0.1

1.9K 104 128
                                    

" Stan amcaa! Biz geldiik "

" Ooo hoş geldiniz ponçiklerim "

Mabel bavulunu kapının girişine bırakıp stan amcanın boynuna atladı .

" Ohoho yavaş ol ufaklık az daha boynum kırılacaktı"

" Ama Stan amcaa.. Seni çok özledim. "

" Bende seni çok özledim Mabel. "

Sıkı sıkı sarıldılar. Onlar orada küçük çaplı hoşgeldin partisi yaparken ben bavulumu kaptım ve gizliden yukarıya çıkmaya koyuldum .

" Sen beni özlemedin mi dipper ? "

Merdivenlerin yarısında durdum . Arkamı dönüp " elbette özledim Stan amca , sadece partinizi bölmek istememiştim"
Mabel kıkırdadı. Stan amca masucuktan hüzünlendi

" Yalancı madem özledin insan bi sarılır "

" Dipper sarılıp şakalaşmanın çocukça olduğunu düşünüyo Stan amca " dedi mabel.

" Yaa öyle mi ? " dedi stan amca " Ama 17 yaşına gelmiş olsanızda hala çocuksunuz benim gözümde "

" Neyse ne " diyip yukarıya çıkmaya devam ettim.

Mabel'ın bana hayıflandığını duyabiliyordum.

Odamızın kapısının önünde durduğumda acaba birşeyler değişmiş midir ? Sorusuna cevap arıyordum.

Kapıyı açtığımda " Tanrım hiçbirşey değişmemiş.." diye mırıldandım. Değişmemiş olması çok iyi birşeydi çünkü ben bu odayı böyle seviyorum .

Bavulumu sürükleye sürükleye yatağın ayak ucuna gittim. Bavulu oraya bıraktım. Eşyalarımı sonradan yerleştirsemde fark etmezdi. Bir iki adım vee hop kendimi yatağa bıraktım.

Gözlerimi kapatıp düşüncelere daldım.

Esrarengiz kasabadan ayrlılalı 4 Yıl oluyordu . Bu süre zarfında neler değişmişti ? Mabel ve ben eve geri dönmüştük. Ortaokulu bitirip liseye başlamıştık. Mabel değişmemişti belki ama ben daha bir içime kapanık olmuştum. Neden bilmiyorum. Daha sonra Mabel' ın ısrarları ile esrarengiz kasabaya gönderdiler bizi. Stan amca hiç yaşlanmamış gibi. Ford amca desen.. Bill ile olan konuşmasından sonra esrarengiz bir şekilde kayboldu. Bill de öyle. O şeytan nerede bilmiyorum. Herşeyi, esrarengiz kasabanın herşeyini unutmuş olabilirim yani, unutmayı denemiş fakat unutamadığım tek birşey var .

Bill Chipher .

Genede bu dorito vücutlu varlığı pek unutamadım. Her ne kadar denesem de , olmuyordu . Ha evet birşey daha var .

Gözlerimi aralayıp sol kolumun tişörtünü dirseğime kadar sıvadım. Sol elimi yukarıya kaldırdım ve kolumu incelemeye başladım. Evet ..

O ' nun bıraktığı iz..

Bunun ne olduğunu bilmiyordum bu yüzden ford amcaya sormaya karar vermiştim. Ama ford amca dediğim gibi yoktu gitmişti.

Bende ford amcanın odasını kullandım. Her ne kadar Stan amca buna karşı çıksada. Sembollerle şekilleri, Ford amcadan ve Billden geriye kalan herşeyi araştırmaya başladım.

Sonuç neydi peki?

Bir çeşit dövme.

Ne anlama geliyor hala bulamadım ve bulunacak gibi de durmuyordu. Bill' e sormak isterdim " bu ne ? " diye. Çünkü bu bir anlaşma olsa, hayır onunla bir anlaşma yapmadım.
Peki ya neden ?

Bu tür düşünceler beynimi kemirirken uyuya kalmışım.

Burnuma gelen kokularla gözlerimi açtım. Etrafıma bakındım. Çoktan akşam olmuş. Ayağa kalkıp kokuyu takip ettim. Açlıktan gözüm döndüğü için kokuları görebiliyordum. Aşağıya indiğimde Mabel' ın yemek yaptığını gördüm. Bu kız da kendini bayaa geliştirdi ha. Stan amca bi sandalyeye kurulmuş gazete okuyordu.

" Oh demek uyandın uykucu ? "

"Sana da iyi akşamlar " deyip bi sandelyeye kuruldum.

Stan amca göz ucu ile bana baktı . " en azından zamanı karıştırmıyorsun ufaklık "

Gerinirken cevap verdim.

" Daha bunamadım. "

TAK !

"Dipper! Nasıl konuşuyorsun sen ya ? "

" Ah.. Acıdı ! Bi itiraz için tavayı kafama vurmana gerek yoktu Mabel ! "

" Uff .. özür dipsos.. dur bi bakayım. "

Mabel şişen başımla ilgilenirken stan amca bıyık altından gülüyordu.

...

Yemek yedikten sonra Mabel Stan amcaya iyi geceler öpücüğü verdi ve odamıza çıktık.

Mabel kendini direk yatağa attı " ahh~ burayı özlemişim ~ "

"Ya sen dipstick ? "

Ben bavulumdan çıkardığım geceliklerle üstümü değiştiriyordum.

"Mabel , öncelikle şunu söylmeliyim ki bu kadar enerji nereden geliyor bilmiyorum. Dur ya aslında biliyorum o yaptığın içecek varya o yasaklanmalı . Gidip gıda şeyine şikayet edecem seni ve içeceğini sen görürsüün. "

Mabel hafiften kıkırdadı . Karşılık olarak bende hafif bir şekilde tebessüm ettim.

"Konuyu saptırma bro bro ."

Kendimi yatağa atarken " hm ? Evet, elbette. " dedim.

Bi süre sessizce tavanı izlemeyi seçtik.

"Hey Mabel ?... "

"Hmm..? "

" Sence , Ford amca ve Bill nereye gitmiş olabilir dersin ? "

"..."

"Mabel ? "

Sessizce doğrularak Mabel a baktım. Tanrım ! Uyuyakalmış.

Enerji içeceği de içsede, sonuçta tüm gün uyanıktı ve kendini çok yordu, böyle sızıp kalması çok normal .
Ayağa kalkıp Mabel'ın yanıa gittim ve üstünü örttüm. Yatağın ayakucuna oturdum ve Mabel'ı seyire daldım. Fakat düşündüğüm şeyler daha farklıydı.

"Bill.."

∆∆∆∆

Öhö -öhö ses deneme bir ki üç.
Tamam bana vurmayın. Size yeni bir Billdip hikayesi ile geldiim. ojeyiyenornitorenk ve OzgeAkkiraz kardeşimiz beni öldürcek ama olsun ^°^ (Sawa-çan kurtar benii .ss )

Dediğim gibi kapak tasarımı bena aittir .s
Bu bölüm daha önceden söz verdiğim için ojeyiyenornitorenk için ^^ (bi sonraki bölüm sana kuşum özge ! )

Ah çevirmelere daha başlayamadım bi kaç aksilik oldu ama inşallah bi ingiliççe Billdip i türkçeye kazandıracam.

Hadi ben kaçar bay baii ~

Sev Beni Çam Ağacı!  II Billdip (Uzun süreli askıda)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin