Burada anatomik karşılığı olmayan bir sistemden söz edeceğiz. Kozmik enerji, bioenerji kanallarından geçerek bedene yerleşir, fiziksel bedende yaşam gücü olarak işlevini sürdürür, yani içteki enerji ile tüm evreni kuşatan enerji -ki, biz onu dışımızda algılıyoruz- aynı özgün hayat dokusudur. Hayatta kalmayı bu enerji rüzgarlarına borçluyuz (Vayu). Bu elektro manyetik enerji rüzgarları, bulundukları bölgedeki fonksiyonlarına göre fark edilebilir.(Isı, ışık, manyetik alan gibi).
Varistha Prana denilen ve bedendeki dağılımlarına göre değişik ifade bulan 5 temel enerji akımı vardır. Bunların konumları ve işlevleri şöyledir:
1- Prana: Kalp bölgesi ve boğaz arasında yerleşmiş bulunan akımdır. Yaşam gücünün ikametgahıdır. Havayı içeri çekerek ve dışarı vererek akciğerleri çalıştırır. (Nefes almak, kendi kendine olan doğal bir oluşumdur- işte bu doğal itilime enerji rüzgarı diyoruz). Boğaz ve gırtlak faaliyetlerini düzenleyen bu bölgedeki akımlardır. Akıcı bir enerjidir, bu akıcılığından ötürü cinsellikle ilgilidir, hayattan tat almak, arzular, zevkler ve hazlar, güçlü prana-vayu rüzgarlarıdır.(Para da akan bir enerjidir, bu konuda bir bereketsizlik söz konusu ise prana rüzgarlarının aktiviteye ihtiyacı var demektir.Alış verişe dikkat edin, bu konuda bir denge tutturun, tıpkı nefes gibi. Arzulu, çalışkan dürüst ve huzurlu olun, bereket size akacaktır)
2- Udana: Boyun ve yukarısına yerleşen akımdır. Düşünmek, havayı solumak, görme gücü, besinleri bedene alma becerileri boğaz bölgesinde yerleşmiş bulunan udana-vayu ayesindedir. Aura dediğimiz alanın ışığı udanadan gelir. Görünüş, biçim ve form, dış dünya ile iletişim, bedenin dik ve diri durması bu akımın gücüdür. Hem dış dünya hem de kendimiz ile iletişim söz konusu olduğu için, psikolojik durum bu bölgedeki enerji rüzgarının yoğunluğu ile ilgilidir.
Örneğin: Lüzumsuz aşırı sorumluluklar kamburluk olarak, stres boyun fıtığı olarak omurgayı eğip bükerek bedenin dik duruşunda bozukluk yaratır, bu durum Udana rüzgarının esintisi engelleniyor anlamı taşır. Yutma eylemini kontrol etmek, bakmak ve bakılanı görmek için odaklanmak, kısaca aklı kullanmak daha çok parlaklık sağlar. Karizmatik olmak, yada "Işığı olmak" güçlü Udana-vayu esintisine sahip olmak demektir.
3- Samana: Kalp bölgesi ile göbek arasındaki sindirim rüzgarlarıdır.Hava içinde esmektedir. Sıcak, ayrıştıran, parçalayan, özümseyen ve genişletip dağıtan bir akımdır.Ciltte, ellerde yoğun hissedilir. Kuvvetli rüzgarlar dokunma isteği doğurur.(şifacılar bu rüzgarları kullanırlar) Hem ruhsal hem de fiziksel anlamda hazmetme ve sindirme becerisini kontrolünde tutar. Ruhsal ve fiziksel esneklik kazanmak için bu rüzgarlar gerekir. Daha yukarıdaki enerji akımları (prana) ile, daha aşağıdaki enerji akımlarının(apana) dengeli olabilmesi samana rüzgarının gücü ile mümkündür.
4- Apana: Göbekten başlayıp, anüste biten ters bir üçgen olarak düşünülebilir.Aşağı doğru esen bir akımdır.Geçmişe ait olanı, gelişmemiş olanı sistemin dışına iter. Ego ile yakından ilişkilidir. Koku alma gücüdür. Biz bunu hem ruhsal hem de fiziksel algılarız. Hayatı koklamak, yaşanmışlıklarla edinilen becerilerdir.Bu bölgedeki enerji rüzgarı yeterli kuvvette değilse, fiziksel kabızlıklar, ruhsal takıntılar gelişir( Cimrilik, hiçbir şeyi bırakamamak, kişilere, objelere bağımlılık gibi). Toprak elementini kullanan enerji akımlarıdır.
5- Vyana: Tüm bedende,baştan başa, yüzeye yakın( derinin hemen altında) esen
rüzgarlardır.İçtiğimiz sudan, yiyeceklerden, soluduğumuz havadan aldığımız yaşam gücünü, hücrelere kadar dağıtan akımdır. Hem temel akımların hem tali rüzgarların rezerv gücüdür. Vyana, eter içinde eser (Eter, havadan daha ince tüm evreni kaplayan kütledir)İşitme gücünü, konuşma yeteneğini ve arzusunu vyana-vayu sağlar. Ayrıca sağlıklı, hoş ve sağlam beden için bu rüzgarlar gereklidir. Güneş banyosu bu bölgeyi derhal aktive ettiği için, enerjiyi yükseltir.Dürüst olmak, daima doğrulara sadık kalmak, zamanı doğru kullanmak Vyana-vayu'nun her zaman kuvvetli esmesini sağlar.(Zamanı doğru kullanmak, An'da yaşamak demektir. Geçmişin yasını tutarak yada özlemini duyarak, geleceğin hayalini kurarak zamanı boşa harcayıp, yaşamı kaçırmak yaptığımız en vahim hatadır, geri dönüşümü de yoktur). Upa Prana denilen, 5 yardımcı enerji akımı daha vardır.
Refleksler bu enerji rüzgarlarıdır. Bunların konumları ve işlevleri ise şöyledir:
1-Naga: Karın bölgesindeki baskıyı ortadan kaldırmak için geğirme ve hıçkırığa neden olan akımdır. Yoğun hıçkırık nöbetlerinde, psikolojik bir hazmedememe sorunu yaşamakta olduğunuzu gözlemleyebilirsiniz.
2-Kurma: Göz bebeğini, büyütüp daraltarak uyumlamak ayrıca göz kırpma reflekslerini kontrol etmek bu enerjinin görevidir.
3-Krkala: Aksırmak, öksürmek olarak kendini gösterir. Ayrıca acıkmak ve susamak arzusunu doğurur.
4-Devadatta: Esnemektir. Beden yorgun yada stres altında ise devadatta akımı esnemeyi başlatarak daha fazla oksijen ve yaşam gücü sağlar. Uykuya dalmayı sağlayan enerji akımı da budur.
5-Dhananjaya: Balgam üretimini sağlayarak bedeni besler ve yaşamın devamını sağlar.(Balgam içinde bakterileri ve mikropları barındırdığı için yaşlanmayı hızlandırır ve temiz tutulup, kontrol edilmesi gerekir. Bu salgının kontrolü ve temizliğini vejeteryen beslenerek ve yoga yaparak sağlayabiliriz). Bedende ayrışmayı sağlayıp ölümü başlatan da bu rüzgardır.
Zor yaşam koşullarına bağlı olumsuz düşünceler,yanlış ve dengesiz beslenme, çevresel ve genetik etkenler, yaşlılık gibi nedenlerden ötürü fiziksel ve ruhsal olarak yıpranıp yaşlanırız. Bunun neticesinde bio enerji kanallarımızın aktivitesi yavaşlar yada tıkanır, dolayısı ile, bedenin enerjetik kalkanı olan manyetik alan (Aura) yoğunluğunu kaybeder ve negatif enerjilere açık hale gelir.
Pranayama eksersizleri ile enerji rüzgarlarının güçlü esmesini sağlayarak manyetik alanı yoğun ve dinamik tutmak mümkündür. Böylece mükemmel sağlık ve gençlik yaşamımız boyunca bize eşlik eder....