BÖLÜM 8

334 14 0
                                    

Duru'nun Ağzından

Yamaç mıdır nedir sabah sabah gerçekten gerilmeme sebep oldu. Bir insan ancak bu kadar ukala olabilirdi.. Zil çalınca bahçeye çıktım herkes bana tip tip bakıp fısıltıyla konuşuyordu hadi ama ne konuşuyorlar bunlar ?

"Aa bu kız Doğa Sezgin değil mi?"
"Kız gerçekten de güzelmiş"
"Tam bir babasının kızı"

Bir dakika ya az önce Yamaç da Doğa demişti Doğa ne alaka ve babasının kızı derken neyi kastediyorlar ? Off ne oluyor bu okulda gelen geçen dedikodu yapıyor bana bakarak ama Doğa diyerek bu Doğa denilen kız da kim? Bunları daha fazla kafama takarsam daha ilk günden sorunlar yaşayacaktım bende boşverip annemin odasına girdim.

"Hoşgeldin kızım"

"Hoşbulduk sultanım nasıl gidiyor ?"

"Herşey yolunda"

"Anlaşıldı merkez"

Doğa'nın Ağzından

Sınıftan çıkınca Yamaç'la karşılaştım bu çocuktan nefret ediyordum beni görmemesini umdum ama nafile

"Oo Duru sınıfı bulmuşsun" dedi gülerek

"Mal mısın? Ne Durusu ben Doğa sanki bilmiyormuş gibi davranmayı keser misin ? Ukalalıkta çağ atlamış görüyorum seni hayırdır ? Hem sınıfı bulmak derken? Zaten bulmuştum babamın okulunda sınıfımı mı bulamayacağım Yamaç saçma sapan konuşma"

Deyip göz devirdim. Bu çocuğu ne zaman görsem sinirlerim tepemde horon tepiyordu hal böyle olunca da çok konuşuyordum haliyle.

"Nasıl bir kızsın sen ya şizofren olmadığına eminsin değil mi ? Bir de hemen kıyafet değiştirmişsin ne ara ? Ama varya bu daha çok yakışmış"

Ne diyordu bu aptal? Beyni falan su mu topladı acaba sinir katsayım artarken fazla duraksamamaya çalışarak cevap verdim.

"Ne diyorsun zaten üstümde bunlar vardı harbi sana katlanamayacağım "

"Yamaç hadi abi bizimkiler geldi başlıyoruz maça"

"Aa bak Emre gitsen iyi olacak takımı bekletme sakın"

"Geldim Kuzen bekle, seninle sonra görüşeceğiz minik cadı Duru musun Doğa mısın her kimsen senin peşini bırakmayacağım"

"Tatlım şimdi git sonra hallederiz nasılsa" arkamı dönerek ondan uzaklaştım. Yolda da kendi kendime söyleniyordum bir yandan.

Bana Duru dedi ya o nerden çıktı sensin Duru!! Bi dakika ya bu Duru denen kız yeni gelen kız değil miydi? Sahiden hala yoktu ortalıkta git gide merak etmeye başlamıştım ben bu kızı ama Yamaç o kızı nerden biliyordu ki ? Kafam iyiden iyiye allak bullak olurken daha fazla düşünmemek için en iyisi dışarı çıkmak diye düşünüp bizim her zamanki çardağa doğru yürümeye başladım .Onur'la Yeşim kesin orada oturuyorlardır diye düşünüyordum aşağı indiğimde etrafa bakındım ama görememiştim onları çardakta arka tarafa gittiğimde baktım ki bunlar fazlasıyla sarmaş dolaş gülüşüp eğleniyorlar bak sen keyiflere bak

" unuttunuz beni sanırım yeni arkadaşlar aramam gerekecek "

"Saçmalama canım benim ya ne unutması sadece biraz özlem gideriyorduk hem sen sekreterin odasına giriyordun o yüzden çağırmadık"

"Ne zaman girdim ben oraya ya hem ne işim olur ki şaka mı yapıyorsunuz cidden ne yaparsanız yapın bugün herkes bi değişik hadi görüşürüz ben kütüphaneye gidiyorum bir işim var"

Arkamdan seslenmelerini takmadan devam ettim yoluma

Duru'nun Ağzından

Annemle biraz sohbet ettikten sonra başımın ağrıdığını hissettim böyle zamanlarda en iy ilacımın kitap okumak olduğunu bildiğimden ve sessiz bir yere ihtiyacım olduğundan en uygun yerin kütüphane olduğunu düşündüm ve oraya doğru devam ettim

Kapıdan içeri girdiğimde buranın çok büyük olduğunu hatta sırf kütüphane için koskoca bina yaptıklarını farkettim bu büyük binanın kütüphane olacağı aklıma gelmemişti. Yavaşcça ilerledim salonun tam ortasında duran yuvarlak danışma masasına bir hanımefendi vardı masanın diğer ucunda.

"Merhaba ben biraz kitap okumak istiyorum da bunun için herhangi bir şey gerekli mi hani kayıt falan ?"

"Sadece bana adını soyadını sınıfını ve numaranı söylemen yeterli tatlım"

"Duru Akay 12/E 848"

O anda omuzumdan dürtülmemle arkamı döndüm

"Buyrun bir şey mi istem..."

Karşımdaki bir ayna mıydı yoksa ben mi hayal görüyordum ? Ona baktığımda o da en az benim kadar şaşkın görünüyordu. Uzun bir sessizlik oldu sonra söze ilk o başladı

"A-a-ama bu nasıl olur ? Sen bana benziyorsun ?"

O an bir şey hatırlar gibi olmuştum yaklaşık üç yıl önce annemle aramızda geçen bir konuşmaydı bu..

"Duru!"

"Efendim annecim"

"Kızım gel otur sana bir şeyler söyleyeceğim"

"Peki"

"Sana bunu söylemem senin için ne ifade edecek bilmiyorum ama kendinle ilgili bir şeyler öğrenecek olman hoşuna gidecektir diye umuyorum ve direkt giriyorum konuya ben yıllar önce seni doğurduğumda birinizi kaybettim.. Bu konuyu nasıl toparlayacağım bilmiyorum ama.."

"Birinizi ? Annecim neler diyorsun öyle ben buradayım işte hiçbir eksiğimde yok"

"Hayır Duru eksiğin var hem de bir can eksiğin var kızım senin ikizin eksik."

"Anlamadım ?"

"Benim aslında ikizlerim olacaktı tek yumurta ikizleri.. Yani bir tane daha senden düşün.. Gel gelelim ki birinizi doğumda kaybettim.. Ya da sonra bilmiyorum aslında iki ağlama sesi hatırlıyordum."

Kızı gördüğümde bu konuşma zihnimde canlandı ve hiç planlamadığım şekilde bir cümle kurdum..

"Biz ikiziz" neye dayanarak söylemiştim ki bunu ? Yarım yamalal hatırladığım bir konuşmaya göre mi ? Saçmalık.. Kurduğum cümleye karşılık vermesini bekliyordum neyse ki fazla bekletmedi

"Farkettim çok benziyoruz"

"Hayır öyle demek istemedim .. Hayır öyle demek istedim"

"Anlamadım"

"Sen beni boşver her şeyi anlatacağım bu arada adın neydi ?"

"Doğa.."

"Doğa mı ? Sabahtan beri seninle mi karıştırıyorlar beni ? Peki baban ne alaka ?"

"Sorma.. Bana da durmadan Duru deyip duruyorlar.. Baban ne alaka derken neyi kastettin bilmiyorum ama benim babam bu okulun müdürü"

"Şimdi anladım.. Neyse konuşmamız gereken çok şey var gel şöyle oturalım "

İKİZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin