Hayaller ülkesinde yaşıyorum sanki,odamın tavanının boş resim sayfası gibi duruşuna hafif hayal fırça darbelerimle vuruşlar yapıyorum.Seninle yaşayamadıklarımı orada yaşıyorum seni çiziyorum bende sana ait tek resmindi belki...
Bir geceydi seninle karşılaşmamız, hafif rüzgarlıydı hava, sanki biri beni sana itiklemişti.Çarpıştık ben "pardon" dahi diyemedim gözlerine bakarken çok masum duruyorlardı dönüp bana "kusura bakmayın hanımefendi " deyişini unutamıyorum hala canlanıyor gözlerimde o bakışın tavanda durulu sadece bana bakıyor.Sabah olmuştu saat çalıyordu o dün geceyi hala unutamamıştım ama üniversiteye gitmem gerekiyordu hızlıca hazırlandım evden çıktım arkadaşım Gamze ile buluştuk.Ona senden bahsettim anlatırken bile heycanlanıyordum.Gamze ise bana dün reklam filmi çekmek için gittiği yerin ceo su olan Enis adında birini anlattı asla aşka dahi inanamayan arkadaşım ondan hoşlanmıştı.Onu merak etmiştim nasıl biriydi ki Gamze ona aşık olmuştu.Derse girdik anfinin sonlarına gözüm takıldı en arkada biri oturuyordu evet biri bir erkek gözüm onda takılı kaldı.Göz göze geldik evet şimdi bana bakıyordu ve bana doğru yürümeye başladı...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GEÇ GELENİM...
General Fictionİlk defa kitap yazacağım daha doğrusu buraya normalde bir defterim var yarım kalmış hikayelerim var buda onlardan biri...Aria'nın duygularının içinde kaybolup giderken bay kibirli ile kaderin onlara oynadığı küçük bir oyun...