6.Bölüm: Gösterişli Başlangıç
Turnuvanın açılış maçını yapacak Alkeon turnuva alanının içine girdiğinde tüm seyircilerden alkışlar koptu. Birçok kişi onun üç yıl önce 15 yaşında ezici bir şekilde turnuvayı egale etmesine hayran kalmıştı ve şimdi tekrardan o efsanevi genci izlemeye gelmişlerdi. Uzaktaki insanlar hayranlıkla baksa da arenaya yakın seyirciler Alkeon'un gözlerini görenler çoktan savaşa hazır olduğunun farkındaydılar ve ürpermeden edemediler.
Bu sırada Alkeon'un karşısına çıkıcak Leon'un yanında Ragnes ve Grey bekliyordu. Tetralı kardeşini bu zor savaş öncesi rahatlatmak için yanına girmişlerdi ama anlaşılan oldukça uğraşmaları gerekecekti çünkü 1.90 boyunda olan bu iri yarı adamın gözlerinde bile korku görülebiliyordu.
Leon 20 yaşındaydı ve geçen yıl Alkeon'la karşılaşmasa bile ilk turda bir Airis'liye yenilmişti ve orada Ethernal kılıçlarının gücünü ilk elden fark etmişti. O kılıçlar canlıydı... Büyüklerine anlattığında inanmasalar bile o birebir karşılaşmıştı ve karşısında ki sıradan bir kılıçtan farklı, sanki ruhunu yemek için cehennemden gelmiş bir canavardı ve şimdi o canavar onu hak eden birisinin elindeydi ve kalbi sakinleşmesini engelliyordu.
Grey Leon'u gördüğünde sırtına kocaman bir tokat attı. Şaşkınlıkla ona dönen Leon ne yaptığını anlamaya çalışırken konuşmaya başladı;
'' Korkuyor musun Leon? ''
Leon prensin önünde hemen kendini düzeltti ve her haliyle yalan olduğu belli olan bir gülümsemeyle;
'' Elbette hayır, ben üç yıl önceki kişi değilim . ''
'' Korkman doğal... Hatta korkmaman saçma olurdu. Karşındaki bir dahi ve bizden çok üstün bir teknolojileri var. Muhtemelen normal bir kılıcı olsa bile teknik açıdan senden üstün olup seni yenebilirdi. ''
'' Ah, gerçekten de çok güzel bir motivasyon konuşması oldu Prens. ''
'' Ama kaybetmeyeceksin ! Çünkü sen o tatlı uykusundayken geceleri kılıç salladın ! Kaybetmeyeceksin çünkü o kendinden güçsüz kişilerle antrenman yaparken, sen kendinden güçlülerle üç yıl boyunca her yerin şişene kadar savaştın ve şimdi ödül zamanı Leon ! O eziyetin karşılığı olarak onun şan ve şöhretini al gel ! ''
Leon artık savaşa hazırdı çünkü Grey'in sözlerinin öylesine söylenmiş sözler olmadığını biliyordu. Onla birlikte gecelerini gündüz etmiş. Onla birlikte büyüklerden ölesiye dayak yemiş ve onun sayesinde pes etmeden her seferinde kalkabilmişti. Bir an düşündü Leon gerçekten de ölmeden vazgeçmesinin imkanı yoktu...
Maçtan 1 Saat Önce...
Alkeon babasının önünde başo eğik, saygısını gösteriyordu. Babası her zaman dünyanın en iyi oğluna sahip olduğunu düşünüyordu. Güçlü, zeki ve sadık bir çocuktu o. Kral bunları düşünürken gülümseyen yüzü bir anda kaybolmuştu. Durumun ne kadar ciddi olduğu havanın ağırlığından bile rahatlıkla hissedebilirdi Alkeon.
'' Alkeon, her zaman iyi bir evlat oldun. Yetenekli olduğun kadar da yeteneğine güvenmeyip sıkı çalıştın. Sadece gücünle bile insanlar sana derinden bir saygı duyacak olmasına rağmen ayrıca kendini kitaplarla da geliştirdin ve bu günkü haline geldin. Seninle gurur duyuyorum oğlum. ''
Alkeon hiç duruşunu değiştirmedi ve babasının devam etmesini bekledi;
'' Bu turnuvanın önemini biliyorsun Alkeon. Burası gençlerin gücünü gösterdiği ve geleceğin liderlerinin kimler olacağını belirleniyormuş gibi görünsede bundan daha fazlası var. Her ülke kendi savaş sanatları, teknoleji ve bilgiliklerini gençlerine aktarır ve kendi ülkesinin kudretini gösterir. Oğlum, senden istediğim Alkia'nın diğer iki ülke arasında bir uçurum olduğunu göstermen ama bu turnuvayı kazanmakla olmaz. Bu senin dahi olduğunu gösterir. Eğer ülkenin kudretini de göstermek istiyorsan farklı bir şey yapmalısın oğlum.
Turnuva Sargoth Kralının İllüzyon büyüsü içinde yapılıyor. Bu büyü sayesinde illüzyonun içindeki beden acıyı tamamen hissetse bile, gerçek beden illüzyondaki bedenin %10'u kadar hasar alıyor ve can kaybını önlüyor. Senden istediğim şey ise oğlum... ''
Turnuva Alanı...
Leon Alkeon'un karşısına çıktığında kılıcını kınından çekti ve dev kalkanına kılıcıyla büyük bir darbe indirdi. Darbenin oluşturduğu ses ile bütün seyirciler kulaklarını kapatmak zorunda kalmıştı. Bu gösteriş bile Leon'un boş biri olmadığının kanıtıydı ama Alkeon hiç duruşunu değiştirmemiş hatta aynı bakışlarla ona bakıyordu.
İllüzyon bariyerinin devreye girmesiyle sırtındaki çift kılıçtan kan kırmızısı renkli olanı kınından çıkartırken hala ona bakmaya devam ediyordu. Bu bakiş bir düşmanına bakıyormuş gibi değil de hiç unutmak istemediği bir dosta bakıyor gibiydi...
Turnuva alanında sessizlik beş saniye sürmüştü. Ardından on beş saniye süren seyircilerin alkışları ve sonrasında o alan içerisinde bulunan herkesin içine düşen sonsuza dek korku...
Alkeon eakibin vücudundan ayrılmış kafasına bakarken babasının son sözünü duyar gibi olmuştu;
'' İstediğim şey ise oğlum, turnuvada sana denk gelen rakiplerinin son göreceği kişi sen olman! ''
Kumarbazın Notu: Aslında daha da uzun bir bölüm olacaktı ama buradan kesmeseydim uzunluk ciddi fazla olacaktı. Fark ettiyseniz uzunluğu yavaş yavaş artırıyorum. Bu bölüm 4.5 sayfadan oluşuyordu, kafamda kararlaştırdığım uzunluk ise bir bölümün 6 sayfa olması. Yarın muhtemelen yeni bölüm gelir. Desteklerinizi bekliyorum :)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beyaz Şeytan
FantasyKüçük balıkların, büyük balıklardan intikam aldığı bir hikaye... En güçlü üç krallıktan biri olan Tetra Krallığı, Alkia Krallığı tarafından ciddi bir şekilde hezimete uğramış ve haritadan adları silinmiştir. Şimdi ki Asil Tetra halkı kabile sistemin...