AD - 1.Bölüm

25 1 0
                                    

İyi Okumalar.

'Bunlar mutluluk gözyaşları kızım,nihayet senden kurtuluyorum.'
"Alınıyorum ama!"
"Benim bile ağlayasım geldi." Dedi Merve Hoca.Elindeki peçetesini açıp gözlerine kibarca bastırdı.
Makyajı bozulacak amk malının
"Nihayet gidiyorsunuz.2 yıldır sizi çekmekten 20 yıl yaşlandım yemin ediyorum.Sırf bir öğretmeni sevmiyorsunuz diye,yemeğine böcek koydunuz,cam kırdınız.Hemde 4 kere!18 kere kavga ettini-"
"Ama hak etmişlerdi." Diyerek sözünü kestim hocanın.
"Her neyse,bir daha görüşmemek dileğiyle Hilal'cim."
Babamın arkadaşlarımı çağırmamı söylemesiyle beraber sınıfın kapısına koştum ve çalmadan paldır küldür içeriye daldım.
"Canım mükemmel harika best hoca-"
"Noldu yine Hilal?"
"Melis,Selin ve ben burs kazanmışız.Yurtdışına gidicez hocam onları bekliyoruz."

Sınıfta sürekli dersi kaynatan tiplerdik.
Bu yüzden sınıfta bizi seviyorlardı.Sınıfdakiler homurdanırken öğretmenin gözlerinin içi parladı ve avcunu açıp şükür etmeye başladı.
"Allah'ım,sana ne kadar teşekkür etsem az.Ama bu günün geleceğini biliyordum işte,biliyordum!"
Dedi ve biz onunla İq seviyesi yaşından küçük kişileri yanlız bırakıp sınıftan çıktık.Annem bavulları hazırlamış,ama öyle böyle değil.İçinde birtek fil başlı tilki kuyruklu aslan yeleli zürafa boyunlu bir ornitorenk eksikti.

"Baba bana ejderha alır mısın?"

●●●●

Babam bir oyuncak dükkanına uğrayıp bana oyuncak ejderha almıştı.Nedensizce çok sevmiştim ve elimde tutup sarılıyordum.
"Adı Muhittin olacak." Dedim.Önceden de bahsettiğim gibi,Muhittin diye bir ejderhamın olmasını istiyorum.Hayır sensin gerizekalı sus.

"Şimsi nereye gideceğiz?" Diye sordu Melis.
"Önce bizim eve geçip yemek falan yeriz,biraz takıldıktan sonra götümüzü döner zıbarırız herhalde." Dedim.Babam iyi ki duymamıştı,yoksa beni öldürürdü yeminle!
"Ne zaman gideceğiz Almanya'ya?" Dedi Selin.
"Yarın havaalanına gideriz kızım." Diye cevap verdi babam.Arabaya varınca sessizlik oldu.
Sıkıldım aq.
Sus Hatçe sus.İki dakika kapatmıyon çeneni.
Ne var be?Bugün bir kere konuştum ben!
Hiç konuşma amk.
"Hilal biraz da bize cevap versen diyorum?" Dedi Selin.Eve gelmiştik ve bahçede duruyorduk.İnanın ne zaman geldik de arabadan indik,hiçbir fikrim yok.
"Dalmışım öyle."
"Sen dalgıç mısın da dalıyosun Hilal?" Dedi Melis ve bizi bir kez daha hayattan soğutmayı başardı.
"Melis,takma adının KEK olmasının sebebi ne biliyor musun?"
Selin'in sorusunun yanıtını biliyormuş gibi yapıyordu Melis.Ama en son vazgeçti ve bilmediğini söyledi.
"Kek'i çok sevdiğin için falan da değil.Kek,Kötü Espriler Kraliçesi demek." Diyerek lafa girdim.
Biz eve girince direk bilgisayar başına geçtim ve oyun oynamaya başladım.Bizimkiler çok sıkıldığını söylüyorlardı ama son yarım saattir onları takmıyordum.En son dövme derecesine geldiklerinde suratıma yumruk yeme korkusuyla oyundan çıkıp film açtım.Bilgisayarı televizyona bağladık ve kızlar filmi durdurup beni beklediler.Ben ise mutfakta patlamış mısırları hazırlıyordum.Cips,patlamış mısır,içecek,çikolata ve turşuyu bir tepsiye doldurup kızların yanına geçtim.Turşu en sevdiğim yiyecektir.Hatta,3 yaşıma kadar yalnızca pilav ve turşu yiyormuşum.
Hilal anormal bir gerizekalı olacağın küçüklükten belliymiş aq.
Sen sus iç ses!
İçeriye geçip oturduğumuzda CİDDİ ANLAMDA bizi korkutabilecek bir film açmışlardı.
"Lan olum iki dakika yerinizde duramıyonuz mu?İlla ki gece tuvalete giremiyecek düzene geleceksiniz o olacak!Ne demek Dabba 6?" diye sitem etmemle beraber Selin kafasına bana çevirdi ve sesini değiştirerek konuşmaya başladı.
"Ey ölümlü,bu sana altıncı uyarım..."

●●●●
"YA AMK SALAĞI ÖLECEN İŞTE MAL MISIN DABBE ABİ BU DABBE DABBE ÖLDÜRMEKLE KALMAZ HABERİN OLSUN!" Diyerek bağırdım televizyona.Elimizde patlamış mısırlar,diğerleri beni,ben filmi izliyorum.Hayır yani hayatınızda hiç mi filmle kavga eden insan görmediniz?

