ESİR YÜREK | JENNIFER ROYCE - Jennifer Royce Hikayeleri
Aynı kadere mahkûm olmaları bir tesadüf müydü?
Fahid, korsan gemilerinde köle olarak büyümüştür. Yaşadığı hayatın zorlukları genç adamı katı ve duygusuz birine çevirirken, aynı zamanda hayatta...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Ayrin mutlu bir şekilde uyuyup, sabah erkenden kaldığı yerden enerji dolu ve cıvıl cıvıl kalktı. Dün gece Fahid'in gelmesi tüm sıkıntılarını bir anda gidermişti. Güven veren bir çınarın koca gövdesinden alınan güç gibi ,sığındığı kolların korkularını iyileştiren bir gücü vardı.Yüreğindeki korku ejderhalarını yenen şövalyesiydi o. Kıkırdayarak aslında korsan diye düşündü.
Yemek odasında kahvaltı beklemekte olan kızın görüntüsü, Cecil'in dikkatle ve araştıran gözlerle bakmasına neden oluyordu.
Kahvaltı masasında ağabeylerine takılıp onları kışkırtarak eğlenmeye devam etti. "Will hani şu gittiğimiz..."William cümlenin sonunu duyamadan lokmasını aceleyle yutmaya çalışırken neredeyse boğuluyordu.Bakışlarında çakan şimşeklerle kızı uyardı.Ayrin masumca "Operadan bahsediyorum. Karşı locada oturan şu iri..."Willin yeniden boğulurcasına öksürükleri diğerlerinin merakını çekmişti. Genç kız o gece karşı locadaki iri göğüslü güzelle ortadan kaybolan ağabeyini bulduğunda oldukça utandırıcı bir durumdaydılar. Ayrin gözlerini açarak "Hasta mısın Will? Karşı locada oturan iri yarı adamın kim olduğunu merak etmiştim."diye sordu.Genç adam kızarmış gözlerle kız kardeşine bakarken "Ben değilim fakat sen birkaç gün yataktan çıkmasan iyi olur."diye tısladı.
"Ama neden ,sağlıklı görünmüyor muyum?"
"Sana yapacaklarımı düşünürsek hiç sağlıklı görünmeyeceksin."dedi kıza eğilip sesini kısarak. "Şimdi çeneni kapa ve kahvaltını et!"
Cecil kemik görmüş köpek hevesiyle "Kimden bahsediyor William? Tanıdığımız bir centilmen mi?"diye sordu.Ayrin'in bir beyefendiyi sorması ilk defa karşılaştığı bir durumdu ve bu kadının dikkatini çekmişti.Will'den sadece anlamsız bir homurdanma duyuldu.
"Tiyatrodaki aktris Bayan Amelia'yı gördün mü Derek? Çok güzel bir kadındı." Derek ikisi arasındaki diyalogdan hoşlanmış bir yüz ifadesiyle yemeğini yiyor fakat konuşmalara katılmıyordu.Küçük cadının dikenlerini kendisine çevirmesiyle çatalı tutan eli havada kaldı. Bakışı babası ve Cecil arasında gidip geldi.Lanet olası arsız kız kardeşinin nereden öğrendiğini bilmiyordu. "Çok fazla konuşmuyor musun Ayrin?" diyerek tehditkar bir bakış attı.
"Yeni gösterisine beni de götürürsün diye umut ediyordum."
"Will'in de dediği gibi ağır bir hastalıkla kendini yatakta bulmadan önce sus!"Dişlerini arasından tehdit ederek konuşan ağabeyine sevimli bir gülücük atan Ayrin ayağa kalktı. "İzninizle ,size afiyet olsun."
