BIRAK İMKANSIZ KALSIN~

BÖLÜM-1

Kollarımdan tutulup sürüklenerek restorandan çıkartılırken bir yandan da hala bağırmaya devam ediyordum.

"Ulan şerefsiz sen kimsin ki beni güzel buluyorsun !!"

"Ya sizde bıraksanıza beni o ağzı yamuğun hakkından geleyim."

Tabiki de bırakılmadım. Bir güzel kapının önüne konuldum hatta fırlatıldım  desem daha iyidir. Hemen ayağa kalkıp üzerimi düzelttim ve yeniden bağırmaya başladım.

"Hepiniz şerefsizsiniz! O götveren bana sarktı bende onun hakkından geldim. Pişman da değilim anlıyor musunuz? Gözünüzü para bürümüş sizin!" 

Artık boğazım yanmaya başlamıştı. Haklı olduğum halde bu durumda olmak sinirime dokunuyordu. Henüz yarım saat öncesine kadar güzel bir işim vardı. Lüx bir restoranda garsonluk yapıyordum. Gelen müşterilerin hepsi üst tabakadan insanlar olduğu için haliyle bahşişi de bol veriyorlardı. Ama ağzı yamuğun biri gelip bana sulanmasıyla devrelerim yanmış, istediği bol köpüklü Türk kahvesini kel kafasından aşağı boşaltmıştım. Sonra da görüldüğü gibi kapıdayım işte. Adam zengin ve tanınmış olunca beni haklı bulmalarını beklemek tam bir aptallıktı zaten. Kapıdaki güvenlikler üzgün gözlerle bana bakıyordu. Beni sürüyerek dışarı çıkarttıkları için onlara kızamazdım. Sonuçta onlarda işini yapıyorlardı. El mahkum yani. Ama benim adım Nagihan'dı ve bana yapılan bu haksızlığı onların yanına bırakmazdım. 

Etrafıma bakınarak taşıyabileceğim büyüklükte bir taş aradım. Restorandan biraz uzaklaşarak güvenliklerin gittiğimi sanmalarını sağladım. Yol kenarında bulduğum iri bir taşı alarak tekrardan restorana yöneldim. Taş arkamdaydı ve güvenlikler kendi halinde konuşuyorlardı. Restoranın dış cephesi tamamen camdı bu sayede müşterileri görebiliyordum. Yamuk ağızlı kel adamın oturduğu masayı görünce haince sırıttım. Kimseye görünmeyerek o tarafa doğru yürüdüm. Masasının hizasına gelince cama yaklaştım ve sol elimi yumruk yaparak camı tıklattım. Adam beni görünce yeniden öfkeli gözlerle bana baktı. Kel kafası kızarmıştı. Az bile olmuş! Sahtecikten 32 diş gülümseyerek geri geri 5 10 adım yürüdüm. Sağ elimdeki taşı havaya kaldırarak ;

"Benim bu işe ihtiyacım vardı orospu çocukları!!" diye bağırarak taşı cama fırlattım. Camın kırılma sesi gelirken hemen arkamı dönüp koşmaya başladım. Restoranın geniş bahçesinden çıkarken güvenlikler çoktan arkamdan koşmaya başlamışlardı. Neyse ki hızlı koşan biriydim. Ana caddeye çıktığımda hala peşimden geldiklerini duyabiliyordum. Sağ omzumun üstünden baktığımda bir tanesinin bana yaklaşmış olduğunu gördüm. Kendimi zorlayarak daha hızlı koşmaya başladım. Bir tane köşeyi döndüğümde kırmızı ışıkta bekleyen arabalardan birini gözüme kestirip ona doğru koştum. Şuan yapmış olduğum her ne kadar delilik olsa da o güvenliklerin beni yakalayıp polise götürmelerini istemiyordum. Gözüme kestirdiğim arabanın yanına geldiğimde arka kapısını açarak içine atladım. Kapıyı hızlıca kapatıp derin nefesler almaya başladım. Güvenlikler köşeyi dönmüş ama beni görememişlerdi. Atlatmıştım !

Bir kez daha derin nefes alarak kafamı sağa sola çevirdim ve bana bakan iki tane ela gözle karşılaştım. Adam bana şaşkınlıkla bakıyordu. E haklı tabi. 

"Özür dilerim. Arabanıza binmeye mecburdum. Yoksa hırsız felan değilim yanlış anlamayın." dedim gülümsemeye çalışarak. Adam hala gözünü kırpmadan bana bakıyordu. Yeşil ışık yanmış ama araba hala hareket etmemişti. Şoföre baktığımda oda şaşkınca bir bana birde yanımda ki adama bakıyordu. Bakışlarımla dışarıyı hızlıca taradım ve güvenlikleri ortada göremeyince rahatladım. 

"Im.. tekrardan özür dilerim. Peşimde birileri vardı da onlardan kaçmak için arabanıza bindim. Merak etmeyin hemen iniyorum. diyerek kapının koluna uzanmıştım ki kolum sertçe tutuldu. Başımı hemen yan tarafa çevirdiğimde elalarla dip dibeydim. Bu yutkunmama neden olmuştu. Biraz daha yüzüme eğilerek konuşmaya başladı;

"Hiç bir yere gitmiyorsun bayan kaçak. Mustafa arabayı çalıştır. " Nefesi tüm yüzümü yalamıştı. Korkuyla gözlerimi irileştirdim. Az evvel bir beladan kurtulmuş olabilirdim ama şimdi daha beter bir belanın ellerine düşmüştüm. Sıçtık !

---

Merhaba ! Bu yazdığım ilk hikayem. O yüzden birden çok hatalarım olmuş olabilir. Ama yinede umarım beğenirsiniz. Yorum ve beğenilerinizi bekliyor olacağım. 

-Melike