"Hiyyyaaaaa!?" deyip Luke nin üstüne çıktım ve saçını çekmeye başladım.
"Ya Sıla ahhh yandım ahh saçım Allahh!?!?"
"Yo Solo ohhh yondom ohh soçom Allahh!?"
"Seni çok seviyorum inan bak." dedi yavru köpek bakışlarıyla.
"Ama ben çok zekiyim jjwuwbsuwhsj."
"Ne alaka mal?"
"Mal mı dedin sen bana Luke!?"
"Yok aşkım ne malı. Garipten sesler duyuyorsun herhalde. Deli olmadığından eminsin dimi?"
"Değilim aşkım."
"Doğolom oşkom."
"Sen ne dedin!?" Dedi bir süre sonra.
"Ne o. Bunu istemiyor muydun?"
"Yok yok sadece şaşırdım."
"Tamam."
"Peki ya şimdi sarılabilir miyim?"
"Unut bunu mal gerizekalı aynı zamanda tatlı olan şey."
"Oyş yerim."
"Bende duvar."
"İğrençsin ve aynı zamanda güzel ve sempatik." Dedi sırıtarak.
"Of yatta zıbar artık."
"....." uyumuştu.
***********
"Ovv çifte kumrular. Uyanın sabah oldu." Diye sesin geldiği yere baktım Buse ydi.
"Ne çifte kumrusu beyağh." Dedim yarı uyur bir biçimde.
"Tabi yani şu an ona sarılıyorsun."
"Yü."
"Baksana sarılıyorsun!?"
"Aa evet pardon."
"Çifte kumrular sizi."
"Ben açım."
"Luke yi de uyandır biz balık tuttuk."
"Tamağm." Dedikten sonra Buse çadırdan çıktı.
***********
Yemekleri yedikten sonra biraz doğa yürüyüşüne çıktık.
Biraz uzaklaştıktan sonra bir Afrika köylüsüne rastladık.
"Biz bu ormandan çıkmak istemek biz Türkiye de yaşamak anlamak sen?" Dedu Luke.
"Hee gerizekalı anladı şimdi."
"Ne yani Afrikada bir çok dil konuşuyorlar."
"Bunlardan biri de Türkçe ydi zaten dimi mal!"
"Yani neden olmasın."
"Of sus."
"Sinirlenince çok tatlı oluyorsun." Dedi ve gülümsedi Luke.
"Şimdi bırakın tatlılığı adam hala bize bakıyo." Dedi Cenk.
"Aaaaağaaaaaağaaaaaaa!?!?" Diye bağırdı köylü.
"Ne diyo la bu?" Dedi Cenk.
"Aaaaaaaaaağğaaaaaaaaaaağğaaaaaaa!?!?!" Adam daha da çok bağırmıştı.
Hemen sonra diğer yerliler koşa koşa üstümüze gelmeye başladılar.
"Kaçın!?!?!?!"
Hayatımda bu kadar hizli koştuğumu hatırlamıyorum.
