Uyandi !
Soğuktan tüm tendonları kasılmıştı. Hareket etmeye çalışırken nefes alamadığını fark etti. Boğazı kasılmadan önce ani bir nefes almaya çalıştı fakat etraftaki toz toprak ciğerlerine dolmaya başladı. Şimdide ciğerlerin kusarcasına öksürmekteydi. Nefes almalıydı artık. Sakinleşti ve dizlerinin üzerinde yavaşça derin bir nefes çekti içine Beynine giren oksijenle etrafı görmeye başladı. Neredeydi ! bilmiyordu. Etrafa bakındı. İleride bir insan silueti görmüştü. Ayağa kalkıp yanına gitmeye çalıştı fakat vücudunun çizikler ve yaralar içinde olduğunu ayağa kalkarken sürten yırtılmış takım elbisesi sayesinde anlamıştı. Önüne baktı. yavaş ve dengesiz adımlarını o siluetin yanına götürmeye çalıştı.Birkaç adım sonra bir spor çantaya çarpan sol ayağına baktı. Çanta ona adeta taşlık ve tozlar içinde olduğu bir dere kenarını bildirmişti . baktığı çevreyi kavrayıp çantayı umursamadan yürümeye devam etti. Siluet netleşmişti yerde yatan bir adamdı ve adamın baygın vücudu kendisininki gibi bir yırtık takım elbise ile kaplıydı. Adamı tanımadı. Çantaya davrandı. Üşümesini geçirmeliydi. Dudakları soğuktan morarmıştı bile. Açtı içinde iki cüzdan bir rolex saat masserati anahtarları ve iki adet uzun kollu antrenman forması olduğunu gördü. Düşünmeden ikisinide üst üste giymeye başlamıştı. Siluetteki adanın yanına gitti. Adamın nefes alıp verdiğini duyduğundan anlamıştı bayıldığını. İzlemeye koyuldu. Soruları vardı ona. Neredelerdi? ne olmuştu? neen bu haldelerdi ? ve en önemliside kimdi adın hatırlamıyordu...
