Asi kız

3.9K 47 19
                                    

SELAM GENÇLER :)) BU BENİM İLK HİKAYEM. UMARIM BEĞENİRSİNİZ. SİZİ SEVİYORUM xoxo



Annem öldüğünden beri kendimi boşlukta hissediyorum. Mutlu olmak için çabalıyorum ve her

seferinde başarısız oluyorum. Çok mu beceriksizim yoksa mutlu olmak BENİM için imkansız mı?

Kardeşim Molly' nin sesi beni düşüncelerimden ayırmaya yetti. "Günaydın ,Poppy" dedi ve

yanağıma bir öpücük kondurdu. "Günaydın tatlım" dedim ve ona gülümsedim. Kardeşimi

seviyorum. O olmasaydı yaşamak için bir sebebim kalmazdı. 2 tost yapmış ve bana

uzatıyordu. Tabiki ne demek istediğini anlamıştım. Molly ekmeklerin kenarlarını hep bana

kestirir. İstekle yaptığım işlerden biride bu. Ekmeği kestim ve tostunu ona uzattım. O tostunu

yerken telefon çalmaya başladı. "Canım bugün günlerden ne?" bu cırtlak sesi tanımamak

mümkün değil. Arayan benim en yakın arkadaşım Ashley. Kendisi tam bir sürtük ama kendini

sevdirmeyi başarıyor. "Ne?" diye cevapladım. "Tatlım bunu da ben mi sana hatırlatıcam?

Bugün üvey annen sizin eve taşınıyor." dedi. Tanrım bunu nasıl unutmuştum? Günlerdir

harcadığım emek boşuna gidecekti.

"Ah, teşekkür ederim hatırlattığın için canım. Yarım saate herkesi buraya topla. Anneye güzel

bir sürpriz yapalım." dedim. Onun göremeyeceğini bildiğim halde sinsice sırıttım. Molly bir

şeylerden şüphelenmiş olacakki huzursuzca yerinde kıpırdandı. Ona en içten

gülümsemelerinden gönderip rahatlamasını sağladım.



******************

YARIM SAAT SONRA



Evet, herşey tam istediğim gibiydi. Tüm okul evime -ev değil saray mübarek- toplanmıştı.

Üvey anneme iyi bir Malibu karşılaması yapıcaktım. Bir kamyon geldi ve evin önünde durdu.

Bunun onun eşyalarının taşındığı araba olduğunu anlamam uzun sürmedi. Kapıyı açtılar ve

tüm eşyaları eve doğru getirmeye başladılar. Tam zamanıydı. "Malibu' ya hoşgeldin canım.

İsteyen istediğini alsın. İsteyen götürsün. Hadi ama millet dağıtın ortalığı!!" diye bağırdım.

Elime gelen iki elbiseye beraber evimizin yapay gölüne -kocaman havuzuna- atladım. Kalın

bir erkek sesi adımı söylüyordu. Oldukça sinirliydi. Aman tanrım! Babam gelmişti. Koşturarak

yanıma geldi ve önümde durdu. "Bu bardağı taşırsan son damlaydı Poppy. İngiltere' de yatılı

bir okula gidiyorsun." diye gürledi. "Bana kızdığında sürekli aynı tehdidi mi söyleyeceksin

baba? Beni de annemi değiştirdiğin gibi değiştiricek misin?" Kabul ediyorum. Bu söylediklerim

biraz sertti ama bunu hak ediyordu. Babamın daha da sinirlendiğini yüzündeki kasların

kasılmasından anladım. "Bu sefer ciddiyim Poppy. Yarın seni yatılı bir okula kaydettiriyorum.

Hemde İngiltere'de!!!" dedi. Sesi öncekinden daha öfkeliydi. Herkesi evden dışarı attı. Bende

odama çıkıp kapıyı kilitledim. Sanırım yalnız kalmaya ihtiyacım vardı. Kapı tıklatıldı. Babam

olamıyacağına göre Molly' dir diye açtım ve yatağıma geri yattım. Doğru tahmin. Molly geldi

ve yanıma uzandı. "Onu çok sinirlendirdin Poppy. Babamı ilk defa bu kadar sinirli gördüm"

dedi sesi ağlamaklıydı. Ona döndüm ve sıkıca sarıldım. "Şimdi kim her sabah ekmeklerimin

kenarını kesicek?" dedi. Üzülmüştüm. Kendi hatalarımdan dolayı Molly' yi kırmıştım. "Kendin

yapabilirsin Molly. Bana ihtiyacın yok" dedim ve gözlerimi yumdum.



******************

SABAH



Sabah gözlerimi açtığımda yanımda Molly vardı. Onu uyandırmamaya dikkat ederek kalktım.

Elimi yüzümü yıkadım ve aşağı indim. Babam gazete okuyordu. Üvey annem dün yarattığım

olaydan sonra gelmedi bu akşam gelecekmiş. Babam yüzünü gazeteden kaldırdı

ve bana baktı. "Günaydın, Poppy. Bavulunu hazırladın mı? 2 saat sonra uçağın kalkacak"

dedi ve gazetesini kaldığı yerden okumaya devam etti. Hemen odama koştum. İtiraz

etmeyecektim çünkü babamın kabul etmeyeceğini biliyordum. Hemen 6 büyük boy bavul ve 1

tane ayakkabılarımı koymak için orta boy bavul çıkarttım. Sevdiğim tüm eşyalarımı çıkarttım

ve bavula yerleştirdim. Daha 1 buçuk olduğunu görünce rahatladım. Hemen duşa girdim. Kısa

bir duşun ardından oldukça kısa sarı bir şort üzerine de siyah Simpson' lu tişörtümü geçirdim.

Gözlerime siyah eyeliner, rimel ve birazcık far sürdüm. Dudaklarıma da çilekli parlatıcımı

sürdüm. İşte hazırım! Yatılı okula gitmek için istekli falan değilim. Yanlış anlaşılmak istemem.

Babam bir karar verdiyse asla vazgeçiremezsiniz. Yani ben İngiltere' ye gitmeye mecburum.

Tüm hazırlıklarım bittiğinde birşeyler atıştırdım ve yarım saatimin kaldığını gördüm. Molly

uyuyordu ona küçük bir not yazıp öptüm. Babamla birlikte arabaya bindik ve şöföre bizi

havaalanına götürmesini söyledik. Geldiğimizi anladığımda arabadan indim. Babamı öptüm

ve sıkıca sarıldım. Ona ne kadar kızsamda babamdı, küsemezdim. Bana bolca şans

diledikten sonra 2 haftada bir ziyarete geleceğini söyledi. Ona tekrar sarıldım. İşlemleri

tamamladıktan sonra uçakta yerimi aldım. İPod'umu açtım Nicki Minaj - Superbass dinlemeye

başladım. Gözlerimi kapattım ve uykuya kendimi bıraktım. Gözlerimi açtığımda iniş yapmak

üzere olduğumuz duyuruldu. Toparlandım ve uçak iniş yaptıktan sonra beni bekleyen şöföre

doğru ilerledim. Hangi okula gideceğimi bilmiyordum. Babamın şöföre söylediğini ümit ederek

arabaya bindim. Şöför sürmeye başladı. Durduğumuzda geldiğimi anladım ve arabadan

indim. Arabadan inmemle herkesin gözünün bende olduğunu farkettim. 'Heeey, neden öyle

bakıyorsunuz' diye bağırmak istememde bu isteği hiçe saydım..

Asi KızHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin