı yok mu? Ama en güzel yaptığı yemek dolmaydı." diyip güldü. Hadi canım bizim Doruk kız atmayacak. Güldüm. "Sen ve 1 gece yapmamak." diyip güldüm. Irmağa baktığımda kolar adımlarla sınıftan çıktı. Doruk afallıyarak bana baktı. "Emin ol Ersel. Dokunacağım son bir kız bile olamaz." diyip yerinden kalktı. Koşarak Irmağın peşinden gitti. Niye umursuyorum ki? Ayrıca o benim kölem. Eğer köleliğinden vazgeçerse benim olacaktı. Yerimden kalkıp peşlerinden bende çıktım.
- IRMAK AYİN -
Uçurumun ucundaydım. Yaşadıklarımı düşündüm. "İki günde bir hayat nasıl değişiyordu ki? Benim değişti. Meriç hayatıma girdiğinden beri değişti. Ne zaman yüzüne baksam nefret edemiyordum." yüzümü avuçlarımın arasına alıp ağlamaya başladım. "Irmak." Meriç' in ismimi bağırmasıyla kalbim çıkacak gibi oldu. Buraya gelmişti. "Bir ay kölemsin unuttun mu?" diye bağırdı. Bunun için mi gelmişti? Kafamı kaldırıp ayağa kalktım. Ona doğru yürümeye başladım. Önüne geldiğimde tam dibinde durdum. Kafamı kaldırıp gözlerimi gözlerine kenetledim. "Senden nefret ediyorum, benden uzak dur. Ben senin istediğin zaman kır, sev, güldür, parçala olamam. Ne bekaretimi veririm, ne de kendimi kullandırırım. Hayatıma girdiğin günden beri kalbim paramparça Ersel. Çık hayatımdan." haykırdım. İçimde birikenleri dışarı atmıştım. Yanağımda hissettiğim acıyla kafam yana savruldu. Ağzım şaşkınlıkla aralanırken kafamı Meriç' e çevirdim. "Senden nefret ediyorum." boğazlarım yırtılırcasın bağırdım. Geldiğim yola doğru koşmaya başladım. Nefret ediyorum herşeyden, herkesten, hyatımdan. Okulun ordan geçince Doruk oradaydı. Arkamdan "Irmak." diye bağırdı. Koşmaya devam ettim. Umrumda değil. Kimse. Evin önüne geldiğimde kapıda durup soluklandım. Zile bastım. Aradan çok zaman geçmeden gülerek kapıyı annem açtı. Ama gözleri beni bulunca endişe ve korku kapladı, yüzünü. "K.Kızım." dedi. "Anne babam yaşıyor mu?" şaşkınlıkla gözlerini büyüttü. "O.O n.nerden ç.çıktı?" bedenimi kendine çekip sıkıca sarıldı. Gözleri doluyordu. Ayrılıp kolumdan tuttu. İçeriye sokup kapıyı sertçe attı. "Hemen dinliyorum." diye soludu. Yüzüne bakıp ona ceydayla dün ki olayımı anlattım. Ceyda diyince gözlerini nefret kaplıyordu. Önceden çok severdi, ama bir an nefret etmeye başlamıştı. "Sana o kızdan uzak durmanı söylemiştim, Irmak." dedi ve sarıldı. "Bilmiyordum anne." diyip sarıldım. Saçlarımın arasına öpücük kondurup "Hadi kızım dinlen biraz." dedi. Ondan ayrılıp olumluca kafamı salladım. Merdivenlere yönelerek odama çıktım. Kapıyı açıp geri kapattım. Dolabımın karşısına geçip pijama takımımı aldım. Üzerimdeki kıyafetlerden kurtulup eşofmanlarımı üzerime geçirdim. Formamıda masanın üzerine koydum. Yatağıma geçip uykunun kollarına düştüm.
➡ Medaya da DORUK ŞAHİN var. ⬅
