2.BÖLÜM

15 1 0
                                    

Dün akşam kendimi uykunun kollarına teslim ettim ve hiç sabah olmasını istemedim fakat ne yazıkki tontişim beni uyandırıyor yani ben öyle sanıyorum bildiğin su döküyor kafama yahu.Gözlerimi açtım ve tontişimin üzerine atlayıp sarıldım can parçam be bu kadın.

"Tontişim bu su dökme fikri de nerden geldi acaba?"

"Melek aşağıda yavrum böyle uyandırmak istemezdim ama çok ağır bir uykun var bunu sende biliyosun.

"Valla bilmez miyim neyse sen çık ta ben giyineyim Melek beklemesin"

Odadan çıkarken öpücük bıraktı yanağıma ve bende hemen banyoya gidip rutin işlerimi hallettim odama geri döndüğümde dolabımdan bir kot şort ve siyah bluz aldım üzerime geçirdim çantama başka bir şey koymadığım için sadece telefonumu alıp içeri geçtim.Melek telefonuyla uğraştığı için beni farketmedi.

"Melek beni takar mısın noldu sana salak gibi gülüyosun"

"Yok bir şey ya anlatırım yolda"

Anladım ki özel bi mesele hadi hayırlısı.Masaya oturup kahvaltılıklardan atıştırdım Melek hala bisey yemedi acaba şu telefonla ne yapıyor derken benim telefonum çaldı.Cebimden çıkarıp baktığım da bilmediğim bir numaraydı açtım bende kulağıma götürdüğümde

"Buraktan uzak dur"

Ve suratıma kapattı bu neydi şimdi tontiş ve Melek bana kim o dermiş gibi bakıyordu.

"Kimse değil galiba yanlış aradılar"

dedim. Korkutmak istemedim Melek'e yolda anlatırım nasıl olsa.Kahvaltımız bittikten sonra Melekle ayakkabılarımızı giyip hızlıca binadan çıktık.Şimdi anlat bakalım Melek.

"Melek bana bir şeyler anlatıcaktın galiba"

Kafasını olumlu anlamda sallayıp konuşmaya başladı.

"Dün sınıfa gelen yeniler var ya neyse benim yanıma oturan Berke onunla biz daha önceden ufak bir kazayla tanışmıştık işte sonra bide dün bizim sınıfa gelmesiyle muhabbetimiz de arttı gibi birbirimize telefon numaralarımızı felan verdik iyi anlaşıyoruz işte"

"Melek ve Berke hmm bi düşünüyorum da seviyosan olur kardeşcan"

Utanmıştı anladım onu daha fazla utandırmamak için sustum ve buz böyle konuşurken okula adımımızı atmıştık.Yine okulun gözü üstümüzdeydi ama olsundu artık o kadar da 3. senem ve beni tanımayan yok yani kavgalarımla ünlüyüm neyse bu kadar ego yapmam yeter.Sınıfa girdiğimde Burak oturuyordu sıramda yani artık onun da sırası hızla gidip

"Bi kalkar mısın duvar kenarına geçicem"

"Geç o zaman"

"Müsade et geçiyim malmısın la sen"

"Düzgün konuş ağzını kırdırtma"

Gözleri o kadar çok koyulaşmıştı ki anlam veremiyordum.Ayağa kalkıp duvar kenarına itti piç kurusu.Kolum acıdı sanki biraz. Umursamaz mı bi insan kolum acıdı.Hoca sınıfa girdi yoklamayı alıp derse geçti.
Tabi bej yine akıllı olarak ders dinlemedim ya Allah aşkına bi tek ben mi sevmiyorum okulu.Tenefus zili çaldığında hemen kendimi dışarı attım sınıftan. Melek'te peşimden geldi ve kantine gittik bizim yerimize birileri oturmuş tabi ki Burakla Berke hayır yani onlardan başka herkez tanıyo ve oturmaz Kantindekiler korkuyla bana baktılar ve tekrar Burak'a kızların çoğu beni aldırış etmeden Burak'a yavşadılar.
Hızlıca masaya ilerledik oha ya Melek hanım sandalyenin birine oturdu.

"Kalkın burdan"

dedim.Sinirlerime hakim olmaya çalışarak.

"Ya her şeye sinirlenme nasıl bi kızssın hatta kızmısın süpheleniyorum küçük"

Bu dedikleri ağrıma gitti ve tokat attım hızlıca sınıfa gittim çantamı aldım okuldan tam çıkıcakken Burak kolumu tuttu ve beni durdurdu.

"Ne yapıyorsun"

" Seni tutuyorum"

"Sağol anlamadım bırakır mısın gidicem"

Gözleri sinirle bakıyordu ve kolum acıyordu nasıl sıktıysa.

"Bak seni uyarıyorum trip atma amk irda sana öyke dememin biraz kendine çeki düzen vermen daha beni tanımıyosun tokat patlatmak ne haddine şimdi susuyorum hadi siktir git"

Gözümden bir damla yaş geldi dedikleri ağırdı ben böyle yetiştim kimseye saygı gösteremem.Kolumu bırakmasıyla okuldan çıktım bi taksi durdurup bindim.Sahile vardığımızda parayı ödeyip indim boş banklardan birine oturdum ve düşünmeye başladım ben nasıl biriyim diye.Ben böyleyim destek çıkanım yanımda olanım tontiş ve Melek'ten başka kimsem yok olmadıda bu da benim kaderim.Hava karardı ve üşümeye başlamıştım üzerime battaniye atıldığında yanıma oturan Burakla şok oldum.

"Hasta olmaya felan mı çalışıyorsun"

"Hayır sadece düşünüyorum"

"Hmm düşün o zaman"

"Omzuna yaslanabilir miyim?"

Saçlarımı düzeltip dizlerine yatırdı neden bilmiyorum ama hıçkırarak ağlamaya başladım sanki rahatlamak istermişçesine.

                       *****

Yazım yanlışlarım varsa şimdiden özür dilerim inşallah beğenirsiniz.

KARANLIK BELA'MHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin