Kapıyı kapatarak evden koşarak çıktım. Herşey bu kadar karmaşık olmak zorunda mıydı?
Ne oldu diye mi soruyosunuz cevabını vereyim her zaman ki annemle tartışmamdan sadece biriydi.Hayata bu kadar erken başlamak bana göre değildi sadece diğer insanlar gibi olmak istedim neydi bu kadar zor olan. Bi insan annesinden nasıl nefret edebilir?Güldüm.
Herşey sadece 3 yaşımda başladı. Annemle babamın bitmek bilmeyen kavgalarından mı başlayım, yoksa babamın anneme attığı tokatlardan mı? 3 yaşındaki küçük bi kız çocugu icin bunlar zor değilmiydi sizcede?
Ama o gün şunu anladım o kadar acımasız bi babam vardı ki ondan nefret ediyorum. Zaten o günden sonra babamı bi daha gördüğümü söyleyemem. Şuan kim bilir nerde ve napıyodur haberim yok olmasında zaten.
Neyse o adamı düşünerek kendimi üzmeyeceğim.Etrafa baktığımda evden baya uzaklaştığımı farkettim ama bu umrumda bile değil. Biraz ilerledikten sonra parktaki çardağın birine oturdum. Telefonum titrediğinde mesaja bakmak için kilit ekranını açtım ve mesaja baktım.
Kimden: Azra
Nerdesin? Mekana gel.
Mesajına 'tamam' diyerek cevap verdim ve yürümeye başladım.
Azra benim çocukluğum. En yakın arkadaşlarımdan diyebilceğim biri o olmasa belki de şuan yaşıyor olmazdım. Bütün intihara kalkışlarımda o beni durdurmuştu ve annem. Başka kimsem yoktu galiba ne kadar yanlız olduğum gerçeğini hayat birkez daha yüzüme vurdu.
Mekana yaklaştıgımda bizim ekibin motorlarını görmem uzun sürmedi. İçeri girdiğimde azra el sallayarak:
"Çabuk olsana be kızım."
"Geldim be çatlama. Eee noldu beni buraya çağırmandaki amaç?"
"Bana bu atarlar sökmez Aymiracım git berkeye yap atarını veya buseye ama bana hayır."
Berkay üst kattan bağırarak:
"Bir baykuş atarı mı? Yok kalsın ben böyle iyiyim. Azra senin de ağzından çıkanı kulağın duysun ilerdeki çocuklarıma yazık benim." dedikten sonra hep birlikte kahkaha attık.
Arkadaşlarımı seviyorum mutsuz olduğum zaman bile güldürebiliyolar beni.
"Ya abartmayın." dedim yapmacık bi sesle. Atarım çok pis olduğunu bende biliyordum.
"He baykuşum he " dedi Doğu ordan."eee bu gece hangi bar?" diye devam ettirdi sırıtarak.
"Bana bakmayın bu gece yokum ben." dedim.
"Aymira canım arkadaşım sence ben böyle bişeye izin verir miyim? Tabiki hayır."
"Azra sonra anlatıcam, ama lütfen."
"Imm anladım öyle diyosun o zaman peki bu gecelik böyle olsun. Anlatcağına söz verdin beni unut bunu unutma."
Gülerek "tamam tamam" dedim.
Doğu "Baykuş o zaman eve bırakıyım seni?"
"Yok ya kalsın iyiyim ben böyle yine de saol. Azra hala niye çağırdığını söylemedin."
"İlla bi neden mi gerekiyor belki 'best friend'imi' özlemişimdir."
"Bu gece için çağırmıştık" dedi Berkay, deri ceketinin fermuarını çekerken.
"Hmm iyi o zaman size iyi eğlenceler. Cümleten görüşürüz dedikten sonra oturduğum köşeli koltuktan kalktım.
Azra gülerek:
"Görüşürüz pampi." demesiyle kahkaha attım.
Mekandan çıkarken gülümsemem yavaş yavaş solmaya başladı. Gerçekler yüzüme vurmaya başladı. Onların yanındayken daha iyiyidim biraz olsada unutuyordum bazı şeyleri, sanki onlarlayken başka dünyadaymışım gibi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BAYKUŞ
Chick-Lit"Bana herkes baykuş derdi neden bilmiyorum ama bende artık bu lakabı benimsemiştim. Hayatım her zaman bok gibiydi . Klasik baykuş hayatı." Derken Baykuşun hiç beklemediği şeyler olur... SİZİ BAYKUSUN KARMAŞIK HAYATINA BEKLERİM.