Ben Ölünce Yaşat Aşkımızı Sonsuza Kadar

236 8 4
                                    

        Merhaba, çabuk sevdiğim. Severken aldattığım. Merhaba, kolay bulduğum, düşümden eksik etmediğim. Merhaba, hep düşündüğüm, geri dönmek istediğim. Merhaba, üç günlük hayat arkadaşım. Merhaba demek garip geliyor aslında. Çünkü ne senin beni terk ettiğin var, ne de benim seni.. Hep yan yanayız. Sadece ben sana bakmayı, seninle konuşmayı unuttum, o kadar. Evet, hep aklımdayken unuttum seni. Günlük hareketlerimin, iş ve oluşlarımın arasında kaybettim. Önce bir gün geçti aradan, sonra bir ay. Yaşamaya öyle bir daldım ki, onun amacını unuttum. Ama söyledim ya, ne zaman, zaman dursa, insanlar sussa, saatler teklese, aklıma geldin. Sana dönmek istedim. Anla beni, korkmuştum. Döndüğümde beni kabul etmemen ihtimaliydi beni korkutan. Belki de böylesi daha iyidir. Yılda sadece bir kez sevdiği kadınla birlikte olabilen denizcinin hikayesindeki gibi. Kalemi her elime aldığımda, yazmaya başladığım ilk gündeki gibi, heyecanlanmak. Mecnunun-ki gibi sevmek seni.  Ama buna kalbim dayanmaz. Gücüm yetmez senden ayrılmaya. Sensiz ne farkım kalır ki ottan. Koyunun biri tarafından yenmek, yeryüzünde tezekten fazlası olamamak... Bunun düşüncesi bile kalbime hastalık bulaştırıyor. Zaten eskimez ki sana olan bu sevgim. Bir tutam bile azalmaz ki bana yaşattığın bu heyecan. İyi ki girmişsin hayatıma. İyi ki çobanı olmuşsun bu yalnız, yabani kuzunun. Seni daha fazla şımartmak istemiyorum ama şunu da anlatmadan geçemem.

      Yine günlerden birinde, nedense, kendimi sorgulamaya başladım. Hani bu herkesin duymaktan usandığı, hep ''Oraya hiç girme, moruk.'' diye elinin tersiyle ittiği ama kimsenin de cevabı olmayan sorular var ya, işte onları sormaya başladım. Döndü dolaştı, sıra ''Benim farkım ne?'' sorusuna geldi. Hayatımı mantıklı kılacak soru buydu işte. Kendime, bütün amacının üremek, soyunu veya ırkını devam ettirmek olan bir varlık olmadığımı kanıtlamam gerekiyordu. Sonra seni buldum. Ya da sen mi beni buldun? İki şekilde de hayatıma anlam kattın. Diğerlerinden farklı olduğumu bana kanıtladın. 

       Elbette benden daha iyi yazarlar, düşünce adamları gelecekler. Ama benden sadece bir tane olacak. Hem kim bilir. belki de benden kat be kat iyilerinin uzaktan el salladıklarının elinden tutar, hatta belki de onlara sıcacık sarılırım.

       Ben buyum işte. Koca evrende sadece bir tane. Ve bilmeye ihtiyacım olan tek şey de bu. Görüyorsun ya. Bunların hepsi senin eserin. Önüne ne kadar klişe sıralasam az gelir. Ne kadar teşekkür etsem de hala borçlu kalırım. Demem o ki sadık yoldaşım, sen bana yolu gösterdiğin sürece, yürümekten zevk duyarım.

DenemeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin