Kapının kolunu aşağı doğru çektim ve ittirdim.Açıktı!Kapı açıktı! Yüzüme bir zafer gülümsemesi yerleştirdikten sonra gördüğüm manzarayla bir şok geçirdim.Nasıl yani?Bu,bu gerçekmiydi?Lütfen beni çimdikleyin yada bir şaka olduğunu söyleyin!Gözbebeğimin sınırlarını aşmak için çaba veren gözyaşımın akıp gitmesine izin verdim.
-----------
Kesinlikle şaka yapıyorlardı.Onları tanıyordum,evet şakaydı!Yerde yatan Kate'e ve yere şok olmuş derecede bakan Aria'ya doğru yaklaştım,eğer Aria'nın elinde kan olmasaydı size cidden bunun fazla inandırıcı olduğunu söyleyebilirdim.Aria'nın omzuna dokunmamla irkildi ve dolmuş gözleriyle bana bir adım yaklaştı bende refleks olarak geriledim ve Aria dahada üstüme gelmeye başladı ben geriledikçe o geliyor ve vahşet dolu gözlerini gözlerimin üzerine dikiyordu.Neden birden böyle olmuştuki?İçindeki nefreti sezebiliyordum.Vallaha diyorum size Aria oscarlık oyuncu.Ah,Birde Kate'i unutmamak lazım ben orda yatsaydım şimdiye kadar kahkahayı patlatmış Aria'da bana planı bozduğum için bana küfürler savuruyor olurdu.Ben bunları düşünürken Aria kaç dakikadır kapalı bilmediğim ağzını birkaç kelime söylemek için açmıştı 'Veya söylemeye çalışmak için'.
Aria;"Alex?Bana inanamayacaksın değil mi?Ama sana yemin ederimki Kate'i ben öldürmedim."
Önce boğazımı temizledim ve sonrasında söze başladım
Alex;"Şakanında bir dozu var artık Aria.Kate'e söylede bitirin artık şu oyunu"
Aria;"Hayır,hayır bu bir şaka değil ve Kate'i ben öldürmedim.Bunu asla yapmam"
Ne desem?Sözleri üzerine biraz etkilenmiştim.Bu yüzden Kate'e doğru birkaç adım attıktan sonra korkarak yere eğildim.Elimi boynuna nabzının attığı yere koymamla çığlık atarak çekmem bir oldu.Belkide elimi yanlış yere koymuşumdurda o yüzden atmıyordur ha?Aria'nın yüzüne baktığımda korku doluydu.Bu kadarı da şaka olamaz artık hem şakaysa bile ben ağlayınca sonlandıracaklardır Kate'i diri diri gömecek halleri yoktu ya?Şaka değilse de ağlamamın bir mahzuru yoktu zaten.Deminden takviye olarak bir tane gözyaşı gelmişti ama o zaman bunu durdurabilmiştim çünkü hiçbir kesinliği yoktu belki hala küçücükte olsa bir umut vardı içimde.Hıçkırmaya başladım,ne yaptığımın farkında değildim.O sırada Aria elleri kanlı olmasına rağmen saçlarımı okşamaya başladı.Sahi,neden Aria'nın eli kanlıydı?Kate'in kanı?Yok artık Aria bunu yapmış olamazdı.Yerimden sıçradım ve Aria'ya tedirgin bir bakış attıktan sonra konuşmaya başladım"Ambulansı aradıktan sonra ellerinin halini soracağım"Aria'da ağlamaya başladı belki cidden o yapmamıştır?Üşümeye başladığımda camı kapatmak için o yöne doğru yürüdüm fakat,cama ne olmuştu öyle!? Boydan boya kırıktı ve yerde parçaları duruyordu.İşin kötüsü de benim bunları duyamamamdı.Belki cam ben uyurken kırılmıştır Kate sonra ölmüştür?Evet belki Kate sonradan ölmüştür? Kate,Kate,Kate öldü o gerçekten öldü.Birkaç dakika önce yüzünü gördüğüm kız şu anda ölüydü.Tamam, gözümü tam açamadığımdan yarı görmüş olabilirdim ama sesi,sesi aklımdan hiç çıkmıyor."Alex!Alex!Alex?Hadi ama uyumadığını biliyorum şapşal"Kafamın içinde defalarca tekrarlanıyordu bu cümle."Alex!Alex! Alex? Hadi ama uyumadığını biliyorum şapşal" tekrar ve tekrar.Telefonumu elime aldım ve ambulansı arayıp adresi verdim.Aria o sırada elini yıkamış olacakki elindeki kan yerini Alex'in buğday tenine bırakmıştı
