ATEŞİN İÇİNDE

3. BÖLÜM -BADE -

Multi : Bade Kıran

Buğra Ateş ;

Buraya daha öncede gelmiştim. Babamın gizli işlerini yaptırdığı kuryenin eviydi burası. 15 yaşımdan bu yana toz pembe hayatımın pembesi gitmiş tozu kalmıştı.Bundan 4 yıl önce ögrendigim kadarıyla Babam yer altı işlerinin patronuydu. Kaçak mal ihraç ediyor, Büyük şirketlerin hesaplarını çalıyordu. Teknoloji ustası Emin abinin kendine ait sadece teknolojik aletlerle donatılmış bir evi vardı. Öyle sandığınız gibi havada duran cam ekranlar yoktu . Hatta en önemli işlerini tarihi eser sayılabilecek bilgisayarlarda yapıyordu. Bunlardan Habersiz degildim -Tuğba gibi - .

Evin içinde bulunduğumuz sokağın elektirik direklerini sarsacak kadar etkili bir bağırış kopunca Tuğbaya gerekli açıklama yapıp duvardaki oyuklardan yardım alarak tırmandım. Evin arka tarafına çıkıyordu burası. Büyük bahçenin bir kösesinde köpek klubesine bakılırsa cok ses çıkartmamalıyım. Yoksa mario misali beni bekleyen prensesime ulaşmak zor olacak. Önümde kocaman bir havuz oldugundan içimde ki yüzme aşkını bastırmam gerekti. Hızlıca havuzun etrafından dolanıp, cam duvarlardan oluşan odaya ulaştım. Arka bahçeyi daha önce görmemiştim.

Bir bağırış daha kopunca düşüncelerimden sıyrılıp kafamda bir plan kurdum. Bizim tubiş 5 dakikaya benden haber alamazsa kesin ortalık birbirine girer, badeyi kurtaracak olsamda kurtaramazdım. Cam kapıyı aralayıp, tül perdeyi önümden çektim. Ama gözlerime inen karanlık perdeyi çekemedim.

Karşımda gördüğüm manzarayla yumruklarımı sıktım ve tırnaklarımı avuç içlerime geçirdim. Badeyi yataga bağlamış bir şekilde görünce yutkunma sesim boş odada yankılandı.

Ayaklarının birini yatagın bir ucuna digerini diger ucuna bağlanmış, elleride aynı vaziyetteydi. Üstündeki beyaz tisörtü yırtılmış, ic camasırını ortaya çıkarmıştı. Kot pantolonunda ise kesik vardı.belliki acıdan bagırıp, bayılmıştı. Kesilen yerden akan kan, beyaz çarşafın üzerinde ufak bir kan gölü oluşturmuştu. Bağırışları bunun icindi, onu kurtar diye.

Onu kurtar diye

Onu kurtar

Hemen !

Bilinçaltımın beni kendime getirmesiyle hızlıca yataga yetiştim. Odada yataktan başka hicbirsey yoktu. Uzanıp ayak bileklerindeki ipleri çözdüm. Baygın haldeki sevdigime baktım. Dolan gözlerimdeki yaşları geri gönderip el bileklerini de özgürlügüne kavuşturdum.

Badenin yüzünü avuç içlerime aldım. "Dayan güzelim, iyileşeceksin." dedim. Beni duymuyordu ama hissedebilirdi. Bunu biliyordum.

Dizlerimin üzerinde durdugum yatakta badeyi kucaklayıp cam kapıyı ayagımla ittirerek bahçeye çıktım.

Biliyordum böyle olacağını.

Bahçedeki cinsini bilmedigim köpek havlayıp, bize doğru koşunca tabanları yağladım.
Az önceki odaya tekrar girdim ve yine ayagımla cam kapıyı kapattım. Sinirlerimin sınırları zorlanmaya başalıyordu. O sırada farkettimki bu oda evden bağımsızdı. Başka bir kapısı yoktu. O yüzden daha önce geldiğimde farketmemistim.

Cam kapıdan bahçeye bakınca köpegin klubede oldugunu gördüm. Bunu fırsat bilip hızlıca bahceye çıkıp ön tarafa gecmek icin cam odayı dolandım. Belkide bilerek buraya getirmislerdi onu. Belkide fobisini bilen biriydi.

Ön tarafta asıl evin oldugunu farkettim. O anda köpek tekrar havlamaya başladı. Ve ilerde ızbandut bir herif göründü.

Senin gibi köpegin dölünü ben...