Hasret Hakan’ın arkasından arabaya binip sessizce koltuğa oturdu..Hakan kaşlarını çatmış Hasret’e bakıyordu.. Hasret bir kere hıçkırıp elini ağzına götürdü tekrar..Ağlamayı kesmek isterken her seferinde daha fazla yaş akıyordu gözlerinden..Hızla yanağını silip Hakan'a döndü.."Özür dilerim.." diye mırıldandı..Hakan bir şey demeden Hasret'i izledi daha sonra başını sallayıp alayla içindeki kahkahayı bastırmayı çalıştı.."Sen..Sen ona karşı bir şey hissetmediğine emin misin?" Hasret duyduğu sözlerle dudaklarını aralayıp şaşkınca Hakan'a döndü.."Ne?" dedi kısık sesiyle..Hakan dudaklarını birbirine bastırıp başını salladı.."Evet..Doğru duydun..Bak bir taraf seçmelisin..Seni yanımda zorla tutmuyorum ben.." Hasret başını salladı.."Hayır yanlış düşünüyorsunuz..Ben bu şirketten gayet memnunum.." Hakan bir şey demedi..Başını dışarıya çevirdi.."Umarım öyledir.." diyerek mırıldandı.
Hasret alt dudağını dişleyip kızarmış gözlerine umursamadan parmaklarıyla oynamaya başladı..Hakan Bey neler dedi öyle..diye düşünürken gerçeklik payını düşündü..Murat onu bir kere öptü diye ondan hoşlanacağını da nereden çıkarmıştı..Gözlerini kapatıp bugün olanları unutmaya çalıştı..İlk toplantıdan 1-0 galip ayrılmışlardı..Kendine yemin etmişti..O şirketi mahvedecekti!
**
Hasret şirkete ilerlerken Hakan gülümsedi..”Tamam ..Bugünü ağlayarak geçirmeyeceksin herhalde..Hem Murat kim oluyor da benim çalışanı mı ağlatabiliyor!” Hasret gülümseyip gözlerini sildi..”Peki..Ben bir lavaboya gidip kendime geleyim..Bir şey ister misiniz?” dedi Hakan odasına ilerlerken Hakan tek parmağını hayır anlamda sallayıp odasına girdi..Hasret lavaboya doğru yönelirken bugün olanları düşünmemeye çalıştı.
--
Murat ceketini almış çıkarken Burcu içeri girdi..”Nereye gidiyorsun?” Murat gülümsedi..”Ne o,arkadaşların mı terk etti seni..Şu an şirkette olman tuhaf çünkü..” Burcu dudaklarını büzdü..”Off!Yine ne oldu sana..Laf sokmalar falan..” Murat ceketinin kollarını düzeltip çantasını aldı..”Çıkmam gerekiyor..Yarın görüşürüz fıstık!” Murat odadan çıkarken Burcu duraksadı..”Sana iyi bir haber vermeye geldim..Şu kaybedilen toplantının üzerine iyi gelir bence..” Murat kaşlarını kaldırıp Burcu’ya döndü..Burcu ellerini iki yanından açtı..”Beril bugün iniş yaptı..Sana sürpriz yapmayı planlıyordu..” Murat gözlerini sıkıp dişlerini birbirine sürttü..”O bir ay daha kalacaktı hani!” diye tısladı..Burcu bir omzunu kaldırdı..”Bilmiyorum ki..Kararını ne değiştirdiyse artık..’Muratçıımı çok özledim’..deyip duruyordu telefonda..Ağzına patlatmak istedim ya bir an..Bir insan bu kadar şımarır yani...” Murat tekrar masasına dönüp çekmecesini açtı..İçerisindeki kutudan yüzüğünü alıp parmağına geçirdi..Burcu kaşlarını çattı..”Neden yüzüğünü çıkarmıştın ki?” Murat başını kaldırdı..”Bir ara çıkarmıştım unutmuşum..Sen söyleyince aklıma geldi..Neyse ben çıkıyorum..Çok tuttun beni!” Murat odadan çıkınca Burcu gülümsedi..
**
Hasret dosyaları karıştırırken telefonunun sesiyle ayağa kalkıp çantasını eline aldı..Çantayı karıştırdıktan sonra kulağına götürdü..”Alo?” Hasret telefonun karşısında duyduğu sesle donup kaldı..”Ben Mustafa..Hatırladın mı?” dedi yaşlı adam iğneleyici tonla..Hasret birkez yutkundu..”Aa evet..Nasılsınız Mustafa Bey..” Hasret koltuğun kenarına tutunup oturdu..”Gördüğüm kadarıyla sen iyiydin..Ama ben değilim..Bugün ilk defa Murat’a hak verdim..Senin hakkında söyledikleri için..” Hasret arkasını kontrol edip başını salladı..”Bakın ben..” Mustafanın kahkaha sesi duyuldu…”Bir şey söylemene gerek yok..Sana o şirkette başarılar..Ama bu yaptığına insanı arkasından vurmak denir!Bu şirkette seni tutmak için neler yaptım ben..Oğlumu karşıma aldım be! Ha dedim geçmişte tanışıyorduk..Yabancı değil..Ama şu yaptığına bak!” Hasret alt dudağını dişledi..”Ben..” demişti ki telefon kapandı..Dıt dıt dıt..