Kate'in suratına birkez daha baktıktan sonra merdivenlerden koşarak aşağıya indim ve koltuğa oturdum.Size deli olduğumu söylemiş olabilirim ama bir ölüyle aynı evde yaşarken televizyon izleyecek kadar değil.Dizlerimi kırpıp karnıma doğru çektim, yüzümüde iki avcumun arasına aldım ve sessizce ağlamaya başladım Aria tam yanıma geldiği sırada zil çaldı.Kapıya doğru büyük ihtimalle morarıp kızarmış gözlerimle birlikte ilerledim,ambulans gelmişti başta duraksadım umarım yüzümün haline bakıp benide yatırmayı düşünmezlerdi buda benim huyumdu işte ağladığım anda gözlerim morarıp kızarırdı saçma düşuncelerimden kurtulup kendime geldiğimde yukarıyı işaret ettim ve onlarla birlikte bizde çıkmaya başladık.Aria'nın buz kesmiş elini tutuyordum ne kadar soğuk olsa bile bana yinede güven veriyordu,ona güveniyordum asla böyle birşey yapmazdı yani umarım.Odaya girdiğimizde birkaç kontrol yaptılar ve Kate'i bir sedyeye yatırıp üzerini beyaz bir örtüyle kapattılar.Ağlamam dahada güçlenmişti çünkü en azından bir umudum vardı içimde ama hepsi,hepsi gitmişti artık,paramparça olup içimde esen kuvvetli rüzgarın onları götürmesine izin vermişlerdi.Onsuz ne yapacaktım ben?Kim benim sabahları uyanmam için başımın etini yiyecekti?Aria bunu yapabilir ama artık asla eskisi gibi olmayacaktık.Üçümüz okulun koridorundan gülerek geçtiğimizde kimse bize özenerek bakmayacaktı, sadece;Aa!?Bunlar birkaç ay önce arkadaşları ölen kızlar değilmi?Diyerek bakacaklardı.Zaten hepimizin ailesi yurtdışındaydı biz lise için burayı seçmiştik sonra arkadaş olup aynı eve taşınma kararı aldık.Belkide bizi birbirimize bağlayan şey hepimizin ailesinden bir parçanın eksik olmasıydı Aria'nın babası,benim annem,Kate'in ise kardeşi vefat etmişti.Birbirimize güvenerek tüm sırlarımızı anlatıyorduk.Tabii o odada ne olduğu hariç.Cidden bu kadar olaya rağmen hala merak ediyordum içerisinde ne olduğunu.Beni düşüncelerimden ayıran şey bu sefer Kate'in annesi olmuştu,ah doğruya kadın ne kadar üzülmüştür şimdi.Kendime geldiğimde bir hastanedeydim.Bayılmışım.Ben biraz daha toparlandıktan sonra hastaneden çıkma kararına vardık.Kapıya doğru birkaç adım atmışken birden önümden siyah kapşonlu, siyah eldivenli ve siyah kot pantolonlu bir çocuk geçti,siyah,siyah,siyah. Giderken yere bir kağıt düşürmüştü.Aria'nın ve annesinin kolundan çıkıp kâğıda doğru uzandım ve 2 kere katlanmış olan tarafını açtım.İçinde yazan şey "Seni seviyorum,her zaman benimsin"di muhtemelen sevgilisine götürüyordu ve düşürmüştü.Ah!Ne yazık!Sevgilisinin karşısında süt dökmüş kedi gibi kalacaktı şimdi.Acaba peşinden gidip versemiydim kağıdı?Ama çok hızlı koşuyordu ve şimdiye kadar bayaa uzaklaşmış olmalıydı.Yani,unut gitsin Alex.O kağıt parçasını yanımda duran çöp kovasının içine attım.Aria ne olduğunu sormuştu.Tabii bir işi yarım saatte yaparsam endişelenir kız.Birşey yok diye geçiştirdim.Çünkü gereksizdi ve anlatmasamda olurdu.
------
Biliyorum aşırı alakasız biyerde kestim ama el insaf teli elime aldığımda saat 8'e gelmemişti şimdi 9 buçuk ve ben şuan hala kendi kendime konuşuyomuş gibi hissediyorum.Neyse umarım begenmişsinizdir beğendiyseniz Vote ve yorum atmayı unutmayın.Beğenmediyseniz de yorum olarak eksiklerimi yazın ve ben onları tamamlamaya çalışıyımm.^_^ *_*
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HEART ATTACK Z.M. FANFICTION
FanfictionKim Dünyaca ünlü bir Pop yıldızının normal bir kıza aşık olup "Gizli Aşık"rolünü oynayacağını düşünürdüki?Hiçkimse. PLL hastası Alexandra bile.