Hala tip tip bana bakan Melis'e 'Sanane benim bağırmamdan sanane' temalı bakışımı gönderip,Nurella suratımı yaptım.
İçerden bir anahtar sesi geldi ve kapı gürültüyle kapatıldı.Tam sıçtık sıvadık derken babam içerden bana seslendi.
"Lan Hilal ben sana korku filmi açmayın demiyor muyum!Neyse,hazırlanın.Bavulları falan toplayın.Almanyaya gideceksiniz." Demesiyle beraber-her ne kadar burs yüzünden gideceğimizi bilsek de- ayağa kalkıp çığlık atarak zıplamaya başladık.Sonra babam
'Bunlar bizden çıkmış olamaz' bakışını atarak bizi başbaşa bıraktı.Biz de salondan odamıza kavimler göçü yaparak hazırlanmaya başladık.Melis ile Selin bavullarını almaya evlerine gitti.

Aslına,burslarımız ayrı dallardan.Yani öyle ders çalışma falan alakası yok.Ben resim,voleybol ve futbol konusunda biraz yetenekliydim.Selin şiirimsi,yazarımsı gibi.Ne olduğunu bilmiyorum.Melis ise müzik konusunda AŞIRI YETENEKLİ olduğu için bursu kazandık.Ama babamında payı vardı bunda.Okulun sahibi babamın yakın arkadaşının oğluymuş.Ben bavulu hazırlamaya devam ederken kapım sanki fuhuş operasyonuna gelinmiş gibi açıldı ve bizimkiler içeriye girdi.Selin mavi bavulunun üzerine oturdu ve tırnağıyla oynamaya başladı.
"Giysi,tamam.Kitap,tamam.Elektronik eşyalar,tamam.Forma,tamam.Voleybol forması,tamam.Ojeler,tamam.Kişisel eşyalar,tamam.Kulaklıkaşkım,kesinlikle tamam...." Diye söylenerek hazırlanırken bizimkiler bekliyorlardı.Odamdaki her şeyi iki bavuluma sıkıştırırken bavuldan hamile kalacaktım galiba.Üstünde tepinip zorlayınca bavul patlayacak gibi oldu ama nihayet kapandı.Alnımdaki boncuk boncuk terler gözüme düşüyordu ve birtanesi gözüme girdi.Gözüm tuzdan dolayı yanarken bağırmaya başladım.
"Ya ben ne kadar cenabet,ne kadar cünüp bir insanım!Yemin ederim bu ne ya!Gözüm yanıyor aneğğğ!"

●●●●

"İSTERSEN BANA UKALA MUKALA DE!" diye Hadise'ye meyan okuyarak Songül'ün yerini aratmıyordu Selin.
Bu kız alnında tse damgalı bir gerizekalı olabilir bence.
İlk defa iç sesime hak veriyorum.Bu nedir lan!?Ulan,Songül daha kötü söylüyor desem çarpılırım.O derece.Sonra oğlan demiş ne kadarda Songül bir Selin...

Melis ise kafayı yediğini beli etmek istercesine 2 saat uğraştığı saçını yolmaya başladı ve "Müziğe hakaret etme yeter artık!Millete yazık değil mi amk?!Müzik aşktır,ve sen o aşkın içine kabız gibi sıçıyorsun şu an!" Çevremizdeki insanlar alkışlamaya başladı. Melis sağ elini kalbine doğru tutup.Gözlerini kapayıp,

"Eyvallah!Teşekkürler milletçe alkışlıyoruz.Oylar bana!" diye bağırmaya başladı.Millet bize mandayla gorilin sevişince ortaya zürafa çıktığını söylüyormuşuz gibi bakıyordu.Ama tabii ki,umrumuzda değildi.
Ben ise bunca gerizekalı arasında uçağa binmeye çalışıyordum.
"Ulan uçak bu uçak! Ne bokuma metrobüse binmeye çalışan topluluk gibiyiz!?"
Hilal

Dışından konuştun
...
"Amk iç sesi!Önceden haber versen olmuyor muydu?!"
İç sesimle büyük bir mücadele verirken-ki dışımdan konuştuğmu fark etmemiştim- Melis bize 'Hepiniz gerizekalısınız.' der gibi bakıyordu.Bu kez gerçekten ona hak verip,koltuğumu bulmaya koyuldum.
"Önüne baksana hayvan!"
Önümdeki insanlara çarpa çarpa yürürken bazıları sövüyor,bazıları tip tip bakıyordu.Bense pardon bile demiyerek geçiştiriyordum.

Nihayet koltuğumu bulduğumda,geçip oturdum.Midemin bulandığı bahanesiyle babamı kandırıp cam kenarı bilet aldırmıştım.Elimdeki küçük çantadan kulaklıklarımı çıkartıp telefonuma bağladım ve tam 218 tane şarkısı olan telefonumda şarkıları karıştırıp dinlemeye başladım.Yanımdaki koltuk biraz çökünce kafamı çevirdim.KESİNLİKLE gördüğüm en güzel yüz değildi.Bende öyle şans gezer mi?

Tam aksine,üzerinde fosforlu çakma nike eşofmanlarıyla oturan ve bacaklarını evereste kadar açmış bir keko...En sonunda dayanamayıp ağzımdan kaçırdım o kelimeleri.

"50 Kuruş ver len tirrek."

●●●●

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 21, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Apartman Düşmanları.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin