Mafya 22

3K 210 60
                                    

-Teşekkür ederim Jongin ama kabul edemem .

-Ama Soo, ben düşünmüştüm ki burda rahat edersiniz .

-Hayır , Sehun çoktan bana bir yer ayarladı. Orda onunla kalsak daha iyi oluruz. Açıkcası seninle bir arada kalmayı da istemiyorum.

-Peki , tamam ben burda kalmam en azından evi kabul etsen olmaz mı ? Gözümün arkada kalmasını istemiyorum.

-Gerçekten olmaz . Yinede teşekkür ederim.

- Peki tek başınasın 2 bebeğe nasıl bakacaksın ?

-Bakabilirim sorun olmayacaktır .

Evden birlikte çıkıp ikizleri pusetleriyle arka koltuğa yerleştirdiler. İkisi için fazla sessiz bir araba Jongin , durumdan dolayı oldukça mutsuz olmuştu. Kyungsoo'nun kabul ediceğinden emindi. Neden kabul etmediğini tabiki de biliyordu. Kyungsoo onu hâlâ affedemiyordu ve haklıydıda... Jongin, Kyungsoo'ya bebekleri aldırdığı zamanlara nalet ediyordu. Ama artık olan olmuştu ve zamana bırakmaktan başka yapacak hiç bir şey yoktu. Sehun'un evine geldiklerinde Jongin arabayı durdurdu.

-Sadece bu gece mi burda kalacaksınız ?

-Evet zaten Lu'da bir kaç saate gelir.

-Neden Sehun'la bu kadar yakınsınız ?

-Bunu neden soruyosun Jongin?

-Sadece merak ettim ama aşırı derecede yakın gibisiniz .

-Çünkü aşırı derecede yakınız öyle görünmemiz çok normal.

Kyungsoo arabadan indi ve arka tarafın kapısını açtı . JiMin'in pusetini eline aldı. O sırada Jongin'de YuJin'i almış, kısa olana bakıyordu. Kyungsoo'ya uzun zamandır sormak için yanıp tutuştuğu soruyu sordu.

-Yoksa Sehun'a aşık mısın ?

Kyungsoo birden kahkaha attığında Jongin yerinden zıpladı . Elinde puseti, bembeyaz spor ayakkabıları , sıradan eşomanları, hâlâ hafif şişkin karnı , güzel dudaklarıyla şuan Jongin'e en güzel manzarasını sunuyordu . Ama birden ciddileşip eski Kyungsoo oldu ama yüzünde tuhaf bir ifade vardı . Yıkılmış veya hayal kırıklığına uğramış bir ifadeydi ...

-Beni yakaladın Jongin. Uzun zamandır ona platonik olarak aşığım.

Jongin'in omuzları aşağı doğru çökmüştü. Kyungsoo'nun biraz önce yaşattığı mükemmel duygularla açmış olan çiçekler şimdi ölümcül bir hastalığa yakalanmış gibiydi .

-Ben ... Benn bil-miyordum.

-Neyse öğrenmiş oldun artık gitmeliyim Sehun yemek yapacaktı . Jongin, lütfen YuJin'i yukarı taşır mısın ?

Jongin boğazındaki düğümü zorla yuttu ve derin nefes alıp Kyungsoo'nun arkasından büyük apartmana girdi. Asansöre bindiklerinde Kyungsoo, çaktırmadan Jongin'e bakıyordu. Gülmemek için kendini zor tutuyordu ama asla gülmeyecekti artık oyun sırası Kyungsoo'daydı. Jongin ayaklarına bakıyordu . Suç işlemiş ve yakalanmış küçük çocujlar gibiydi. Bulundukları kata inip Sehun'un dairesine geldiler. Kyungsoo hemen zili çaldı bir gürültü, telaşla çelik kapı açıldı .

Sehun sadece altında olan küçük bir havluyla kapıyı açtığında Jongin ister istemez çığlık atmıştı. Kyungsoo kıkırdadı ve Sehun'un yanından geçip içeri girdi. Jongin ise kendine geldiğinde ayakkabılarını çıkardı ve içeri girdi. Kyungsoo , salonun girişinde Jongin'i gördüğünde merakla ona baktı.

-Jongin, sen YuJin'i , Sehun'a verip gitmiyor muydun ?

- Niye kendi çocuğumu ona veriyim ? O ilk üstüne bir don giysin ! Sehun-shii , bize yemek yaparsın ha ? Biz baya acıktık.

Eyvah Mafya !Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin