Dinle Sevgili

566 17 4
                                    

Dinle Sevgili

Engelli olmak bir şeyi değiştirmiyordu. Çünkü önemli olan insanın bir kalbi olmasıydı. Ve ben onca kalpsiz ve ruhsuz bedenin arasında onu gördüm. Sessiz dünyamın melodisini.

Dinle sevgilim. Duy sesimi. Bu haykırışlar senin için. Kimse duyamasa bile sen duy.

‘’Çünkü o senin için atıyor…’’

1.Bölüm

Yavaşça parmak uçlarının üzerinde yükseldi. Şakaklarından süzülen ter damlacıklarını umursamadan ellerini başının hemen üstünde dalgalandırarak aşağıya indirdi. Dizlerini büktü ve ayaklarını yere çarparak sağ bacağını karnına çekti. Ellerini kalp şekline getirebilmek için sağ elinin ters yüzünü sol elinin ters yüzüne kapattı. Döndü, döndü ve döndü. Bunu yaparken ellerini yavaş yavaş uzaklaştırdı. Yorgun düşmüş bedeni son bir sıçrayışı da yaptığında zarif bir tavırla dizlerinin üzerine düştü. Ellerini son kez havaya kaldırdı. Dua eder gibi, tanrıya yalvarır gibi, ölmeden önce tüm günahlarına tövbe eder gibi…

Son haykırış ve çırpınışlar…

Çenesinden yere damlayan damlalar gözyaşlarıydı. Eğdiği yüzü soğuk bir el tarafından yukarıya kaldırıldı. Beyaz ışık her yanı kaplamıştı.

Onu ayağa kaldırdı.

Işığın yönü tamda onun yüzünü örtecek şekildeydi.

Kız onun yüzünü ellerinin arasına aldı. Sol ayağı da bununla paralel havaya kalktı.

Dudaklarına değen dudaklar yumuşak, ılık ve en tatlı iksirdi.

Onun başını döndüren ve kolları arasına düşmesini sağlayan bir iksir. Yere eğilen belini kavrayan ellerin sahibinin boynuna doladı kollarını ve genç adamın yeni bir öpücük çalmasına izin verdi.

‘’Eğer beni sevdiğini söylersen hep seninle kalırım.’’ Dedi genç adam. Kız dudaklarını araladı. Derin bir nefes aldı ve o iki kelime, on iki harf cümleyi sarf etmek için hazırlandı.

‘’…’’

Sessizlik.

Hiç bir şeyi söyleyemeyen beceriksiz dudaklar acı dolu bir iniltiyle kapandı. Güzel kızı saran eller yok oldu. Beyaz ışık söndü. Karanlık ve kasvetin kolları sardı onu.

Ama o ne kadar çırpınırsa çırpınsın asla konuşamadı. Çığlık bile atamadı. O kadar acınası ve ucubeydi. Duyulan tek ses, yere çarpan iri gözyaşı damlaları oldu. Karanlık zemin tuzlu suyu hızla emerken kızın dinmeyecek hüznü ile ıslanmaya devam etti.

****************************

Rüyalarımda seni görüyorum. Biliyorum sen beni sevmiyorsun. Elbette sevmeyeceksin.

Senin gibi şehirli ve özgüvenle dolu yakışıklı biri, benim gibi taşralı, ucube birini nasıl sevsin? Güzel bile değilim ben. Neyimi seveceksin? Belki sesimi severdin. Bilmiyorum. Çünkü bende hiç duymadım onu. Sesim bana geri dönerse sever misin beni?

O zaman ucubelikten kurtulurum. Sana şarkılar söylerim. Sen o güzel kabiliyetinle bana gitar çalarsın, bende sana güzel sesimle eşlik ederim.

Ve sonra uyanırım. Çünkü dediğim gibi, seni sadece rüyalarımda görebiliyorum.

Hayallerimde benimle olma becerisini gösterdiğin için teşekkürler.

Seni seviyorum.

Önemli değil. Sevmesen de olur. Ben seviyorum ya, o bana yeter. Sen sadece seni sevememe izin ver ve kalbimin atışlarını dinle. ‘’Çünkü o senin için atıyor…’’ İstemesen bile.

Dinle SevgiliHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin