Aylaklar ARAMIZDA

19 3 0
                                    

Sıradan bir gündü. Her zaman ki gibi sabah 6'da kalkıp, saçımı toplayıp, okul formamı giyip, bilgeseyarın başına oturmuş walking dead izliyordum 6 sezonuda izlemiştim gelen her  yeni bölümü ilk  ben izlerdim ve zombiler hakkında herşeyi bilirdim.Zombi filmlerine bayılır,her çeşit zombi oyununu oynardım Dying Light falan... ben 12 yaşındakı kızlara hiç benzemiyordum makyaj yapmaz,önüme geleni yerdim belgesel izlerdim özellikle 'insan doğaya karşı' ve onun gibi birçok hayatta kalma belgeseli...

Her neyse işte sıradan bir gündü en azından  ben öyle sanıyordum okulumdaydım;dünyadaki en ruhsuz hocaların,en kalpsiz öğrencilerin olduğu bir okul,en ufak yanlışında 5 ay alay konusu olduğun bir okul, bu yüzden ağzımı hiç açmayıp dersi dinledim hani şu okullarda olan utangaç kızlar vardır ya işte o bendim.

Son ders bittikten sonra servise bindim, camdan yüksek beton duvarlı evler arıyordum zombi saldırısı olursa diye (evimde 1 deprem 1 zombi saldırısı için çantalarım bile var).Bir an yolda yerde yatan bir adam gördüm kanlıydı.Hemen arkadaşıma dönüp 'YERDE YATAN BİR ADAM VAR' dedim,arkadaşım;'walking dead izleye izleye kafayı yedin ara ver şu şeye!'dedi alaycı bir ses tonu ile. Ben gördüğümü çok iyi biliyordum o bir *ÖLÜ ADAMDI* ona bu sefer yüksek ve kızgın bir ses ile 'yüzde yüz eminim o bir ölü adamdı ve zombiye dönüşecek görüceksin!'                                                                              'bu saçmalığa bir son ver eğer ölüler zombi olabiliyorsa neden şimdiye kadar hiçbirşey olmadı? hele tarihteki o kadar savaştan sonra?'                                                                                                                                              'AHMAK.Zombi salgını bir ilaç ile başladı o zamanlar o ilaç yoktu, şimdi ise Amerika'da ölüyü diriltebilecek 3 tane ilaç var!' 'Bunu nereden biliyorsun?youtube taki o ahmak insanlarmı söyledi?'          'Evet' 'haha Ahmak.' onun yüzüne bir tane patlatabilirdim ama serviste kamera vardı bende zombilerin dünyayı bastığı gün ona ööööyyyyleee güzel bir kapak hareketi çekecektimki.Zombiler saldırınca ayağıma kapansın da görelim bakalım.'ne oldu dilini kedi mi yuttu?' diye laf attı (güya)  'Hayır.Aslında haklısın zombiler dünyayı sarınca sana hiçbirşeycik olmaz.'                                                             'Bana hiçbirşey olmayacak çünkü zombi diye bişi YOK'                                                                                                    'Hayır.Sana hiçbirşey olmayacak çünkü zombiler sadece BEYİN yerler,hani şu sende olmayan şey' sonunda ona azının payını verdim aslında zombiler sadece beyin değil,nefes alan herşeyin heryerini yerler,lafı sokarken onun zombiler hakkındaki cahilliğinden yararlandım onla kavga ederken zaman ne çabuk geçti evime gelmiştim bile.

Kapıyı açtım, kapı açıktı annem evde yoktu.Masadaki yaprak sarmaları bitirdikten sonra televizyonu açtım. Zombiler'e aylak yada zombi demek kulağa hoş gelmiyordu bende zombilere Isırganlar demeye karar verdim.Belgeselimi son dakika haberi için böldüler yeni bir çeşit hastalık çıkmış devamı nı izlemedim.HADİ AMA HANGİ ÇOCUK HABER İZLERKİ? Aslında bir ara garip bir gurultu geldi önce çok fazla sarma yediğimi sandım tam o sırada camın ordan *PAT* diye bir ses geldi. Arkamı dönünce olanlara inanamadım bu kanlı canlı(aslında ölü) bir ısırgandı ve bu ısırgan benim ANNEMDİ! ama nasıl? evde hiç kan izi yoktu. Muhtemelen bahçeye sigara içmeye çıkmış ve orda yakalanmıştı.Şansıma İstanbuldaki etrafında hiç bina alışveriş merkezi olamayan bir evde yaşıyorum.Annem için üzüldüm gözümden yaşlar aktı sonra kendimi toparladım,olan olmuştu o artık bir ısırgandı bu bir rüyamıydı? hayır gerçek olduğuna eminim.Hep ısırganların dünyayı ele geçirmesini bekliyordum ama bir sorun vardı; Bir bebek gibi yumruk ataram zerre kadar koşamam silahlardan hiç anlamam.

Elime bir bıçak aldım ilk kez ısırgan öldürecektim 3 kat giyinip dışarı çıktım ne olur ne olmaz.Bahçeye çıktım.Yavaşça yürüdüm ısırgan bana doğru geliyordu onu kafasından bıçakladım ama ölmedi bıçak kafasına sıkıştı bıçağı çıkarmaya çalışırken ısırgan saçımdan tuttu onun karnına ayağımla tekme attım saçımı bıraktı 2 santim geriledi ve kolumu kaptı kalbim hızla çarpıyordu ölme korkusu kanıma işlemişti pes etmek üzereydim dişleri koluma daha çok yaklaşıyordu derken o an kendime şöyle dedim'sen yıllardır bu günler için hazırlandın' çok haklıydım,hem daha 12 yaşındaydım bu yaşta ölmemi hiç beylemeyin ,olmaz cicim!Adrenalin hormonundanmıdır nedir 'THİS İS SPARTA' diye bi koydum zombi yere düştü.Bıçağı kafasından çıkartım ve gözünden içeri sapladım  ölmüştü annem için üzüldüm 1 gün bile dayanamazdı bu cehennemde. 

Çantama fındık fıstık içme suyu bıçaklar bir fotoğraf bandaj alkol(içmek için değil) koydum ısırganın içini açtım kanını üzerime sürdüm. Arkadaşım muhtemelen ölmüştü ona kapak çektim ve yola koyuldum. Fiziksel anlamda güçsüz olabilirdim ama pisikolojik anlamda 12 yaşındaki bir çocuğa göre daha güçlü olamazdım.Planım vardı Bursaya gidecektim tüm akrabalarım ve kuzenlerim orada.Onlarla bir gurup oluşturup zombilere karşı savaşacaktık ama yayan gitmek çok uzun süreceti bunu biliyordum ama bizim ailede aile herşeydir ve onları bulup koruyacağım ve eğiteceğim.Kimse onları öldüremiyecekti.


Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Mar 05, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Ölüler diyarına hoş geldin!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin