~ 3 GÜN ÖNCE ~Seni yemek zorunda olduğum için üzgünüm bebeğim. Ama mecburum. Beni affet. Hiç yapmadım ki bakma. O bakışlar bana sökmez.
Başıma hafifçe biri vurunca çikolatamdan gözlerimi ayırdım.
"Nimet o gerizekalı. Çikolatanın ırzına geçecekmiş gibi bakmayı kes."
Kantinde Adelya, Çağrı, Berke ve ben oturmuş bir şeyler atıştırıyorduk.
"Sana ne Berke. Benim çikolatam. İstediğim gibi bakarım. (Çikolatama dönerek) Sendeki bakma bebeğim öyle bir şey yapmıcam."
Bunu dememle ben daha ne anlama geliyorsa Adeldan nın çikolatamı alıp ağzına atması bir oldu. Evet ,, koca çikolatasını ağzına attı. Bir de kendime hayvan diyorum. Ben gözlerimi pörtletmiş Adelyaya bakarken o, ağzı dolu bir şekilde dişlerini göstererek bana gülümsedi.
"Güleryüzlü" diyen Berke de sırtımı sıvazıyor.
Yemeye kıyama çikolatasını tek lokmada kız ağzına attı. Şuan içimden Adelyaya sevgilerimi iletiyorum. Bir dakika
"Götüne odun soksunlar bir daha da çıkmasın. O odunun üstündeki çiveler sana girsin hatta paslı olsun kangren ol inşallah Adelya amin!"
Ben içimden söverken içeri bir grup çocuk girdi. Birden hepsi bana döndü. Aralarından biri de sorunluymuşum gibi bir bakış attı. Niye şimdi öyle görünüyor ki?
Çağrı ve Berke nin kahkahaları arkanda kantindeki bazı yerlerde bize doğru bakıyorlar.
"Kesin gülmeyi herkes bize arıyor."
Adelya ağzı dolu bir şekilde gülünce çikolata boğazına takılmış olacak ki öksürmeye başladı. Sırtında vururken bir yandan da "Allah'ta sopası yok" diye söyleniyordum.
Çağrı kahkahaları sırada "Ben hayatımda böyle bir beddua duymadım" dedi. Ben ona boş boş bakarken Berke "Yoksa içinden sanıyorsun sanıyorsun?" Dedi.
Kahretsin. Şimdi o biyolojik niye öyle bakıyor musunuz anladım. Lanet girsin ya. Rezil oldum. Keşke kapıya bu kadar yakın oturmasaydık.
Adelya öksürüğü dinince "Bebeğini yedik diye hemen atarlanma diye" dedi.
"Keşke yeseydin. Yuttun ve YUTTUN."
Çikolataya bayılırım. Hatta onu pişirdim. Her şeyi. Ve söz konusu çikolata olunca benim için sular satıcısı durur.
"Ne yapayım canım çekti."
"Hay senin canına Adelya. Yenisini almaya gidiyorum."
Sıraya doğru ilerliyor bir istem gülmesiyle istem dışı oraya baktım. Bakmamla, bana sorunluymuşum gibi bakan çocukla göz göze gelmem bir oldu. Gözlerimde fazla oyalanmadan bakışlarını elindeki telefonuna indirdi. Yanındaki arkadaşlar da bana bakıp sırıtmaya başladı. Harika. Bir ülkemiz alay konusu olmuştum. Allah belanı verdi Su. Bravo.
Sıra bana geldiğinde çikolatamı alıp masaya geri döndüm. Terbiyesize bak ya hala. İnternethaber.com "Ah. Ne vuruyorsun?"
Çağrı acıyla başını ovalarken ben de "O kıvırcık saçlarını tek tek yolarım gülme. Rezil oldum zaten" dedim.
Adelya onu zamanki gibi bu muhabbetten de sıkılmış olacak ki "Kesin tartışmayı da bahçeye çıkalım hava güzel." Dedi ve bizi beklemeden bahçenin yolunu tuttu.
Hep beraber bankta oturmuş sohbet ediyorduk. Beraber dediğime bakmayın. Ben bu ben bu fıstığı yemekle meşguldüm. Tuhafsınız. Çikolatalarıma isim takma gibi bir huyum var.