Bırakma

bölüm 2

Gizem....

Genç kadın odasında akşama hazırlanırken sinirden dişlerini kıracağını biliyordu! Kişiliksiz eniştesi yine ona asılmış yetmezmiş gibi gece bara gitmeye mecbur bırakmıştı! Rahmetli eşine olan sözü olmasaydı o adamın kafasını çoktan yerinden kopartmış olurdu!
Bilekte biten yüksek topuk botlarını giymeye çalışırken siniri hareketlerine de yansımıştı! Yengesinin kocası, biricik eniştesi yalnız yakaladığı her fırsatta genç kadına sulanıp en sonunda burnundan olunca, iğrenç bir plan yapmış bu akşam ki eğlenceye kadını da mecbur bırakmıştı. Kocasına olan sözünü bir an unutsa hemen bu evi terk eder hayatını yaşardı!
Hızla başını sağa sola sallayıp boy aynasında kendini inceledi, tüm bu saçmalıklara bir süre daha dayanmak zorundaydı! Bu aile de kimse onu istemiyorken ne kadar daha dayanabilirse artık. Kapısı sertçe çalındığında gözlerini devirmeden edemedi, bu şekilde kapıyı çalan tek kişi tanıyordu

"Gelebilirsin gülcan"

Kapıdan içeriye 35 yaşında hiç calışmamış olan yengesi girip genç kadına iğrenen bakışlar attı. Gülcan, kocasının bu pisliğe asıldığını elbette biliyordu ama şimdilik elinden hiç bir şey gelmediği için görmezden geliyordu.

"Hazır mısın bakmaya geldim?"

Gizem elbette ki onun dudaklarında ki sahte tebessüme kanmadı, bıraksalar becerebilecekmiş gibi üzerine atlardı ama kimse nasıl onu bu evden kovamıyorsa yengesi de bu sebeple susuyordu, şimdilik...

"Evet hazırım"

"Şekerim makyajın az gibi"

yüzünü buruşturarak söylediği bu fesat söze Gizem yüksel telden bir kahkaha attı.

"Tenim makyaj istemiyor biliyorsun, kimimizin aksine"

diye mırıldanırken yengesine yan bakış atıyordu. Dudakları ince çizgi haline gelen Gülcan kadının imasını anlamıştı! Gizemin beyaz teni ve doğal pembe yanaklarının aksine kendi yüzünde çok uğraşsa da kapatamadığı akneler vardı! Şuan etraf dönsede gülümsedi her şey belli olduğunda bu sürtüğü öldürecekti, diğerlerinin aksine onun savunma sporu yapması onu korkutmuyordu!

"Aşağı da görüşürüz, geç kalma !"

Sinirini ve nefretini saklama gereği görmedi, bu kadının bu evde ki günleri sayılıydı! Kapıyı çarparak çıkan yengesinin ardından dudaklarında ki sahte tebessüm kayboldu, hepsi onun bu evden gideceğinden emin olduğu için sabretmeye çalışıyorlardı. Ölen kocası tüm mal varlığının büyük bir kısmını karısına bırakmıştı, bu yaşadıkları geniş ve her yeri antika ve değerli eşyalarla dolu evde dahil ama vasiyete öyle bir şart koymuştu ki Gizem bile bu evde kalamayacağını biliyordu. Ölen kocasına, en değer verdiği insana söylenmeden geçemedi. Ne kafasına göre gidebiliyordu ne de burada kalabiliyordu. Sürenin dolmasına daha çok uzun zaman olsa da isteği imkansızdı!
Çift kişilik yataktan küçük siyah çantasını alırken derin bir nefes alıp oynamak zorunda olduğu 'mutluluk' oyununa hazırlandı. Muhtemelen eniştesi ve diğerleri aşağıda onu bekliyordu. Son kez üzerinde ki yüksek bel deri pantalona ve kısa badisine baktı. Saçları göğüslerinin biraz altında, gece gibi siyah düzdü. Hep afrikalılar gibi dalgalı saç istesede muhtemelen ailesinden gelen genetikle saçları dümdüzdü. Hazır olduğunu varsayarak merdivenlerden aşağı indi, köşeyi dönerken yengesinin kızgın sesini ve eniştesinin keyifsiz sesini duyuyordu.
Büyük salona girdiğin de yengesi onu görüp anında sustu, yine şikayet ediyordu! Yanlarına yaklaşırken eniştesinin gözleri resmen soyuyor gibi hissettirse de sırtını dikleştirip

"Çıkabiliriz"

dedi. Bir eli pantalonunda ona hayranlıkla bakan eniştesinin aksine yengesi bıçakla dalmak istiyor gibi gözlerini kısmış bakıyordu, kıskanç!

Yaklaşık yarım saattir berbat müzikte sadece içerek eve dönmek için zaman sayıyordu. Eniştesi arabaya bindikleri anda yine asılmış yengesini cehennemin dibine gömüp onunla evlenmek istediğini söylemişti, sanırım bu 34. defa söylediği bir şeydi. Dışarıya her şey yolunda gösterisi yapmak ve 10 dakika da bir dans etmek için uğraşan eniştesini öldürmek istemese eğlene bilirdi! Onu bu yaşında yalnız bırakan eşine son nefesinde söz vermiş olmasa şu saniye bu şehirden hatta ülkeden gider, tüm serveti gereksiz ailesine bırakırdı! Gitmeden eniştesinin çok değerli aletini koparıp boynuna tasma diye takacağından emindi! 2. birasını içerken bulunduğu köşeden etrafa göz attı. Kendi yaşıtları gülüp eğleniyorken mutsuz olmak kalbini kırsa da elinden başka bir şey gelmedi. Enişteleri ve daha az kavga ettiği yengesi onun her hareketini göz hapsine almış tepesine binmek için bekliyorlardı. Adı gibi emindi ki burada birisi ile tanışıp aşık olacağından deli gibi korkuyorlardı, çünkü Gizemin evlenmesi demek vasiyette geçen şartı gerçekleştirip büyük mal varlığına el koyması demekti. Bu düşünce genç kızın gülmesine sebep oldu, kocası öyle bir şart koymuştu ki yapması imkansızdı! Geçmişte yaşadıkları aşk fikrine tamamen engel olan şeylerdi, sevimli ailesinin de tek güvendikleri nokta buydu!

ARKADASLAR MULTİ DE GİZEM KARAKTERİ BULUNMAKYADİR