Mucize Uğur Böceği ile Kara Kedi[BİTTİ]

Mucize Uğur Böceği ile Kara Kedi 3. Bölüm(Düzenlendi)

Marinette: Heey, bu kostüm de ne? Çıkaramıyorum. Tikki? Orada mısın?
Aklına birden Tikki'nin bahsettiği yoyo gelir. Hemen onu belinden alır ve balkona çıkıp uzaktaki binaya doğru savurur. Sonra çeker. Ve birden kendini karşıki binada bulur.
Marinette: Vay be, ya küfür edesim geldi şimdi. Ama demeyeceğim.
Etrafına bakmaya başlar.
Marinette: Paris yukarıdan ne kadar güzel gözüküyor.
Birden uzaktan kara dumanlar yükselir.
Marinette: Şom ağzıma ama yaa. Neyse süper kahramanlık zamanıı!!!
Yoyosunu atıp oraya doğru ilerlemeye başlar. Binalardan zıplar, sokak lambalarının üstünden atlayarak binbir hareketle dumanın yayıldığı yere gelir.
Marinette: Bu dumanlarda ne böyle?
Dumanların içinden sarı bir kız çıkar.
Değiştiren: Oooo Uğur Böceği gelmiş, hoşgelmiş. Sana kendimi tanıtayım. Ben Değiştiren.
Marinette: Benzediğin şeyin adını almışsın, insanları değiştirmek. Ben de Uğur Böceği, ama sen zaten bunu anlamışsındır. Şimdi...biraz ciddileşelim.
Yoyosunu fırlatıp Değiştiren'in kolunu çekmeye başlar. Ama Değiştiren'e yaptığı hareket ters teper ve kendi yere düşer. Değiştiren Uğur Böceği'nin mucizesini almak için eğildiğinde Uğur Böceği onun ayağını çeker ve Değiştiren yere düşer. Sonra Uğur Böceği onun üzerine atlar ve akumasını bulmak için üzerindeki eşyaları kırmaya başlar. En sonunda elindeki siyah bilekliği dikkatini çeker.
Uğur Böceği: Bu olabilir.
Bilekliği alır ve ortadan ayırır. Sonra akuma çıkar ve onu da yoyosu ile iyileştirir. Chloe eski haline döner. Uğur Böceği de evine doğru yol alır.
Savaş Meydanı
Chloe: Hey, ben neredeyim böyle? En son Mari'yi takip ediyordum, sonra bir kelebek bilekliğime kondu ve sonrasını hatırlamıyorum.
Gitmeden önce Uğur Böceği ona bakar ve şunları söyler.
Uğur Böceği: Sen...akumalandın Chloe. Ben Uğur Böceği'yim. Paris'in süper kahramanı.
Der ve gider. Evinin balkonuna vardığında tekrar dönüşür.
Uğur Böceği: Benekler gitsin.
Tekrar Marinette olur. Aşağı indiğinde salondaki televizyonun sesinin yüksek olduğunu işitince salona gidip annesini uyarmaya karar verir. Tam kumandayı alacakken haber dikkatini çeker. Bir süper kahraman ile bir süper kötü kapışıyordur. 15 saniyelik bir görüntü kısa bile olsa çok şey anlatıyordur ona göre.
Haber Sunucusu: Az önce bize gönderilen bu 15 saniyelik video kaydında bir süper kahraman ile süper kötü savaşı var. Kısa süren bu savaş bize şu soruları sordurttu."Paris tehlike altında mı? Aramızda kimler var? Bu kahraman kim?" Evet sayın seyirciler. Sırada haber ise...
Marinette: Anne, sesini kısabilir miyim?
Annesi: Tamam, zaten haber bitti.
Sesini kısıp kumandayı annesine verir ve koşarak yukarı çıkar. Odasına varıp kapıyı kapatır.
Marinette: Tikki, inanamıyorum gerçekten bizim hakkımızda bir haber yapmışlar.
Tikki: Evet, gördüm. Ama endişelendiğim şey, tüm dikkatleri üzerimize çekmesi. Yani eğer gizlice bizi izleyen bir gazeteci senin kimliğini görebilir Marinette.
Marinette: Merak etme. Olması imkansız.(Güler.)
Tikki: Yaa, tabi ne demessin?
Sonra dışarı çıkarlar. Parka doğru yürürken birden sınıfın piknik planı gelir aklına. Koşmaya başlar ve hızlıca parka gider ama kimsecikler yoktur.
Marinette: Aaaa, olamaz. Geç kalmışım. Her zamanki gibi, geç kaldın Marinette.
Alya: Hayır, tam tersine erken geldin.
Bir hışımla arkasını döner. Arkasında Alya ve Nino vardır. Ellerinde de yiyecek ve içecek sepetleri. Gülerek yere bırakırlar ve ona yaklaşırlar.
Alya:Doğrusu şaşırdım. Marinette erken gelmezdi, benden A+(Kıkırdar.)
Nino: Benden de A+.
Marinette: Dalga geçmeyin de şunları hazırlayalım. Piknik kadar eğlenceli bir şey olamaz.
Arkalarından biri yaklaşır.
???: Sadece sana eğlenceli, Marinette.
Arkasını döner. Bu Chloe'dir.
Marinette: Voohoo, Chloe pikniğe gelir miydi yaa.
Chloe: Sınıf pikniği, ve ben de sınıftayım. Marinette.
Marinette: Tamam, sana gelme diyen olmadı. Gel de bize yardım et.
Chloe: Dalga mı geçiyorsun. O pis mikroplu sepetlerinize elimi bile sürmem. Bensiz halledin.
Ona doğru yaklaşır. Sinirlenerek şöyle der:
Marinette: Sensiz halledecek bir şeyim var Chloe.
Tam elini kaldırdığı sırada Adrien gelir.
Adrien: Selam çocuklar. Selam Marinette.
Marinette, gülümseyerek ve biraz da şaşkınlıkla elini indirir ve Adrien'a yaklaşır.
Marinette: Se...selam Adrien. Na...nasılsın?
Adrien: Sanırım uykulu ve mutsuz. Ama bu piknik beni açacak. Eminim.
Marinette: Evet, bende iyiyim.
Adrien: Aaa, çok özür dilerim, sen nasılsın? Bugün biraz uykuluyum da.
Marinette: İyiyim. Teşekkür ederim.
Adrien elindeki tatlıyı yere bırakır.
Adrien: Özel şefimiz yaptı, harika bir tatlıdır. Kesinlikle yemelisiniz, çok beğeneceksiniz.
Alya: Evet, merak ettim şimdi. Belki birazdan yerim.
Nino: Adrien yine her zamanki gibi tatlısını övdü ve canımızı çektirdi. Tebrikler Adrien, bizden bir deterjan kazandınız.
Herkes kahkahalara boğulur. Chloe hariç.
Chloe: Ha ha ha. Ne kadar komik.
Alya: Sana gül diyen olmadı Chloe.
Chloe: Sana söyleyen oldu mu?
Marinette öne çıkar.
Marinette: Niye her zaman huzurumuzu kaçırmak zorundasın Chloe. Senin dünyaya geliş amacın ne?
Chloe:(Sinirlenir.)Kapa çeneni. Seni aptal.
Marinette:Sana çekmişim. Gerçi çekilecek bir yanın da yok ama neysee.
Chloe:Aaaaaaaa.
(Chloe)Onu ittirir. Marinette şaşkınlıkla geri gider. Sonra o da sinirlenir ve ona doğru yürümeye başlar. Adrien araya girer ve onları ayırır.
Adrien: Sakin olun hanımlar.