Hasret gözlerini kapatıp telefonunu kulağından indirdi..Telefonu kapatıp masanın üzerine koydu..O sırada şirkete ait telefon çalınca yerinden kalkıp kulağına götürdü..”Doğuş Şirket Grubu?” Hasret başını salladı..”Beklemede kalın bağlıyorum..” dedi bir tuşa basıp Hakan’a bağlarken..Hasret bir elini başını götürüp ovmaya başladı..Gözlerini açtığında karşısında Damlayı beklemiyordu..”Senin ne işin var burada?” dedi dudaklarını aralarken..Damla gülümsedi..”Yarın gidiyorum..” Hasret kaşlarını çattı..”Neden bugünlerde hiç sevinemiyorum acaba?Bana özel mi anlamıyorum ki!!” Damla dudaklarını birbirine bastırdı..”Yine neler oldu..İşi almışsınız işte bugün mutlu olman gerekmez mi?” Hasret başını salladı..”Ondan sonra olanları duysan ağzın açık kalırdı emin ol..Ama anlatmayacağım bir daha aynı şeyleri duymak veya anlamak istemiyorum!Ee bu gece son gecemiz yani..” dedi sesi yumuşarken..Damla Hasretin elini tuttu..”Hakan’a da bir hoşça kal demeye geldim..Bugün erken çıksak olmaz mı şirketten ben söylerim Hakan’a!” Hasret tek kaşını kaldırdı..”Sen bilirsin..”
**
Hasret boğaza bakıp gülümsedi..”Özleyeceksin..” Damla başını salladı..”Kesinlikle..İstanbul’u seviyorum ya..Böyle kalabalık..Çekilmez bir trafiği var..Ama ne bileyim..İnsana o kadar iyi geliyor ki..Bu manzarayı ömür boyu bıkmadan izleyebilirim..” Hasret omuzlarına aldığı atkısına biraz daha sarılırken Hande araya girdi..”Biraz daha kalsaydın keşke..” Damla imkanı yok dercesine kaşlarını kaldırdı..”Oradakilerde beni bekliyor..Fazla bile kaldım..” Hasret gülümsedi..”Yinede teşekkür ederim..Bana bir iş buldun..” Damla tek kaşını kaldırdı..”Aynı zamanda işten kovulmanı sağladım!Farkında olmadan..”diye devam etti.Hasretin gülümsemesi bir anda yok oldu..Her şey o andan sonra başlamamış mıydı zaten..Tüm bu karışıklıklar..Hasret gözlerini kapatıp ayağa kalktı..
“Ben biraz su içeceğim..” Hasret mutfağa doğru ilerlerken televizyonun açık olduğunu fark etti..Televizyona doğru ilerlerken tam kapatmak üzereydi ki magazin programını sunan spikerin sözleriyle dona kaldı..
“Ünlü iş adamı Murat Turalı’nın nişanlısı Beril Aksoy bu akşam saatlerinde İstanbul’a indi..Havaalanında Murat Turalı’yı arayan gözler bu defasında yanıldı..Beril Hanımla kısa bir röportaj gerçekleştirdiğimizden sonra Murat Turalı’ya sürpriz yapılacağı öne sürüldü..”
Hasret kısa bir şok dalgasıyla ne yapacağını şaşırdı..Hızla televizyonu kapatıp mutfağa doğru ilerledi..Titreyen eliyle zorlukla bardağı eline almaya çalışmıştı ki bardak yere düşüp parçalandı..Balkonda oturan kızlar duydukları sesle Hasret’e bağırdılar..”Hasret?İyi misin..” Hasret alt dudağını dişledi..”Sorun yok..Bardak kırıldı..” diye devam etti…Hasret dizlerinin üzerine çöküp bardak kırıklarını toplamaya çalışacağı sırada aklına eskiler geldi..
FLASH BACK **
“Onları ellersen ellerini kesersin akıllım!” diye bağırdı Hasret..Murat eline aldığı cam kırıklarının arasından bir tanesini alıp gökyüzüne kaldırdı..Tek gözünü kapamışken “Ben senden büyüğüm!Bana emir verme …” dedi sinirle söylenirken..Hasret bir omzunu kaldırıp ayağa kalktı..”O zaman kendin oyna..Benden büyükmüşsün yaa!” dedi kollarını bağlayıp eve doğru ilerlemeye başlamışken..Murat arkasından bağırdı..”Şaka yapmıştım..” Hasret arkasını dönmeden eve doğru ilerledi..
FLASH BACK SON**
Hasret gözündeki yaşları silip cam kırıklarını topladı..O sırada kapının sesiyle adımlarını o tarafa doğru hızlandırdı..Kızlar hala balkonda oturmuş yaptıkları derin dedikodulardan kapıyı bile duymamışlardı..Hasret kilidi çevirip kapıyı açtı..Karşısında gördüğü kişiyle kaşlarını çattı..
BÖLÜM SONU.
