3 hayat, 3 kız ve tek bir macera: Her şey dünya turuna çıkma kararı ile başladı.
ஐஐஐஐஐஐஐஐஐஐஐ
ஐஐஐஐஐஐஐஐஐஐஐஐஐஐ
"İçimden bir ses bir karavana atlayıp basıp gitmemizi söylüyor. "
ஐஐஐஐஐஐஐஐஐஐஐ
ஐஐஐஐஐஐஐஐஐஐஐஐஐ
Kalk gidelim.
Daha görmemiz gereken şehirler var...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Fotoğraftaki şahıs Derin Başar.
İyi okumalar.
Teşekkürler...
########################################
Derin'in Ağzından:
Kumsal her zaman ki gibi başımın etini yiyip beni ikna etmeyi başarmıştı. İnanamıyorum şu an hırsızlığın temellerini atıyoruz.
" Hadi gidip amcaya karavanın içini gezmek istediğimizi söyleyelim. Ondan sonra da kaçırırız karavanı." dedi Kumsal.
" Bu kadar saçma bir fikir benim aklıma bile gelmez ama sevdim, çünkü ben zaten çok saçmayım." dedi Doğa
" İnsanın kendisini bilmesi güzel şey. Hadi gidip şu karavanı çalalım." Diyerek diyoloğu kapattım ve amcanın yanına gittik.
" Amca biz tekrar geldik ve kararımızı verdik." dedim sonra da kızlara dönüp göz kırptım.
" Kızım ben seni çok beğendim, alayım mı seni oğluma?" diyince gözlerim irileşti.
" İşler gittikçe ilginçleşiyor." diyerek saçlarını karıştırdı Kumsal.
" Sen sus bir!" diyerek Doğa Kumsal'ın ağzını kapattı.
"Ne diyorsun amca sen. Ben daha 19 yaşındayım!" diyerek amcanın üzerine yürüdüm. Doğa ve Kumsal kollarımı tuttular ve beni durdurmaya çalıştılar.
" Tutmayın beni! Tutmayın beni!" diye bağırmaya başladım. Olayı gören bir kaç kişi etrafımızda toplanmış meraklı gözlerle bizi izliyorlardı. Rezillik diz boyu resmen! Yine biz, yine rezillik.
"Sakin ol kızım." dedi amca.
"Tamam Derin sakin ol. Yok öyle bir şey. Amcacık sana şaka yaptı." diye küçük bir çocukla konuşurmuş gibi konuşuyordu benimle Kumsal.
Gözlerimi kapattım, ona kadar saydım... Ardından sakinleşmeye başlamıştım.
"Amca biz bir karavanın içini gezsek olur mu?" diyerek söze atladı Doğa. Ardından Kumsal'da Doğa'ya arka çıkmak için arkadan 'Arizona Kertenkelesi' gibi başını sallıyordu.
"Tabi siz keyfinize bakın."
İşlerin planladığımız gibi gittiğini farkettiğimde sırıttım. Karavana girip anahtarları aramaya başladık. Tabi ki bulamadık. Karavanın ön camından baktığımda ise amcayı ve hemen arkasındaki masanın üzerinde bize ' Zaaaaa' diyerek sırıtan anahtarı gördüm.
"Hassiktir lan! Anahtar masanın üzerinde. Nasıl alacağız lan!" dediğim anda Kumsal ve Doğa aynı anda olmasa da bana baktılar.
"Camı kıralım, amca buraya gelsin sonra birimiz anahtarı alsın." diye saçma bir fikir ortaya attı Kumsal. Doğa ve ben mala bakar gibi Kumsal'a bakmıştık. Sonra farkettim ki cidden mala bakıyormuşuz.
"Saçmalamayın. Çünkü saç malanmaz taranır. Ama konumuz bu değil." dediğimde kızlar gözlerini devirdiler.
"Aklıma bir fikir geldi! Ben amcanın yanına gidip üzerine bayılayım, siz de anahtarları çorlayın!" diyen Doğa'ya baktık ve " Doğa bu kadar zeki miydi yahu?" dedik aynı anda. Ardından bir az düşünüp bu fikri kabul ettik. Doğa sessizce amcanın arkasına saklandı ve birden önüne çıkıp amcanın üzerine bayıldı.
