Bir müşteri girdi içeri bu sabah ki ilk müşteri erken yetişmesi gereken bir doğum günü pastası sipariş etti. İstediği pastanın nasıl bir şey olduğunu söyledi. Mutfağa girdim daha bir şey yememiştim açtım ama pastanın yetişmesi gerekiyordu. Yapıcak bir şey yoktu mutfakta malzemeleri hazırlayıp pastayı yapmaya başladım. Pasta bitti çabuk bitmişti ve ben açtım yemek sipariş ettim. Yemeği beklerken pastayı süsledim ve eksikleri varmı diye baktım her şeyi tamdı ve ben çok mutlu olmuştum. Yemeğim gelmişti. Yemeğimi yerken müşteri gelmişti yemeği mi bırakıp müşterinin yanına gittim. Müşteri ne istediğini bilmiyordu yardımcı olabilirmiyim diye seslendim beni duymadı. Tekrarladım, bana simit var mı diye sordu hiç simit yoktu. Simitimiz yok dedim bayan dükkandan çıktı. Bende yemek yemek için mutfağıma geçtim yemeğimi çabuk bitirip. Poğça ,simit yapmak için hamur açtım. Ben tek işletmiyordum pastaneyi, bir de kuzenim vardı tabi benim hayalime oda katılmıştı. Kapı kapandı gelen oydu günaydın diyerek içeri girdi. Geç kalmıştı. Niye geç kaldın diye sordum. Oda uyuya kalmıştım dedi gülümseyerek. Poğcaları yapmaya koyuldum o sırada ortağım simiti yapmak için malzemeleri hazırladı. İkisini de yapıp pişmesi için fırına attık. Müşteri gelmiyordu çünkü saat daha erkendi. Bizim içinse çok geç, esnaflar yavaş yavaş dükkanlarını açmaya başladı. Sabah sabah bir sürü kişi işe gitmek için yoldaydı.