Derin'in elinde tepsi, yan tarafınde ise hemşireyle birlikte içeri girdi.
"Canım ablam, ponçiğim, minnoşum, serumu çözünce bunları ye yemek yemiyorsun bayadır." Kız haklıydı bayadır yemek yemiyordum. "tamam" deyip , hemşirenin serumu çözmesi bekledim. Hemşire işini halledip " geçmiş olsun Seray hanım " deyip çıktı. Kafamı önüme gelen yemeğe çevirince karnabahar, sebze çorbası, yoğurt ve salata vardı. Salatayı be çatalı alıp Derin' e uzatınca " sen ye ablacım ben yemiycem" dedi gözünü salatan ayırmadan. " Derin, sevdiğini ikimizde biliyoruz al ye " elimdeki salatayı alınca tebessüm ederek bende kafamı yemeğe gömdüm ve sömürmeye başladım.
Yemeğimi bitirmiş can sıkıntısından hastaneyi dolaşmaya çıkmıştık Derinle. İğne yapılcak olan 8 yaşlarındaki çocuğu ' yandın çocuk kocaman iğne yapıyolar burda' deyip korkutmuştum velette hemen ağlayıp annesinin yanına koşmuştu bende bir güzel azar işitmiştim ama komiğime gitmişti.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
-SERAY
Şimdi ise bahçede oturmuş en sevdiğim şarkı ' All the pretty girls' dinliyorum. Genelde bunun gibi biraz sakin parçalar tercih ederdim dans ederken birazdaha bar şarkıları tercih ederdim. Hep dinlememenin sebebi çok gürültülü olması başımı fazla ağırttığı için tercih etmezdim. Kafama atılan şeyle yavaşça arkamı döndüm Derin elinde ki jelibonları bana fırlatıyodu. Telaşla ona yaklaşıp " vicdansız jelibon o çarpılcan" deyip jelibonları ağzıma tıkıştırdım. Dinlediğim şarkının eğlenceli kısmına gelip kulaklıklarımı çıkarıp sesi dışarı verip dans etmeye başladım. Derin bu halime şaşırsada bana eşlik etmeye başladı halimiz komik olsada eğlenceliydi. Bu halimizi gören çocuklarda yanımaza gelip bizinle dans etmeye başladı. Bir kaç dakika sonra şarkı bitmişti herken nefes nefese yere oturuncaktım ki başıma vuran bir ağrıyla inleyip başımı tuttum. Derin " abla iyimisin " deyince kafamı ' evet anlamında salladım ancak daha kuvvetli bir ağrı vurunca tiz bir çığlık atıp yere çöktüm. Derin şoka girmiş bir şey yapamıyodu sadece ağlıyodu kadınlar ' doktor' diye bağırınca acil tarafından doktorlar ve hemşireler koşmaya başlamıştı. Hemen yanımda biten 40'lı yaşlardaki doktor yanıma çökmüştü. Ona bakmamı sağlıyodu ancak gözlerim kararmaya başlamıştı. Doktora " başı-" cümlemi tamamlayamadan doktorun dizlerinin üstüne düşmüştüm.
Gözlerimş açmaya çalışıyodum ama sanki gözlerimde bir baskı varmışcasına açamıyodum. " bakın Hande hanım kızınızın durumu kötüleşiyo çok kötü olmuş artık herşey belli" demek annem gelmişti.
Yavaşça gözlerimi açmaya başlamıştım. Annem beni göstererk "uyanıyo" diye gösterdi. Herkesin bakışları bana dönmüştü herkea dediğimde adını hala bilmediğim doktor, hemşire ve kardeşim. Doktor öksürerek o güzel bakışmalarımızı bölmüştü. " nasılsın Seray iyi hissediyor musum? " doktorun sorduğu soruya soruyla cevap verdim. " nasıl hissetmeliyim iyi mi kötü mü ?" Doktor sorsuğum soruya gülümseyip, " bence iyi olmalısın" başımı gülerek sağa sola sallayıp kestirip attım.
" Seray canım sana bişey dememiz lazım " annemin sesini duyunca bu sefer kafamı ona çevirdim.
" bak Seray hastalığın gittikçe kötüleşiyor dikkat etmelisin zaten bir haftaya kalmaz Amerika' ya gideceksiniz." Bu doktordan haz etmediğimi demişniydim isimsiz moruk. " nelere dikkat etmeli" annem bi soru sorunca doktorcuğum hemen cevap verdi. " eğilip, kalkmasına. Ani haraketler yapmamaya. Ağır bir şeyler kaldırmamaya vede dans etme çok fazla et ama dozunu kaçırmamalısın" dans etme diyo düz bu kardeşimle en sevdiğimiz yanımızda dans etmemiz gelde yolma bu adamı. Yüzümü somurtarak doktora bi cevap gönderdim bu yüz tipimi anlaması lazım. Doktorcuğum" dans etmeyi sevdiğini öğrendim sadece bi süre hiç etme demiyorum ya neyse tekrardan geçmiş olsun" deyip çıktı. Sanırım staj alam hemşire yanıma gelip bitmiş olan serumumu çıkartıp gidecekken kolundan tuttum. " mm şey senin adın ve doktorun adı ney" çekinerek sorduğum soruya gülüp. " ben Büşra doktorumuzun adı ise Mücahit. " aldığım cevapla " teşekkürler bu arada işin olmassa yanıma gel sıkılıyorum burda fazla Derin kardeşimde sıkılıyo zaten" deyince kafasını 'tamam anlamında sallayıp çıktı.
Anneme ve kardeşime dönüp " anne evdeki komidinin altında gizli bölüm var ordaki bana verdiğin fotoğrafları ve gardırobumdaki günlüğümü bir kaç siyah bilekliğim getirimisin. Ayriyetten zaten kıyafetlerimi getircen." Annem kafasını tamam anlamda sallayıp hemen bana sarıldı. Bir kaç saniye sonra ayrılıp hızlıca odadan çıktı. Derin' ide yanıma uzanması için çağırıp yanıma geldi. Ona sarılınca hemen sırnaşıp o güzel kokusunu içime çekip sıkıca sarılıp uyumaya koyulduk.
