Çılgın Kuzenler

Bölüm ~2~

Mutlimedya Esila ve Aysu.Iyi okumalar ;)

"Bismillahirrahmanirahim noluyor lan?"
Ben yataktan fırlamış etrafıma bön bön bakarken, Aysu karnını tutmuş gülmekle meşguldü. Gülmek demek hafif kalır resmen anırıyorduya.

Yine mi ne oldu? Anlatayım size benim salak kuzenim buz gibi suyu üzerime dökmüş, yetmemiş gibi bir de üzerimde tepiniyor. Anlamıyorum benim uykumla ne problemi var bu kızın ya?

En iyisi bunu kendisine sorayım."Aysu? bebeğim senin benim uykumla ne gibi bir problemin var?"

Diye sorup tek kaşımı kaldırıp cevabını beklemeye başladım.
"Hiç bir problemim yok ki nerden çıkardın bunu?"

"Yok mu? Yok mu? Kızım her sabah türlü türlü şekillerde uyandırıyorsun beni. Hayır, yani acaba yaptıklarımızın mı bedelini ödüyorum diye sormadım deyil kendime."

"Ne yapmışız ki biz?"

Deyip tek kaşını kaldırdı daha doğrusu kaldırmaya çalışdı neyseki zamanı değil yoksa buna anırarak gülerdim.
"Kızım unutdun galiba mahallelinin başına neler getirmiştik."

Ahhh yine aklıma geldi bak. Aslında çok bir şey yapmazdık ya, sadece küçük çocukların toplarını alıp kaçar oynardık sonrada Rüstem amcanın penceresinin camlarını kırardık ama istemeden. Adamcağızın bütün paraları hep camlara giderdi. Hayriye teyzenin bahçesine gizli gizli girer bütün meyvelerini yerdik kalanını da poşete koyup eve getirir öyle yerdik. Haa bir de mahallenin kokoşu Ayten abla vardı. Kendisi her hafta sonunda yüzüne güzellik maskesi sürerdi ve limona alerjisi vardı, kadıncağaz her yüzüne maske sürdüğünde içine limon suyundan 1-2 damla dökerdik. Ayten ablanın da yüzü git gide kızarır şişerdi ve tam 2 hafta evden çıkmazdı.
"Esilll alooo kızım sen uçtun gene nerelere dalıp gitdin öyle?"

Aysu'nun sesiyle daldığım düşüncelerden çıktım.

"Yok bir şey. Acaba ona sadece ne günah işledim de Allah bana senin gibi bir kuzen verdi diye düşünüp duruyordum söylesem küser miydi?"

"Duydum seni"

deyip kızgın bakışarla bana baktı
"Hiii ben sesli mi düşünmüşüm?

"Evet canım sesli düşündün."

Kollarını göğüsünde bağlayıp trip atmaya başladı. Tribinin uzayacağını ve akşama kadar suratını asacağını bildiğimden gönlünü almaya karar verdim.

"Aysu kuzum hadi trip atma. Bana bak biliyorsun sevmiyorum uykumdan böyle uyandırılmağı sonra bütün günü ya başım ağrır yada sinirli olurum. Kaç kere de dedim sana ama sen her seferinde ya kazanları bir birine vurar kulağımın dibinde ses çıkarırsın, ya son ses şarkı koyar kendinde ona eşlik edersin, ya da böyle buz gibi suyu hiç acımadan üzerime boca edersin. Yani valla demem o ki burda trip atmalı gereken kişi varsa o da benim. Sen değil.

Yüzünün git gide yumuşadığını gördüğümde doğru yolda olduğumu anladım. Yanağına öpücük kondurup "hadi bakalım söyle ne için uyandırdın beni bu saatte? Umarım mantıklı bir açıklaman vardır. Deyip kızgın olduğuna inandığım bakışlarımı ona yolladım.Tabii Aysu buna hiç aldırmadan ellerini heyecanla bir birine vurup konuşmaya başladı. Sanki demin trip atan bu değilmiş gibi.