Açıklama sonda hepinizi seviyorum.
Hatırlıyorum bir kaç yıl önceydi. Annemle babam ayrıydılar ve abimin doğum günü vardı. Bu yüzden babam bizi alıp evimizin karşısında ki parka götürmüş ve bir çardağa oturtmuştu. Ne zaman abimle boşanmayla ilgili bir konu açsak konuyu değiştirmeye çalışır yada direk kapatırdı.
Abimin doğum gününden 1 ay önce benim doğum günümdü ve gelmediği için çok üzülmüş , kırılmış ve sinirlenmiştim. Ama galiba bu duygularımı azaltmak için bana küçük bir ayı göndermişti. Tabii ki mutlu olmuştum gece ona sarılarak uyumuştum ama siz söyleyin yerini tutar mı? Tutmaz tabii ki. Abimin doğum gününe gelince ister istemez sinirlenmiş ve kıskanmıştım. Neden gelmedin diye sordum şehir dışındaymış. O zaman söylemedi ama ben yine sonrdan anladım o kadının yanında olduğunu. Normalde bizim hafta sonları babamızda kalmamız gerekiyordu. Ama biz babamı çok nadir görüyorduk nerdeyse. Zaten babaannemde kalıyordu sanırım. Kardeşim gittikçe daha fazla televizyona sarıyordu ve iletişimi kopuyordu. Babam zaten uzak bir yere taşınmıştı. Homeofis kurmuştu ve yine fotoğrafçılık yapıyordu. Annem o zaman bile kardeşimin babasını unutmasından korkuyordu. Yine söylüyorum şuan hepimiz iyiyiz Cemal i bize kazandırmaya çalışıyoruz ve şuan Cemal in bizimle arası da iyi. Fakat o zamanlar Cemal bizim yüzümüze bile bakmazdı mamasını yedirtmek ayrı bir dertti ve kaybettiği zaman fazlaydı. Rehabilitasyon merkezlerinin ders fiyatları fazlaydı ve devlet sadece iki ders fiyatını karşılıyodu ki bu Cemal in ihtiyacını hiç karşılamıyordu nerdeyse.
Babam kendi evine yeni taşınmıştı ve yerleşmişti. Evine bakmaya gitmiştik ve bir sitede ne küçük ne büyük bir evdi üst katında odası falan vardı alt katında ise stüdyo bilgisayar falan. Güzel bir evdi sevmiştim ama hiç orada kalmadım sadece bir kere görmeye gittim işte. Biz evi gezerken annemle babam konuşuyordu ama ne konuştuklarını duyamadım. Babama üzüldüğüm tek konu yanlızdı, eve geldiğinde onu karşılayacak kimse yoktu, sabah onu uyandırıp kahvaltının hazır olduğunu söyleyecek kimse yoktu, oynayacak, havaya kaldırıp tutacağı, takla attırıcağı vesayre...Kimse yoktu. En fazla arada halam veya amcamla görüşürdü ama zaten amcam da İstanbul daydı. Halamsa yine babama uzak bir yerde oturuyordu. O zamanı bilmiyorum belki o kadınla yaşamıştır bile. Sormadım daha doğrusu soramadım. Dilim varmadı söylemeye. Ve şuan hala merak ediyorum biz yokken neler oldu diye. Sanırım bu merak hep içimde kalarak büyüyecek ama dışarı çıkamayacak. Çünkü hiç bir zaman söyleyeceğimi düşünmüyorum. Her zaman kendimi avutmuşumdur " şuan yanımızda ilmasq bile en azından yaşıyor en azından hayatta diye" zaten o zamanlar sınıf arkadaşımın babası vefat etmişti ve bu her ne kadar kötü bir şey olsada bana bir şey daha değer bilmeyi öğretmişti. Ve kendimi avutmamı güçlendirmişti. Şuan o arkadaşımla hala aynı okuldayız ve sanırım üvey babası olacak amam hala mutlu üstelik hala babası yok ben nasıl geçmişte olan bir şey için bu kadar üzülürüm diye kendime kızdığım hile oluyor. Sizden tek isteğim değer bilmeniz.-------------------------------------------------------------
Evet arkadaşlar 2. Bölüm geldi! (Sonunda).
Biliyorum hem geç hem kısa oldu çok özür dilerim ama benim elimden gelende bu kadar umarım okumaya devam edersiniz. Duyuruda da bahsettiğim gibi yine fazla detaya girmedim. Ama yjnede bilgi vermeye çalıştım ilk bölümde yorum yazan arkadaş için de özellikle fazla detaya girmeye çalışdım. Lütfen hepiniz o arkadaş gibi yorum atarak nasil yapmam veya yazmam gerektiğini düşündüğünüzü yorum olarak yada mesaj atarak bana bildirin okuduğunuz icin de teşekkür ederim.. çok konuştum ya :D
ŞİMDİ OKUDUĞUN
OTIZMLI KARDES
RandomBundan sonra kimse bana adaletten bahsetmesin. Benim kardeşim bana abla diyemiyecekse ne anlami var bu adaletin,bu dünyanın. Bir insan için en çok değer verdiği kişinin daha çiğnemeyi bilmemesi kadar kötü bir şey var mı? YOK!!! Yediği tek şeyin ona...