Ben 21 yaşında bazılarına göre hala bir çocuk,bazılarına göre kendi kararını verebilecek biriyim ve bu gün hayatımın belki de en önemli kararını vereceğim.Ben Tony Rogers.Ben bir askerim.
Şimdi en başa dönelim.Burası brooklyn benim yaşadığım şehir.O kadar iyi olmasa da idare eder ışte."Koş Rogers koş","Hadi kurtulalım şunlardan."
Yine Roy ile sokaktaki şerefsiz amerikalılardan kaçıyorduk."Hala neden bu şerefsizlerden kaçtığımızı anlamıyorum Roy".Durup erkek gibi dövüşelim." Roy durdu ve "Sen şu haline bir bakar mısın Tony.Bir deri bir kemiksin resmen.Ben birini dövsem de sen sen... eve geri dönmek istiyorsan elimizi çabuk tutmalıyız."
Bizi koşturan iki kişi sokağın başında belirmişti."Hey oradalar ışte koş koş koş.Roy ardına bakmadan koşmaya başlamıştı.Ama bir sorun vardı.Ben olduğum yerde duruyordum ve kavga etmeye karar vermiştim.Roy birkaç metre sonra durup arkasına baktığında ben çok gerideydim."Hey Rogers ne bekliyorsun hala.O piçlerin seni gebertmesini mi!"
Ona doğru döndüm ve sırıtarak "Hayır,savaşıyorum."Roy'dan kurtulup arkamı dönmüştüm ki birinin yumruğunun suratıma indiğini farkettim.Sonra Roy'da koşmaya başlamıştı ve ben buna gerçekten sevinmiştim.Işte gerçek dostluk.Arkamı yeniden döndüm ve bu sefer çenemin altına bir yumruk aldım ve yere düştüm.Ama yerden kalkmam yalnızca birkaç saniyemi aldı.Sonra ayağa kalktım ve tam bir yumruk daha yiyordum ki Roy adamın yumruğunu tuttu ve "Neden kendi boyutlarında biriyle uğraşmıyorsun." dedi ve adamın burnunun üstüne bir yumruk geçirdi.Sonra diğer adamın yumruğunu savuşturup arkasına bir kasabın kediye attığı gibi tekmeyi bastı.Bende hemen yere düşen adamın üstüne atlayıp birkaç yumruk attım.Çünkü:Roy'un üstünlük taslamasını çekmek istemiyordum."Gelmeyebilirdin, ben zaten halletmek üzereydim."Roy bu sözüme karşılık büyük bir kahkaha patlattıktan sonra "Evet adamım hepsinin icabına baktın." dedi.Sonra bende sırıtıp gülmeye başladım.
Biraz ilerledikten sonra Roy birden irkildi.Sonra karnını tutup yere düştü.Elini çekip karnına baktım ve orada bir bıçak sıyrığı gördüm.Hemen etraftan yardım isteme başladım ama bugün pazar'dı ve herkes evinde uyukluyordu.En sonunda bir postaneye girdim ve oradaki görevliden arkadaşım için acil ambulans çağırmasını rica ettim.10 dakika sonra ambulans gelmişti ama Roy biraz fazla kan kaybetmişti.Hemen araca bindirdiler.Bende onunla beraber bindim ve Hastaneye gitmek için yola çıktık.
Hastaneye vardığımızda Roy'u doktor kontrolüne aldılar.Doktor acil birşeyinin olmadığını söyleyince içimden büyük bir oh çektim.Roy hemen oradan "Ben turp gibiyim doktor.Hemen burdan çıkabiliyor miyiz?" dedi.Doktor da "En azından birkaç saat gözetim altında kalmak gerekiyor.", "Yani bu hayır demek mi doktor?","Artık nasıl anlamak istiyorsanız bay Roy." dedi ve bizi Roy ile odada baş başa bıraktı.