( multimedya : Kayra okul forması )
Hayatta insanlar doğrularıyla ve yanlışlarıyla bilinirler . Ağlamalarıyla , gülmeleriyle . Bi insanın davranışından anlaşılır sana ne hissettiği . Seni seviyormu yoksa senden nefretmi ediyor . Bi bakışından anlarsın hatta . Peki bi insan hem seni koruyup hem seni korumamazlık yapabilir mi ? En önemlisi sen buna dayanabilirmisin ? Bi insanı , en önemlisi bir erkeği tanıyalı en fazla 5 saat olmuşken onun yanında kendini güvende hissedebilirmisin ? Galiba ben 4 saattir tanıdığım , ki ne kadar tanıdığım dense de tanımıyorum aslında , ama garip bi şekilde o öküzün yanında kendimi güvende hissediyorum galiba ...
Tualette duvara sırtımı duvara yaslayıp düşüncelerimin kendimi yemesine izin verdim . Ben niye o kızı dövmüştüm . Bana daha öncede orospu demişlerdi ama sadece saçlarını çekmiştim . Bu kadar hiç sinirlenmemiştim , hiç abartmamıştım . Peki niye umut beni korumuştu . Niye yakışıklı öküz beni korumuştu .Tamam korudun be adam niye hareketinin arkasında durmuyorsun dimi ama . Hem bana ne ya çok da umrumdaydı onun davranışları. Ne yani sırf yakışıklı , böyle birazcık kası var diye ilk günden tanıdığım birinin içine mi düşcem . Tabikide hayır ! Ayyyy. Kimi kandırıyorum ben ya . Çocuk çok taş . Tabikide daha ilk günden çocuğun içine düşücem ... Düşerdim ... Emin olun düşerdim ama beni rezil etmiycekti . Ben onun malımıyım ki beni koruyo . Korumasın abi bu beni . Çünkü ben ondan nerfret ediyorum ! Neyse konudan sapmayalım dimi .
İşte ben duvara sırtımı yaslayıp böyle saçma sapan şeyler düşünürken hande koşa koşa içeri girdi ve derin derin nefes alırken dudaklarından dökülen kelimeler kalbimin hızlanmasını sağladı . Daha ne kadar kalbim hızlı atabilir diye düşünürken beynimin içinde o cümle dönmeye başladı '"Kayra , umut cenki kantinde fena dövüyo , döverkende kayra benim , ona yaklaşırsan seni öldürürüm diye bağrıyo!" demesiyle tualettten fırladım . Merdivenleri hızlıca inip kantine ulaştım ve gördüğüm manzara açıkcası düşündüğümden daha fenaydı . Umut cenke bağrıyodu " kayra benim , ona dokunmıycaksın!" diye hem ben onun değilimki . Hoppala oğlum daha ilk günden sahiplenme havası anlayalım yani diye istanbul ağzından keni kendime düşünürken umutun cenke sağlam bi yumruk daha geçirdiğini gördüm . Cenkin dudağı ve kaşı patlamış , yüzü kanlar içindeydi . Umutun eli kana bulanmıştı . Elini yumruk yapıp sıkıtğı için , güzel tırnakları avucunun içini zorluyodu . Birden ne cesaret bilmiyorum ama "umut " diye bağırdım aramızda sadece bi yemek masası varken . Sesimi duymasıyla cenki bıraktı . Bana gözü dönmüş gibi bakıyodu . Korksamda belli etmedim ve ' ben senin değilim umut , hiçbir zamanda senin olmıycam ' dedim sesimin tonunu sonlara doğru arttırarak . Kaşları dahada çatıldı , bende daha ne kadar kaşlarını çatabilir diye düşünürken aramızda duran masayı sol eliyle tutup itti . Aramızda şimdi hiç birşey yoktu sadece onun ve benim atacağımız ikişer adım dışında. "Kayra , bak küçük cadım sus , ne olduğunu bilmiyosun , ne yani onunla burda kalmak mı istiyosun ? " dedi . Bi dakka umut bana yine küçük cadımı dedi. Ben tabi dayanamayıp , ki benim bu dilimi eşek arıları soksaydıda demeseydim "Ben senin küçük cadın felan değilim , bana bi dahada küçük cadım felanda deme bunu sana gerçekten son kez söylüyorum. He bu arada senin yanında kalmaktansa onun yanında kalırım daha iyi . O en azından bana hayvan gibi bağırmıyo " Ve sözümü bitirmemle , umut aramızda olan dört adımı tek adıma indirip "Evet , o sana hayvan gibi bağırmaz , o hayvan gibi sana ... " dedi ve sustu sonra devam etti " ve ben buna izin vermem , o yüzden sen şimdi benimle geliyosun ! " dedi ve dirseğimden tutup beni okulun çıkışına doğru yürütmeye başladı yürürkende " Hande , kayranın çantasını al . Kayra bugün benle geliyo ." dedi . "Hayır " dedim kolumu çekerek . " Kayra , tanımadığı bi çocukla hiç bir yere gelmiyo ! " dedim . Birden umut elimi tutup sanki ilk defa tanışıyomuşuz gibi salladı ve " merhaba , ben umut , tanıştığımıza çok memnun oldum ve şimdi kayra , sen benle geliyosun " diyip , elimden çekerek beni omzuna adlı . Ellerimi yumruk yapıp bi yandan sırtına vuruyo , bi yandanda karnına vuruyodum ama ne yazık ki beni bırakmıyodu . Allahtan eteğim açılmasın diye bi eliylede eteğimi tutuyodu düşünceli hödük .Merdivenleri inmeye başladığında , beni bırakmıycağını anladım ve ona vurmayı kestim . Ukalaca güldüğünü hissettim . Bide " bakıyorum çabuk teslim oldun kayra " demezmi . " bakıyorum , sende beni kucağına almaya pek alıştın umut " dedim bende . Hiçbişey demedi ve istikrarlı adımlarıyla beni okulun bahçesinden çıkardı . Sanki beni taşırken , omzunda 53 kiloluk ben yokmuşum gibiydi . Öyle dik yürüyodu . Çocuktaki asalalete bak be . Akıyo valla. Diye düşünürken bi arabanın kapısının açılma sesini duydum ve birden kendimi arabanın ön koltuğunda buldum . Ama bi dakka bu range rovermıydı . Çocuk hem yakışıklı , hem zengin vay anasını len ama 17 yaşında değilmi nasıl ehliyeti vardı ki ? , diye düşünürken umutta sürücü koltuğuna bindi . Üstümden eğilip kemerimi bağladı ve kendi tarafına geçip kendi kemerinide bağladı . Arabayı çalıştırdı ve tekerleklerden çığlık atarcasına bir ses çıktı . Arabanın hareket etmesiyle kafam koltuğa yapıştı . Umuta dönüp biraz yavaş gitmesini söyliycektimki , sanki eğleniyormuş gibi olduğunu gördüm . Bu çocuk şizofren felanmıydı . Bizi öldürücek gibi gidiyodu ve kafamı kaldırdığımda trafik ışığının kırmızı yandığını gördüm ve umut görmemişti birden " umut dur ! " diye bağırdım . Umut ayağını frene kökledi . Allahtan kırmızıda durabilmiştik ama durmanın şiddetiyle umut kafasını direksiyona bende torpidoya vurmuştum . Başımdaki feci ağrı yüzünden , başımı kaldıramadım . Umut başını kaldırıp , kendi kemerini çözdü ve bana doğru döndü . Başımı dikkatli ve yavaş bi şekilde tutarak kaldırdı ve koltuğa yasladı . Elini yanağımda gördüğümü hatırlıyorum ama ondan sonrası yok . Bayılmışım ...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
nefretten sonsuzluğa...
Romanceokunulan bir çok hikaye de bir aşkın nasıl doğdunu anlatmazlar hangi engellerle yaşanıp şimdiki halini aldığını . peki hiç o aşkı tanıyarak sende o aşkın içinde yaşadınmı ?. peki sen okuduğun kitaplarda kendine hep bi rol buldun mu ?. okuduğun her...